English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / The hospital called

The hospital called translate Turkish

353 parallel translation
Yes, I wasn't here 20 minutes when the hospital called.
Evet, ben geldikten 20 dk sonra hastaneden aradılar.
The hospital called an hour ago.
Bir saat önce hastaneden aradılar.
The hospital called.
Hastaneden aradılar.
So the hospital called.
Hastaneden aradılar.
The hospital called and told me that he died.
Hastaneden arayıp öldüğünü söylediler.
I didn't want to say so, but the hospital called.
Söylemek istemedim ama hastaneden aradılar.
I guess the hospital called him last night.
Sanırım dün gece hastane onu aramış.
Our first contact with Emily was in April of 1994 when the hospital called us in.
Emily'ye ilk görüşmemiz 1994 Nisan'ında oldu. Hastaneden bizi aradılar.
I came as soon as the hospital called.
Kırmızı halıyı ne zaman serelim?
Somebody called up, wanted to know if this was the maternity hospital.
Buranın doğumevi olup olmadığını sordular.
We called the hospital and they knew nothing at all about it.
Hastaneyi aradık ama bu konudan hiç haberleri yok.
A fellow called Harbin, a medical orderly at the General Hospital.
Onun adı Harbin,.. .. bir sağlık görevlisiydi.
Who called from the hospital? His lawyer...
- Seni hastaneden kim aradı?
He was called to the hospital because of the bombings.
Bombardımandan sonra hastaneye çağırmışlar.
A fella named Ray Diker called up while you were in the hospital.
Sen hastanedeyken Ray Diker adında bir adam aradı.
The town's called Dubovo. hospital number...
Dubovo şehri, hastane numarası neydi?
You never even called him at the hospital.
Hastane yatarken aramadınız bile.
I've been associated with this hospital for six years... and yesterday afternoon, Dr. Gilley called me... to tell me he was cutting off my privileges with the hospital.
6 yıldır bu hastanede çalışıyorum. Dün öğleden sonra, Dr. Gilley aradı ve hastaneyle olan bağımın kesildiğini söyledi.
Dr. Jalnik called from the hospital.
Dr. Jalnik hastaneden aradı.
After I took Frann to the hospital, I called Deal.
Hastaneye Frann aldıktan sonra Ben Deal aradım.
When I was in the hospital, the President of this community college in Northern California called me and he asked me to go out and teach.
Hastanedeyken, Kuzey Kaliforniya'daki bir üniversitenin rektörü beni arayıp orada ders vermemi istedi.
I called an ambulance to have her taken to the mental hospital.
Akıl hastanesine götürsünler diye ambülans çağırdım.
He died in the emergency room at Roosevelt Hospital once called the guiding spirit of the Beatles, dead tonight at the age of 40.
Roosevelt Hastanesi'nin acil servisinde öldü. ... Beatles'ın lider ruhu, bu gece 40 yaşındayken öldü.
He called his daughter and son-in-law, and they took him to the hospital.
O da onu hastaneye götürdü.
I-I called to inquire... uh, if an elderly lady had- - had shown up, uh... i-in missing persons or th-the morgue or the hospital or- -
Hastanelerden morglardan ya da kayıp kişiler arasından bulunan yaşlı bir kadın oldu mu diye soracaktım.
I called the hospital and I talked to the head orthopedic surgeon, and I told him who you were and what had happened.
Hastaneyi arayıp beyin cerrahlarından biriyle konuştum. Ona kim olduğunu ve neler olduğunu anlattım.
I called the hospital.
Hastahaneyi aradım.
- The hospital just called.
- Hastaneden az önce aradılar.
I called every hospital in the city.
Bütün hastaneleri aradım.
- It's interesting because I called the hospital and they said you were released on Monday.
- İlginç çünkü hastaneyi aradım ve senin pazartesi günü taburcu edildiğini söylediler.
The hospital just called.
Hastaneden aradılar.
I called the hospital.
Hastaneyi aradım.
To crown their work they called the hospital The Kingdom.
Hastahaneye Krallık adı verilmiş.
I called the hospital and told them you're too busy having sex with your wife.
Hastaneyi arayıp karınla sevişiyor olduğunu söyledim.
I called you because of rumors about an incident at the hospital.
Seni, hastanede yaşandığı söylenen, bir takım olaylar yüzünden çağırdım.
The administrator at the hospital said someone had called and alerted them to your location.
Tedavi gördüğün hastanedeki yönetici birinin aradığını ve senin bulunduğun yeri bildirdiğini söyledi.
They called her from the hospital.
Hastaneden aramışlar.
I called the hospital hours ago.
Saatler önce hastaneyi aradım.
The hospital told Jacey when they called him.
Hastahane Jacey'i aradığı zaman O'na söyledi.
Miguel, the hospital just called.
Miguel, hastaneden aradılar.
So now I'm thinking that, like, maybe I went a little overboard because MaritZa called me this morning talking about how the baby got a bad liver and he's still in the hospital and they think that he's gonna die.
Şimdi düşünüyorum da belki, belki çok fazla açıldım. Maritza bu sabah beni aradı bebeğin karaciğerinde problem varmış. Ve hala hastanedeymiş.
Said someone called from the hospital with an emergency.
Hastaneden acil bir durum için aradiklarini söyledi.
I called the hospital and the firehouse.
Hastaneyi ve itfaiyeyi aradım.
And he called me and told me that you had an allergic reaction to shellfish and had to rushed to the hospital?
- -beni arayıp, senin deniz ürünlerine karşı alerjin çıktığını söyleyip,.. ... seni acilen hastaneye götürmesi gerektiği doğru muydu?
So I've been thinking about why I called you... you know, that day from the hospital.
Seni neden aradığımı düşünüyordum... Biliyorsun, hastanedeki o gün.
I called at the State Hospital.
Eyalet Hastahanesini aradım.
But if she comes home later and it turns out to be nothing, don't tell her I called the hospital, ok?
Ama sonra eve gelirse... ve herşey yolunda giderse, ona hastahaneyi aradığımı söyleme, tamam mı?
- Yeah, Pheebs, the hospital just called.
- Evet, Pheebs az önce hastaneden aradılar.
Night shift at the hospital. I'm glad you called.
Gece vardiyasındaydım. Aradığına sevindim.
I called the hospital.
Ne oluyor?
He called me at the hospital, I'm a pedes nurse, and said he'd accidentally double-booked.
Beni hastaneden aradı. Hemşireyim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]