English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Where i am

Where i am translate Turkish

7,775 parallel translation
I stand by my analysis, but I'm very happy where I am.
Hâlâ incelememin arkasındayım ama bulunduğum yerden gayet memnunum.
That's how long it took me to get where I am today :
Bugün bulunduğum yere gelmem işte bu kadar uzun sürdü.
~ Well, you know where I am.
- Nerede olduğumu biliyorsun.
Maybe this is exactly where I am supposed to be right now.
Belki şu an olmam gereken yer burasıdır.
Kubra knows exactly where I am now.
Kubra şu an ne yaptığımı tam olarak biliyor.
I don't know where I am.
Nerede olduğumu bilmiyorum.
And I went with Tears of a Clown because that's kind of where I am right now.
Ben de "Tears of a clown" şarkısını söyledim çünkü şu an öyle bir yerdeyim.
I know where I am. I'm in a hot tub.
Ben nerede olduğumu biliyorum.Jakuzinin içinde.
How do you know where I am?
- Nerede olduğumu nereden biliyorsun?
Look closely where I am.
Nerede olduğuma dikkat edin.
But I want people to know where I am.
Ama ben nerede olduğumu bilmelerini istiyorum.
If Hamlin wants to come after me, he knows where I am.
Hamlin pesime düsmek istiyorsa nerede oldugumu biliyor.
Just like you worked to get those clubs, I worked to get where I am.
Nasıl ki sen o kulüpleri almak için çabaladıysan ben de şu an olduğum yere gelmek için çabaladım.
- Tell me where I am.
- Nerede olduğumu söyle.
I don't know where I am, Hernando.
Nerede olduğumu bilmiyorum Hernando.
I worked my ass off to get where I am.
Ben buraya gelmek için götümü yırttım lan!
He knows where I am.
Yerimi biliyor.
Lately, she's more interested in where my dad is than where I am.
Son zamanlarda benim nerede olduğumdan çok babamın nerede olduğuyla ilgileniyor.
Which is a fine thing to do if there's no one Actually out there looking for where I am.
Dışarıda seni arayan biri olmadığında bu çok da büyük bir sorun olmuyor.
And if anyone asks where I am, just cover for me.
Beni soran olursa, beni idare ediver.
Then tell me where am I to find peace!
- O hâlde nerede huzur bulacağım ben?
Where am I?
.. artık benim ellerimdesi. Neredeyim ben?
- Where am I?
- Neredeyim ben?
- What I wanna know is why Grayson has been leaving at 9 : 00 AM every day this week with no mention of where he's going, carrying a weird duffel bag, and then returning three hours later looking strangely happy.
- Bilmek istediğim Grayson'ın hiç lafını etmeden her gün sabah 9'da tuhaf silindir çantasıyla evden çıkıp üç saat sonra mutlu bir şekilde döndüğü yerin neresi olduğu.
- Where am I gonna get a cell phone?
- Nereden bulacağım?
Where else am I gonna see an alligator run out on the street and eat a cat?
Başka nerede bir timsahın yola fırlayıp bir kediyi yediğini görebilirim ki?
Where am I drinking?
- İçiyor muyum ki?
Where am I supposed to- -
Başka nereye...
I am very happy for you that you were able to have your little, you know, like, breakthrough over there, but I think we've reached that point in the evening where we should leave before anything crazy happens.
- Evet. - Senin adına çok mutluyum bu "küçük" problemi çözdüğün için. Bence gecenin anlam ve önemi buydu.Bu yüzden daha çılgınca bir şey olmadan gitmeliyiz.
And I am so fucking excited to see where this is going.
Ve ben inanılmaz heyecanlıyım bu ilişkinin gidişatı hakkında.
Where am I now?
Şu an ne yapıyorum zaten?
Where am I? Is that why you didn't feel anything when you saw him dead?
Öldüğünü görmek bu yüzden mi etkilemedi seni?
- Where am I?
- Neredeyim?
Listen, where am I staying next week in Oklahoma?
Haftaya Oklahoma'da nerede kalıyorum?
Where am I staying?
Nerede kalıyorum?
Where am I?
Neredeyim?
Where am I?
Neredeyim ben?
- Where am I supposed to put my trailer?
- Karavanımı nereye koyabilirim ki?
- Where am I supposed to look?
Çok kabasın. - Nereye bakayım?
♪ When will I know, where will I ♪ ♪ How will I learn who I am?
d When will I know, where will I d d How will I learn who I am?
- Where am I supposed to sleep?
Nerede uyuyacağım ben?
Am I now such a great lady as to forget where I'd be if we'd never met?
Hiç tanışmasaydık nerede olacağını unutan havalı leydilerden mi oldum şimdi?
Keep your hands where I can see'em, ma'am.
Ellerini görebileceğim bir yere koy, han'fendi.
Are you gonna tell me where we're headed or am I just going to drive aimlessly?
Nereye gittiğimizi söyleyecek misin yoksa kafama göre devam mı edeyim?
I'm sorry. Ma'am, where exactly are you parked?
Affedersiniz hanımefendi, arabanızı nereye park ettiniz?
Well, where am I?
Neredeyim o zaman?
And where am I going to do gymnastics, Pierce?
Ve jimnastiği nerede yapacağım, Pierce?
Ahem! Someone wanna tell me where the hell I am?
Birisi bana nerede olduğumu söyleyecek mi?
- Where am I supposed to sleep?
- Nerede uyuyacagim o zaman?
Raven, I am about to leave for TonDC, where Lexa and the heads of all 12 Grounder clans are waiting, for me to tell them we're ago, only we're not ago, because they still have acid fog,
Raven, Tondc'a gitmek üzereyim, Lexa ve 12 yerli kılan lideri harekete geçmek için beni bekliyor. Ellerinde asit sis var diye harekete geçemiyoruz, ve elimizde yalnızca iki jeneratör var.
Where the hell am I gonna find a lizard?
Kertenkeleyi nereden bulacağım ki?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]