English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Н ] / Ненавижу

Ненавижу translate Turkish

10,951 parallel translation
Иногда я их ненавижу.
Bazen onlardan nefret ediyorum.
- Иногда люблю, иногда ненавижу.
- Bazen seviyorum, bazen nefret ediyorum.
Я нас ненавижу, чувак.
Bizden nefret ediyorum.
Я нас ненавижу!
Bizden nefret ediyorum!
Я тоже нас ненавижу!
Ben de!
Я ненавижу, чтобы спросить, но то, что я сказал Ричард что-нибудь об этом?
Sormaktan çekiniyorum ama Richard'a anlattın mı?
Дауд? Что я ненавижу?
Dowd, neyden nefret ediyordum ben?
Но тем не менее, эти походы я ненавижу.
Ama yine de bunlar benim nefret ettiğim türde seyahatlerdir.
Я когда-нибудь рассказывал вам? Я, блядь, ненавижу похороны.
Sana daha önce söylememiştim ama cenazelerden nefret ederim.
Не терпится увидеть мёртвых родичей, которых я ненавижу.
Nefret ettiğim akrabalarımı görmek için sabırsızlanıyorum.
Ненавижу лам.
Lamalardan nefret ederim.
Ненавижу сюрпризы.
daha fazla surprızı kaldıramayız.
Ненавижу этот чертов аэропорт.
Bu havaalanından nefret ediyorum.
Ненавижу! Сволочь!
Anne senden nefret ediyorum!
Ненавижу сволочь!
Senden nefret ediyorum!
Не думай, что я тебя ненавижу.
Senden nefret etmiyorum.
Нет, я его ненавижу.
Hayır. Oradan nefret ediyorum.
Я ненавижу жёвощи.
Sebzeden nefret ederim!
Ненавижу фрукты и жёвощи.
Ben... Sebzelerden ve meyvelerden... nefret ediyorum.
Ненавижу шампанское.
Şampanyadan nefret ederim.
я ненавижу убийства.
Ben cinayetten nefret ederim. - Değil mi, Terry?
Ненавижу медуз.
Denizanasını hiç sevmem.
Я ненавижу его за то, что он с тобой сделал.
Sana yaptıkları canımı çok sıkıyor.
Я ненавижу джаз.
Cazdan nefret ederim.
Ненавижу этот дом.
Bu evden nefret ediyorum.
Я ненавижу тебя!
- Senden nefret ediyorum!
"Я ненавижу РеальногоКоннера".
Ama evimdeki bütün aletler çalmaya başladı. "Conner4Real'dan gerçekten nefret ediyorum" dedim.
Начинаю думать, что ненавижу фермерство.
Çiftçilikten nefret ettiğimi düşündürdü bana.
Я ненавижу англичан не меньше других, на моей спине шрамы от 200 ударов кнутов, которые напоминают мне об этом каждый день.
Her gün bana gerçeği hatırlatan 200 kamçının izini sırtımda taşıyorum.
Ненавижу сидеть одна, зная, что...
Tek başıma oturmaktan nefret ediyorum.
Ненавижу эту ночь!
Nefret ediyorum şu geceden!
Ты ненавидишь Флинта, я Флинта ненавижу
Sen Flint'ten nefret ediyorsun, ben de.
Ты знаешь я ненавижу, когда ты её так называешь.
Ona böyle demenden nefret ettiğimi biliyorsun.
Брат прав, Генри, хоть я и ненавижу это признавать.
Kabul etmek istemesem de çocuk haklı Henry.
Ты знаешь, я ненавижу это имя.
O lakaptan nefret ettiğimi biliyorsun.
Несмотря на то, что я тебя ненавижу... должен признать... твой талант.
Her ne kadar senden nefret etsem de itiraf etmeliyim ki yeteneklisin.
И я это ненавижу.
Ve bundan nefret ediyorum.
Ненавижу понижать рыночную стоимость.
Binanın piyasa değerinin düşmesini hiç istemem.
И я это ненавижу.
Bundan nefret ederim.
- А я ненавижу.
- Bundan nefret ederim.
Немцев я ненавижу.
Almanlardan nefret ediyorum.
Будь готов переводить. И торопись, Бога ради. Ненавижу сюда спускаться.
Buradan nefret ediyorum.
Пометка для себя... ненавижу продажи.
Kendime not, ticaretten nefret ediyorum.
Ненавижу эту хрень!
Bunlardan nefret ederim!
Ненавижу!
Nefret!
Ненавижу быть тем, кто повторял : "Я же тебе говорил", но...
"Ben demiştim," diyen adamlardan nefret ederim, ama...
Я ненавижу это место.
Bu yerden nefret ediyorum.
Я ненавижу отдел особых преступлений, я подумываю об увольнении.
Demek istediğim, S.I.D.'den nefret ediyorum.İstifa etmeyi düşünüyorum.
Ненавижу эту бабу, знаешь, такой тип... крашеная блондинка, корни видны, плечи вниз, сумка такая, что кошка поместится.
Kadından nefret ediyorum, o tipi bilirsin çakma sarı, 2.5 cm topuk, düşük omuzlar kedi koyulabilecek kadar büyük bir çanta.
Я его ненавижу..
Dolayısıyla beni ondan nefret ettiriyor.
Встать " Ненавижу тебя!
Gidelim!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]