Ничего не понимаю translate Turkish

- Я ничего не понимаю.

Aklım almıyor.

Черт, я уже ничего не понимаю.

Hay Allah, her şeyi berbat ettim gibi.

Ничего не понимаю.

Anlayamadım.

– Ничего не понимаю. – Ты же бестолков, ничего странного.

Hiç anlamazsın zaten, bir sefer anla da şaşırt bizi.

Ничего не понимаю.

Bu işi anlamıyorum.

Ничего не понимаю, что за ужин в полночь!

Hiç anlamıyorum. Bu gece yarısı yemek çılgınlığı da nedir.

Ничего не понимаю.

Ne olduğunu anlamıyorum.

Ничего не понимаю. Латынь.

Bundan hiçbir şey anlamıyorum.

Я уже ничего не понимаю.

Ben düşünmeyi bıraktım.

Ничего не понимаю.

Anlayamıyorum.

Послушай, я ничего не понимаю.

Hiçbir şey anlamadım bu işten.

Я ничего не понимаю в этих танцах, а ты?

Şu dans olayını da hiç anlamış değilim, ya sen?

Да, но я ничего не понимаю.

Evet, ama anlamıyorum.

Ничего не понимаю... ну и ладно.

Anlamıyorum. Anlayamıyorum.

Ничего не понимаю.

Kendisini ilk kez gördüm.

Чак, я тоже ничего не понимаю.

Ben de anlamıyorum Chuck. Neredeydin?

Ничего не понимаю! С этой машиной не было проблем почти шесть часов!

Bu araba yaklaşık altı saattir bana bir sorun çıkarmamıştı.

Надо же, ничего не понимаю.

Anlamıyorum.

Ничего не понимаю.

Bu durum hiç romantik değil.

И что в этом плохого? Я ничего не понимаю в индексах доу-джонса, но в поцелуях я разбираюсь.

Hisse senetlerinden anlamayabilirim, ama öpüşmekten anlarım.

Я больше ничего не понимаю. Я развалина, маленькая развалина.

Benim tek pişmanlığım onu öldürdüğümü asla bilmeyecek olması.

- Я слушаю, но ничего не понимаю.

- Dinliyorum ama anlamıyorum.

Я ничего не понимаю, но, по-моему, красиво. И миссис Роджерс согласна.

Eserlerinizi anlamıyorum.Onları güzel buluyorum.Bayan Rogers da öyle.

Я в этих семейных делах ничего не понимаю.

Ben evlilik gibi şeyler hakkında... pek bir şey bilmiyorum.

Я ничего не понимаю!

Hiçbir şey anlayamıyorum.

Я ничего не понимаю.

Tüm bunlar ne demek bilmiyorum. Bu bir yanlış anlaşılma.

- Ничего не понимаю, сначала исчезли очки, потом один из чемоданов.

- Anlayamıyorum. Önce gözlüklerim sonra da valizim kayboldu.

Ничего не понимаю!

Olmaz öyle!

Ничего не понимаю.

Bunu anlatamam.

- Я ничего не понимаю в этих делах.

- Bunlar benim hiç anlamadığım şeyler.

Не понимаю, ничего не понимаю. - Я этого Рэми едва знал.

Bu Rémy'yi de tanıdığım söylenemez.

Ой, нет, нет... Я совсем ничего не понимаю в компьютерах.

Yoo hayır hayır, bilgisayar hakkında gerçekten hiç birşey bilmiyorum.

Я ничего не понимаю.

- Hayır, daha önce. Olamaz!

но я в ней ничего не понимаю,

Ama onlar hakkında hiç bir şey bilmem. Faenza buraya yakın.

Вообще ничего не понимаю.

Bu olanların hiçbirini anlayamıyorum.

Ничего не понимаю!

Dehşete düştüm!

- Ничего не понимаю.

Nesi var bilmiyorum.

Ничего не понимаю.

Bu iş beni aşmaya başladı.

О, нет, я больше ничего не понимаю.

Hiçbir şey anlamıyorum.

Может, ты и знаешь к ней подход, но я старая женщина и ничего не понимаю.

Belki onu idare etmeyi biliyorsundur. Ben hepi topu yaşlı bir kadınım ve bir şey bilmiyorum.

Ничего не понимаю.

Onu görmediniz mi?

Ничего не понимаю.

Bunu kim yazmış?

Я больше ничего не знаю и не понимаю.

Artık hiçbir şey bilmiyorum.

- Я ничего не понимаю!

- İnanılır gibi değil!

Ничего не понимаю.

Anlamıyorum.

- Я ничего не понимаю.

- Hiçbir şey anlamıyorum.

- Может, я ничего не понимаю, но...

- Şu anda aklıma geldi- -

Я ничего не понимаю, мсье.

Ben bu işi anlamadım, Mösyö.

Не понимаю. Ничего не слышно.

Anlamıyorum duyamıyorum.

Я понимаю, что война, что у каждого могло быть У вас ничего не могло быть!

Bunu anlıyorum, çünkü savaş nedeniyle... herşey olabilir.

Я ничего в этом не понимаю.

Bunların hiçbirini anlamıyorum.