English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ П ] / Поговорить

Поговорить translate Turkish

43,422 parallel translation
Ну там, требуя поговорить с консулом, угрожать дипломатическим скандалом, ну и так далее.
Konsoloslukla görüşme talebi, diplomatik bir olay çıkmasıyla ilgili tehditler, vesaire.
Хочу поговорить с ним, когда он вернётся.
Döndüğü zaman onunla konuşmak istiyorum.
Мы работаем, но сначала, мы должны поговорить кое о чём. Я думал, что в прошлый раз мы закрыли тему.
Oraya da geleceğiz ama önce, geçen sefer hallettiğimizi sandığım bir şeyi konuşmamız gerek.
Мы можем где-нибудь поговорить? Конечно.
- Oturabileceğimiz bir yer?
Мы должны поговорить с ним, с Саадом.
Onunla konuşmamız gerek, Saad ile.
— Надо поговорить.
Seninle konuşmalıyım.
Так, как же нам поговорить с ним?
- Onunla nasıl konuşacağız peki?
Поговорить об избранном президенте.
Seçilmiş başkan ile ilgili kulağını çekmek istiyorum.
Я... я не ошибся, сэр, вы хотели поговорить со мной?
Yanılıyor muyum, yoksa benimle konuşmak mı istediniz efendim?
Мне нужно поговорить с водителем.
Şoförle görüşmem gerek.
Надо поговорить об избранном президенте.
Seçilmiş başkan ile ilgili kulağını çekmeye geldim.
Они хотят поговорить с Кэрри.
Carrie ile konuşmak için.
Дайте мне войти и поговорить с ним.
İzin verin onunla konuşayım.
Я хочу поговорить с ним.
Onunla konuşmak istiyorum.
Мне надо поговорить с ним.
Onunla konuşmam gerek.
Мне нужно поговорить с мисс Мэтисон наедине.
Bayan Mathison ile yalnız konuşmam gerek.
Я должен поговорить с ним немедленно.
Onunla konuşmam gerek.
Мадам избранный президент. Мне нужно поговорить с вами.
Sayın Halef Başkan, sizinle konuşmam gerek.
Но всё же я должна поговорить с ним.
Yine de onunla konuşmam gerek.
Здрасте. Могу я поговорить с Кристин Лонас?
Christine Lonas'la görüşebilir miyim lütfen?
Дай ему трубку. Хочу с ним поговорить.
Telefona ona ver, konuşmak istiyorum.
– Как насчёт поговорить сейчас? Тогда ты не сможешь снова отменить встречу.
Şimdi yapmaya ne dersin?
Надо поговорить.
- Konuşmamız gerek.
Кэрри, тебе нужно поговорить с ней.
Onunla konuşman gerek Carrie.
Мне нужно поговорить с Президентом.
- Başkanla konuşmam gerek.
Мадам президент, надо поговорить.
Sizinle konuşmam gerek sayın başkan.
Мне надо поговорить с ней.
- Onunla konuşmam gerek.
Надо поговорить.
Seninle konuşmam gerek.
Мне нужно поговорить с вами.
Sizinle konuşmak zorundayım.
Приехал Пэллис, он хочет с тобой поговорить...
Başsavcı geldi. Seninle bundan sonra olacaklar hakkında konuşmak istiyor.
Я должна с кем-то поговорить...
Birileriyle konuşmam gerek.
Мне нужно поговорить с матерью.
Gidip annesiyle konuşacağım.
Можно поговорить с преподобным Мэттом Джэмисоном?
Frank Johnson Episkopal Konseyinden. Papaz Matt Jamison ile görüşebilir miyim?
Потому что Мэтт хотел бы с ним поговорить.
Çünkü Matt onunla konuşmak isterdi.
"Хочешь поговорить с Богом?"
"Tanrı ile konuşmak ister misin?" dedi.
И я сказал : "Да, я хочу поговорить с Богом".
Ben de, "Evet, konuşmak isterim." dedim.
Думая, что когда докажу свою веру, ему останется лишь помочь мне в последний раз поговорить с моими детьми.
İnanç ve güvenimi kanıtladığımda, hiçbir şansı kalmayacaktı. ama çocuklarımla konuşmak için bir şans daha tanıyacaktı.
Я расследую афёры, и мне нужно с ним поговорить, потому что я раскрыла крупный обман.
Ben dolandırıcılık müfettişiyim onunla da büyük bir dolandırıcılığı açığa çıkarttığım için konuşmalıyım.
О чём ты хочешь поговорить?
Neyi konuşmak istiyorsun?
О чём ТЫ хочешь поговорить?
Neyi konuşmak istiyorsun?
Можно мне поговорить с Лори наедине?
Laurie ile bir dakika konuşabilir miyim?
Нужно поговорить с Майклом и Джоном.
Michael ve John'la konuşmam lazım sadece.
Если я приду в твой дом, Джон сделает мой отпечаток, я сяду за стол напротив него и скажу, что хочу поговорить с детьми, что ты скажешь ему в крохотный наушник?
Evinize gelseydim, John elimin izini alsaydı karşısına oturup, çocuklarımla konuşmak istediğimi söyleseydim o küçük kulaklıktan ne demesini isterdin?
Я хочу поговорить с детьми.
Ben çocuklarımla konuşmak istiyorum.
Я хотела поговорить с тобой.
Seninle konuşmak istemiştim.
Также мне нужно поговорить с Эванджелин Мерфи и мужчиной...
Aynı zamanda Evangeline Murphy adında biriyle konuşmalıyım Ve bir de...
Чтобы получить доступ такого уровня, придётся поговорить с боссом.
Ulaşılması zor bir şey istiyorsun adamım bence patronla sen konuşmalısın.
Сегодня я приехал поговорить о браке.
Bu gün sizinle evlilik konusunu konuşacağım.
Должен поговорить с девочкой.
O kızla konuşmalıyım.
Мне нужно поговорить с ним.
Onunla konuşmalıyım.
Вам нужно поговорить с Шерон.
Sharon ile konuşmalısınız.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]