English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ П ] / Подождут

Подождут translate Turkish

181 parallel translation
Хесболла... подождут.
Hizbullah beklemek zorundalar.
- Пусть подождут.
- Telefonu kapatmasınlar.
Может быть, наследники будут повременят и подождут с закрытием.
Belki varisler görür de farkına varırlar.
Пусть подождут.
Geldikleri zaman söyle beni beklesinler.
- Ладно, они нас подождут.
Bizi bekliyor olacaklar.
- О, да, они подождут нас.
Evet, bizi bekleyecekler.
- Мне некогда, пусть подождут.
Çok geç artık. Kapıyı kapat.
Пусть подождут нас у складов. Мы телепортируемся туда.
Aşağı ışınlanıyoruz.
А теперь, если они сделают одолжение и подождут подхода кавалерии.
Şimdi, güvenlik ekibi gelene dek bekleseler bari.
Подождут чуток.
Kısa bir süre bekleyecekler.
- Подождут. - Не подождут.
- Dayanır.
Твоих дроидов. Пусть подождут снаружи.
Droidlerin dışarıda beklesin.
Ничего, подождут : заставлять ждать - старая уловка всех власть имущих.
Güç sahibi olunca edinilen eski bir alışkanlık : İnsanları bekleteceksin.
Шахматы подождут, Джон.
Satranç bekleyebilir.
Нет, они подождут, пока радиоактивные осадки смоет.
Hayır, serpintinin geçmesini bekleyeceklerdir.
Подождут!
Beklesinler!
Пуcть подождут.
Bırak beklesinler.
Пусть подождут...
Bırak beklesinler.
Скажите, пусть подождут.
Beklemelerini söyle.
Подождут.
Beklerlerse beklesinler.
Пусть подождут.
Bekle de gör.
- Подождут чего?
- Neyi bekleyeyim?
Дела подождут.
O "bir" iptal oldu.
- Они подождут.
- Acelesi yok.
Но они подождут пока вас не забудут.
Ama sen unutulana kadar bekleyecekler.
Они немного подождут, и вас задвинут.
Bu işi devralmak istiyorlar.
Подождут.
Bekleyebilirler.
Да, она волнуется, у неё экзамены. - Экзамены подождут.
Sen gene de jilet gibi şeyleri pek ortada bırakma belli olmaz.
- Бумаги подождут.
Hayır, kağıtların hepsi istiflendi.
А они... подождут меня или... выстрелят?
Beni bekler mi yoksa... Ekmek kızartıcı gibi mi?
- Наполни лучше утром, птички подождут.
- Sabah verirsin. Kuşlar bekleyebilir.
Тарелки подождут. Пойдем.
Kaçırmayalım Haydi.
- Да, они подождут.
- Evet, bekleyecekler biraz.
И ты красотка, так они подождут.
Sen de taş gibisin, haliyle beklerler.
- А пока мы боремся с этим произволом, Куперы просто подождут?
Biz saçma kurallarla oynarken Cooperlar bekleyecek mi yani?
Да пошли они. Подождут.
Adamım, boş ver, bırak beklesinler.
Пусть мои люди подождут снаружи.
Adamlarım dışarıda beklesin.
Звук вокруг и все остальное подождут.
Surround ses konuşalım ve sonrada diğerlerini.
Пусть подождут.
Bırak beklesinler.
Их вольные подождут их здесь. Даю слово.
Belgeleri döndüklerinde onları bekliyor olacak.
Пусть подождут.
Biraz beklesinler.
Меня поставят в угол, подождут, пока все уляжется.
Bitene kadar, beni kenarda tut.
Я слышал, Уоррен Битти вернул 300,000 постеров "Небеса подождут", Потому что его член выглядел слишком маленьким в трениках.
Duyduğuma göre Warren Beatty aleti pantolonunda küçük görünüyor diye... 300,000 tane Heaven Can Wait posterini geri göndermiş.
Кроме того, если они действительно любят друг друга, то пусть подождут окончания колледжа.
Bunun yanında eğer amaçları buysa, üniversiteden sonra da evlenebilirler.
Пуcть подождут.
Beklesinler.
"Небеса подождут".
Heaven Can Wait.
Небеса подождут.
Heaven... Can... Wait.
- Скажите им, кто вы, и они подождут.
- Kim olduğunuzu söyleyin, beklesinler.
Вас подождут.
- Sizi bekleyen mi var?
Теперь они подождут.
Bir daha seni meşgul etmeyecekler.
Подождут до следующей недели.
Önümüzdeki haftaya kadar beklemeleri gerekecek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]