English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ П ] / Подождём

Подождём translate Turkish

1,596 parallel translation
Подождём?
Bekleyelim mi?
Попробуем занять нейтральную позицию и подождём.
Tarafsız bir alan yaratıp geri adım atmak.
Просто подождём и посмотрим, с кем она выйдет.
Sadece kiminle dışarı çıkacağını bekleyeceğiz.
Так давай подождём, пусть он всех перестреляет.
Pekala, neden bekleyip, herkesi öldürmesine müsade etmiyoruz? Sonra da ortaya çıkar ve evrakları imzalarız.
Ну что, подём дальше, или останемся здесь и подождём, пока в нас попадут?
Gidip bizimle birlikte ne yapacaklarını öğrenelim mi?
- Просто подождём.
- Bekliyoruz.
- Подождём господина Яна.
- Bay Yang'ı bekleyelim.
Давай его подождём.
Lütfen onu bekle, tamam mı?
Пожалуйста, давай подождём его.
Lütfen.
Судья, ведущий твоё дело... скоро будет здесь, поэтому мы его подождём.
Davanla ilgilenen hâkim birazdan burada olacak. Onu bekleyeceğiz yani.
Подождём, пока не найдут тело.
Bu gece ceset ortaya çıkacak mı bekleyip, görelim.
Подождём, пока Сепиде не подаст нам знак.
Sepideh'ten işaret gelmesini bekleyelim.
Тогда просто подождём и посмотрим.
Bekleyip göreceğiz, değil mi?
- Подождём ещё, если хочешь.
İstersen bekleyebiliriz.
- Не подождём, давай.
- Hayır, beklemek falan yok. Hadi.
Мы подождём и поговорим с шерифом.
Şerifle konuşmasını bekleyeceğiz.
Подождём, пока он пришлёт.
Rapor hazır olunca...
Мы подождем теста ДНК волос.
Saçtaki DNA testini bekleyeceğiz.
- Может подождем?
Belki de beklemeliyiz.
Подождем грузовик.
Bir tır bekleyelim.
Давай просто подождем.
Bekleyelim.
Между прочим, можно подумать, когда мы зайдем, вес встречи... — Может Джуди подождем?
Konuştuğumuz gibi, oraya girdikten sonra... - Judy'i bekleyebilir miyiz? - Tabii ki.
Подождем поблизости.
Bu köşenin gerisinde.
Давай подождем, я найду какой-нибудь выход.
Şu beladan bir çıkayım, hallederiz.
Может подождем?
Bekler misiniz?
Мы подождем в библиотеке
Çalışma odasında bekliyoruz.
Давай мы выдвинемся первыми и там подождем остальных?
Neden biz önden gidip onları orda beklemiyoruz?
Мы подождем.
- Bekleyeceğiz.
Хорошо. Мы подождем.
İyi, bekleriz.
Ладно, тогда, может, мы подождем денек и посмотрим, не станет ли тебе лучше?
Pekala, o zaman öbür güne kadar bekleyelim ve bakalım kendini nasıl hissedeceksin.
Отлично, подождем часик.
Tamam. Bir saat bekleyebilirim.
Подождем КТ.
Tomografiye götürün.
Подождем и посмотрим.
Bekleyip görelim.
Подождем - увидим.
Bekle ve gör.
Мы подождем.
Ortaya çıkana kadar bekleriz.
Подождем до вечера,
Bu geceye kadar sabret.
Подождем до первого плохого урожая или суровой зимы.
İlk kıtlığını ya da kışını yaşayana kadar bekle bakalım.
Может, если мы подождем... - Подождем что?
- Eğer bekleseydik...
Хорошо, мы подождем.
Tamam, bekleyeceğiz.
- Хорошо, мы подождем. - Он должно быть
- Harika, sabırsızlanıyoruz.
Вы не против, если мы просто подождем здесь, пока ее не прооперируют?
O ameliyattan çıkana kadar burada beklememizin bir sakıncası var mı?
Ну, тогда мы подождем ее с тобой.
Bizde seninle bekleriz öyleyse.
- Подождем еще?
- Beklemeye devam edecek miyiz?
Подождем, пока все уйдут.
Dışarıda kimse kalmayana kadar beklemeliyiz.
- Что ж, подождём утра, чтобы поговорить с ними.
Zehir mi?
Нет, мы подождём.
- Hayır, bekliyoruz.
Нет проблем, мы с Миссис Дюбуа подождем снаружи.
Sakıncası yok. Bayan Dubois ile dışarıda bekliyoruz.
- Никаких "если". Мы подождем.
Amniyoyu zamanı geldiğinde yapacağız.
Подождем подходящего момента.
Doğru zamanın gelmesini bekleyeceğiz.
Мы подождем здесь.
Burada bekleyeceğiz.
Мы подождем в машине, хорошо?
Biz arabada bekleyeceğiz, tamam mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]