English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Я ] / Я их не вижу

Я их не вижу translate Turkish

199 parallel translation
Не хотелось вот так встретиться... я их не вижу.
Seninle böyle karşılaşmak istemiyordum. Hayalet yok. Artık onları göremiyorum.
- Я их не вижу.
- Onları göremiyorum. - Onları duyuyorum.
Я их не вижу.
Onları göremiyorum.
- Я их не вижу.
- Onları göremiyorum, dostum.
Я их не вижу.
Göremiyorum onu.
Еще нет. Я их не вижу. Должно быть, они уже близко.
- lceman, pozisyonun nedir?
Я их не вижу, Джордж.
Onları göremiyorum artık George.
Я их не вижу, но они там наверху.
Onları göremiyorum, ama yukarıda bir yerdeler.
- Я их не вижу.
- Onları görmüyorum. Sen görüyor musun?
- Я их не вижу и они не движутся.
- Onları göremiyorum ve hareket etmiyorlar.
Боже, я их не вижу. А ты?
Tanrım, onları görmüyorum.
- Я их не вижу!
Onları göremiyorum!
Во-первых, я бы тогда смог их видеть. А я их не вижу. - Доброе утро, Сэл.
Her şeyden önce olsalar, onları görürdüm ama görmüyorum.
Я хочу сказать, я что-то не заметил долбаных полосок но ее долбаном рукаве... Я их не вижу.
Elinde hiç koz görmüyorum ki hiçbir şey yok onda.
Я их не вижу!
Onları göremiyorum!
Я придумываю мужчин, я не вижу их.
Onları kendi istediğim gibi görüyorum, oldukları gibi değil.
Без моих очков я совсем ничего не вижу,... и мне нужно вернуть их назад.
Gözlüğüm olmadan göremiyorum... ve onu onlardan geri almalıyım.
- Я их не вижу.
- Onları görmüyorum.
Я вижу их, но не вас.
Onları görüyorum ama sizi göremiyorum.
У меня их нет. Я ничего не вижу.
Benim skopumda hiçbir şey gözükmüyor.
Я вспоминаю свою жизнь и вижу, что их у меня никогда не было.
Tüm hayatımı gözden geçiriyorum Tek bir arkadaşım bile yok.
Не думаю, чтобы они нас заметили. Так, я их вижу.
Bu büyük bir fırsat.
- Я не вижу их, Сандурз.
- Onları görmüyorum, Sandurz.
Я не вижу их уже 6 месяцев.
6 aydır onları görmüyorum.
Я злюсь, если их не вижу.
Delirdiğim zaman bulabilmeliyim.
Обычно я не вижу их в таком хорошем состоянии.
Genellikle onları böyle iyi durumda göremem.
Я нигде их не вижу.
Ortalıkta yoklar.
Я не вижу аномалий в плазмаполе. Хотя сенсоры могли пропустить их.
Plazma alanında bir anormallik görmedim, ancak algılayıcılar bunu kaçırmış olabilir.
Я не вижу их уже 6 месяцев.
Onlari alti aydir görmedim.
И сейчас я не вижу другого выбора, как уважить их просьбу.
Şu anda, onların talebini yerine getirmekten başka çare göremiyorum.
Знаете, забавно, что когда они стоят на фоне кустов, я их вообще не вижу.
Biliyor musun, komik bir şey. Çalıların önünde durduklarında, onları göremiyorum.
Я что-то их не вижу.
Ben etrafında kimseyi görmedim.
Кроме того, что их имена похожи, я не вижу, что ты там увидела.
İsimlerinin benzer olmasının dışında senin gördüğün şeyi ben görmüyorum.
Я не вижу энергетических сигналов. Наверное, их двигатели отключены.
Galiba başardık Kaptan.
Весь день я смотрю на темные фигуры. Своими одеждами они напоминают мне Ку-Клукс-Клан. Я не могу видеть их лиц, но я все время вижу их руки, а в руках оружие.
Ku klux klanına benzer cübbelerle etrafımda dolanan insanların yüzlerini göremiyorum ama ellerinde sürekli tuttukları silahları görebiliyorum.
Я ни хрена не вижу, но слышу их в направлении справа наискосок от тебя!
Bi bok göremiyorum, fakat sesler senin sağından geliyor!
Я НЕ ВИЖУ НИКАКИХ ДЫР ИЛИ ПРИМИТИВНЫХ ПОПЫТОК ИХ ЗАЛЕПИТЬ.
Sıvaanacak hiçbir delik... ya da iğrenç denemeler görmüyorum.
Знаешь, я... я... я не вижу ничего что связывало бы их всех троих, разве что они все посещали вечерний Пилатес класс.
Üç adam arasında hiçbir bağlantı göremiyorum, Pilates sınıfında birlikte olmaları dışında.
Насколько я вижу, несмотря на объединение их интеллектуальных усилий... Майор Картер и Доктор МакКей не решат эту проблему в отведённое им время.
Anladığım kadarıyla, birleşmiş beyin güçlerine rağmen, Binbaşı Carter ve Dr McKay bu sorunu ayrılan zamanda çözemeyecekler.
Я ничего не вижу, но я их чую.
Ernie, kör karanlık. Hiç bir şey göremiyorum, ama kokularını alabiliyorum.
Отдай их мне! Что ж, я определённо не вижу у тебя ни единого шанса с моей воспитанницей, Алджернон.
Korumam altındaki kişiyle pek bir şansının olduğunu sanmıyorum Algernon!
"... не рисовала их. " " Я их вижу " " А потом... "
Ben onları... yapmadım.
- Хотя я их отсюда снизу не вижу.
- Onlar nerde bu arada?
Я их нигде не вижу.
Göremedim.
Я что-то их не вижу.
Renklerimizi hiç bir yerde göremiyorum. Nedir sahi?
Я столько раз разглядывала их в учебниках, но, кажется, так и не смогла поверить в то, что вижу их на самом деле.
Ders kitaplarında birçok kez görmüş olsam da gerçeğini görünce gözlerime inanamadım sanki.
- Я не вижу их.
- Onları göremiyorum.
Когда я вижу красивые вещи, я не могу не купить их.
Güzel bir şey gördüğümde onu satın almamak benim için imkansız.
И я всегда любила их меньше за то, что они не видели в тебе того, что вижу я.
Ama benim sende gördüklerimi, görmedikleri için onları hep daha az sevdim.
Когда я их вижу, они ещё не умерли.
Onları gördüğümde, henüz ölü değillerdi.
Их парней я больше никогда не вижу.
Erkek arkadaşlarını hiç görmem.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]