Я их не виню translate Turkish

Я их не виню.

Onları suçlamıyorum.

Что меня рыба выгнала из города. Я их не виню.

Kabahatleri yok.

И я их не виню.

Onları suçlayamam.

- Я их не виню.

- -Peki, onları suçlamam.

Я их не виню.

Bilirsin, Charlotte senin parlak zekalı olduğunu söylemişti.

Ага. Я их не виню.

Evet, bilmiyorsun çünkü 3. sınıftasın ama herkesi sinir ediyorsun....... Onları suçlayamam.

Они боятся, и я их не виню.

Hepsi korkuyor. Onları suçlayamam.

Я их не виню.

- Bu yüzden onları suçlamıyorum zaten.

Девочки мне не перезванивают, и я их не виню.

Kızlar beni geri aramayacaklar ve ben onları suçlayamam.

Я их не виню?

- Onları suçlamıyor musun?

Я их не виню. Это ведь безумие.

Suçlamıyorum.

Я их не виню.

Haklılar.

Я их не виню.

Suçlamıyorum onları.

Я знаю, я тебя услышал, и я их не виню, ок?

Biliyorum, seni duydum. Ve onları suçlamıyorum, tamam mı?

Многие боятся снова попасть в систему, и я их не виню.

Birçoğu sisteme geri döneceklerinden korkar ki onları suçlamıyorum.

Понимаешь, дело в том, что я их не виню.

Biliyor musun, olan şu ki, onları suçlamıyorum.

И по сей день я их не виню.

Bugün bile onları suçlamıyorum.

Я их не виню, ведь поезда и так часто опаздывают.

Onları suçlayamıyorum, bir sürü gecikme var.

Они напуганы, у них паранойя, и я их не виню, но меня они не послушают.

Korkuyorlar ve paranoyak davranıyorlar, onları suçlayamam,... ama beni dinlemezler.

Саудиты отказались сотрудничать, И я их не виню.

Suudiler bu yapılanlara karşı koyuyorlar onları pek suçlayamam.

Я их не виню.

Onları suçlamıyorum. "

Они обмочились, но я их не виню.

USMS bastı mekânı. Fena öfkeliler, suçlayamıyorum da.

Конечно, я не виню их в том, но все же.

Onları suçlayamıyorum ama.

- Да. Я не виню их.

Onları suçlayamam.

Никто не хочет спускаться на нижние уровни, и я не виню их.

Aşağı seviyelere kimse inmeyecek.

Я не виню их.

Ama onları suçlayamam.

Верю в твои добрые намерения. Я не виню их.

En azından ne demek istediğini anlıyorum.

Я не виню их.

Onları suçlamıyorum.

- Я не виню их.

- Onları suçlamıyorum.

Я не виню их, Алекс.

Onları suçlamıyorum, Alex.

Так что я не виню их в том, что они в меня врезались.

Çarptıkları için onları suçlayamam.

Я не виню их.

Onları suçlayamam.

Джанин, и знаешь что, я не виню их.

Irving'i dinliyorlar. Ve onları suçlamıyorum, adam iyi.

Ну, не могу сказать что я их виню за это.

Onları suçlayamam.

Те парни не хотят быть твоими братанами и я их не виню.

Bu adamlar kardeşin olmak istemiyor.

Они не сделали ничего плохого и я не виню их.

Onlar yanlış bir şey yapmadılar, onları suçlamıyorum.

Я не виню их за это, но, думаю, на сей раз, выбор должен быть за мной.

Bunun için onları suçlamıyorum ama bu sefer, seçim hakkı benim olmalı.

Эти ребята обучены действовать, а не просто сидеть. И я их в этом не виню.

Bu adamlar hareket için eğitildi, oturmak için değil.

- Я не виню их, но... Этот ребенок страдает.

- Onları suçlamıyorum ama bebek acı çekiyor.

Я не виню их, за что, что им страшно.

Korktukları için onları suçlamıyorum.

Но я не виню их за то, что они смотрят на меня, будто бы я во всем виноват.

Ama bana suçlusu benmişim gibi baktıkları için onları suçlayamam.

Да, и я не виню их.

Onları suçlayamazsın.

Не могу сказать, что я их виню.

Ve onları suçladığımı söyleyemem.

Я не виню их потому, что я обрезала все мои чертовы волосы

Onların da bir suçu yok çünkü saçımı berbat ettim!

Иногда и я не нахожу слов, так что не виню их.

Bazen ben de ne diyeceğimi bilemiyorum. Onları suçlayamam yani.

Я не виню тебя за их действия, но это ты навел это на Марию.

Onlar yüzünden seni suçlamıyorum, ama bunu Mary'nin başına getiren sensin.

Да. Я не виню их, она страшная.

Onları suçlayamam ki.

И я не могу сказать, что виню их.

Ve onları suçladığımı söyleyemem.

Они и шагу не ступят из церкви, и я не могу сказать, что виню их.

Kilisenin dışına adım atmazlarmış ve suçladığımı da söyleyemeyeceğim.

Я не виню их за то, как они действовали, верней, бездействовали.

Yaptıkları ya da yapmadıkları şeyler için onları suçlayamam.

Да я их и не виню.

Onları suçlamıyorum.