Hepsini biliyorum translate French
276 parallel translation
Bak, ben hepsini biliyorum.
Je connais ce genre-Ià.
Evet, hepsini biliyorum, teşekkürler.
Je sais, merci. Oui.
Ben hepsini biliyorum.
Je connais tous les endroits.
Hepsini biliyorum Nick.
Je connais tous ceux-là!
Dokuz çeşit koyun pişirme yolu var ve ben hepsini biliyorum.
II y a 9 façons de le cuisiner et je les connais toutes.
Hepsini biliyorum.
Moi, je le sais.
Bundan hoşlanmıyorlar, bize güvenmiyorlar! Hepsini biliyorum bunların!
Ils ne nous aiment pas et ne nous font pas confiance Tout ca je le sais
Bütün hepsini biliyorum ve hiçbirine inanmıyorum.
Je connais vos arguments, et je n'y crois pas.
Hepsini biliyorum.
- Je sais. Je le sais très bien.
Hepsini biliyorum.
Je les connais toutes.
Hepsini biliyorum.
Je ne sais rien de plus.
- Şimdi, dinle... - Her şeyi hesapladın.Hepsini biliyorum.
- Je sais, jusqu'au dernier sou...
Evet bunların hepsini biliyorum.
Oui, je sais.
Biliyorum... Bunların hepsini biliyorum.
Je sais tout ça.
Hepsini biliyorum.
je sais tout ça.
Hepsini biliyorum.
Je suis au courant.
Ve, bazen, hepsini biliyorum onun için korkutucu şeyler yapmıyorum.
Et, parfois, en sachant tout ça, j'ai vraiment peur pour lui.
- Hepsini biliyorum.
- Je suis au courant, Abby.
İyi davranmazsan, yemeğine tükürürler. Hepsini biliyorum.
Et ils crachent dans ta bouffe si t'es pas sympa avec eux.
Hepsini biliyorum.
Je les connais tous par cœur.
- Doğrusal zamanı da. - Hepsini biliyorum.
- Et sur le temps linéaire.
Bütün hepsini biliyorum.
Je les connais.
Gezegenler Neptün, Venüs hepsini biliyorum.
Mercure, Neptune...
Hepsini biliyorum. Bak-
Je sais tout ça.
Evet, hepsini biliyorum, ve sizin kuryelik yaptığınızdan da haberim var. İzin verin bir şey söyleyeyim,
Oui, je sais tout, vous avez joué les intermédiaires.
Şef Moore'la anlaşma yaptığınızı biliyorum, Fakat bu hazırlıkların hepsini biliyorum.
Vous aviez tout arrangé avec le chef, mais je me suis occupée des préparatifs.
- Onu sevmiyorum. - Hepsini biliyorum.
- Je n'aime pas celle-là.
Hepsini biliyorum Leigh Ann. Bunun kitabını yazdım!
JE CONNAIS TOUT CA PAR COEUR, JE CONNAIS CETTE MUSIQUE!
Gideceğin yerlerin hepsini iyi ki biliyorum.
Heureusement que je connais tes habitudes.
Hepsini ezbere biliyorum.
Je les connais tous par coeur...
Hakkınızdaki bilgilerin hepsini biliyorum.
Je sais un tas de choses.
Onlarin hepsini de, iyi biliyorum.
On nous connaît trop, tous les quatre.
Sana hepsini vereceğim çünkü kullanacağını biliyorum.
Je vous donnerai tout ce que je peux... car je sais que ça servira. Félicitations.
Hepsini ve daha fazlasını biliyorum ama aşk... aşk herşeydir bunu da biliyorum.
Je sais tout cela, et d'autres choses encore Mais l'amour, Excellence, l'amour est tout. Je le sais bien, moi.
Zor olduğunu biliyorum, bütün bunların hepsini Scott'a karşı tek başıma kullanamazdım.
Je n'arrive pas à croire que je puisse m'en servir.
Bu yüzden insanların kötü olduğunu biliyorum. Hepsini tanırım.
C'est pourquoi je sais que les hommes sont mauvais, je les connais tous.
İki yıldır, hepsini çaldığını da biliyorum.
Depuis deux ans, je sais que tu voles tout.
Güncel olaylardan haberdar olmanın önemli olduğunu biliyorum... ama hepsini algılamaya çalışırken insanın aklı karışır gibi geliyor.
Je sais qu'il est important de se tenir informé, mais il y a tant à emmagasiner que ça finit par embrouiller.
Bunlar benim için bir şey ifade etmiyor. Hepsini de biliyorum ama bunlar beni mutlu etmeye yetmedi.
Ils n'ont aucune valeur pour moi, j'ai déja connu tout ça et cela ne m'a pas rendu plus heureux.
Dini hareketlerin hepsini bilmiyor olabilirim ama bana gösterdiğinin ne anlama geldiğini biliyorum.
J'ai beau ne pas connaître les gestes religieux, j'ai reconnu celui qu'elle m'a fait.
Bunu biliyorum. Bu yüzden hepsini bir yerde toplayacağız.
C'est pour ça que nous allons les rassembler.
Hepsini ezbere biliyorum.
Je les connais tous par coeur.
Hepsini hak ettiğimi biliyorum.
Je sais que je l'ai mérité
Biliyorum. Hepsini sakladım.
Et j'ai gardé toutes tes lettres.
Sana ihtiyacı olduğunda Nicole'ü terk ettiğini biliyorum. Problemlerini anlıyorum. Hepsini.
Je comprends vos problèmes.
Her ne diyorsam, hepsini önceden Shakespeare söylemiş, biliyorum.
Quoi que je dise, je sais que Shakespeare l'a dit.
Bakın, Doktor. Biliyorum bunların hepsini anlamak zor ama zamanımız daralıyor.
Je sais que c'est dur à avaler mais on a assez peu de temps.
Hepsini kim yaptı biliyorum. Bütün bu cinayetleri.
Je sais qui a commis tous les meurtres.
Hepsini biliyorum.
Je sais ( connais ) tout
Birçok sorunuz olacağını biliyorum. Hepsini cevaplamaktan memnun olacağım. İstediğiniz zaman.
Je suis à votre disposition pour répondre à vos questions.
Hepsini biliyorum.
Et moi je t'ai dit.
biliyorum 15888
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum bunu 16
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum bunu 16
biliyorum anne 31
biliyorum işte 83
hepsi 500
hepsi burada 182
hepsi bu 3203
hepsini 400
hepsi yalan 92
hepsi bu kadar 752
hepsi benim 57
hepsi bu mu 684
biliyorum işte 83
hepsi 500
hepsi burada 182
hepsi bu 3203
hepsini 400
hepsi yalan 92
hepsi bu kadar 752
hepsi benim 57
hepsi bu mu 684
hepsi senin olsun 16
hepsi senin 86
hepsini istiyorum 28
hepsi mi 80
hepsi o 61
hepsine 52
hepsi bitti 104
hepsi doğru 60
hepsi o kadar 88
hepsi geçti 70
hepsi senin 86
hepsini istiyorum 28
hepsi mi 80
hepsi o 61
hepsine 52
hepsi bitti 104
hepsi doğru 60
hepsi o kadar 88
hepsi geçti 70