Aynı şey değil translate Russian
830 parallel translation
Benim için aynı şey değil, tamam mı?
Для меня это не то же самое, ясно?
Bu aslanın inine girmekle aynı şey değil mi?
что войти в клетку ко льву.
Spiker, muhabir... Aynı şey değil mi işte?
Разве это не одно и то же?
- Aynı şey değil.
- Это не так.
Aynı şey değil işte.
Не сравнивай.
Hatırladım, fakat... senin hatırladıklarınla aynı şey değil.
Я помню, но... не совсем так, как ты.
Evet, yanlış olan bir şeyler var ama, bayan, aynı şey değil.
Да, мисс, я тоже думаю, не в порядке. Иначе, чем вы...
Ve zevk iştahla aynı şey değildir... dolayısıyla da bir ahlak meselesi olamaz, değil mi?
Вкус и аппетит - две разные вещи... а посему - не вопрос морали, не так ли?
Dick çok tatlı... ve birlikte çok mutluyuz... ama sanırım bu aynı şey değil.
Дик очень милый и мы очень счастливы вместе, но думаю, это совсем другой случай.
Ama aynı şey değil.
Но не так, как ты.
Dışülke'de ikisi de aynı şey değil midir Bay Johnson?
Во внешнем мире это не одно и тоже, мсье Джонсон?
Bu aynı şey değil.
Так не делают.
Bu aynı şey değil.
Это не одно и то же, разве вам не ясно?
Hayır, hemen evlenmeye beraber karar verdik. Aynı şey değil.
Я люблю вашу дочь и поэтому женюсь немедленно.
Aynı şey değil mi? Karşılığında çok şey alıyoruz, Ro.
Зато мы теперь получим всё.
Öldürmelerine izin vermedim. Aynı şey değil.
Я не дал им его убить, а это не одно и тоже.
Aynı şey değil.
Это не одно и тоже.
Şimdi bu da aynı şey değil mi?
Похожая ситуация, правда?
Aynı şey değil!
Но он же до сих пор ваш сын!
Aynı şey değil, sadece on beş yaşında bir çocuk.
Слушай, это другое, она еще девчушка, ей 15 лет.
Bu aynı şey değil, anlıyor musun? Aynı şey değil.
Это не то, что ты думаешь Совсем не то.
Aynı şey değil ki.
Это разные вещи.
- Aynı şey değil.
- Это не то же самое.
Bu aynı şey değil ama.
- Да, но это не совсем то.
- Üzüntü duyabilirim ama bu aynı şey değil.
Я могу печалиться, но это не одно и то же.
Aynı şey değil mi? Ben sadece Kurakdiyarlar'daki bulmacayı çözmek istiyorum.
Я лишь пытаюсь разгадать тайну Леса.
- Aynı şey değil.
Это не одно и то же.
" Aynı şey değil, sevgilim.
" Это совсем другое, дорогой.
Bilemiyorum, ama aynı şey değil.
Я не знаю, это не одно и тоже.
- İkisi aynı şey değil tamam mı?
Это совершенно разные вещи.
Tamam biraz endişelenmiş olabilirim ama bu aynı şey değil.
Ну, может, я и беспокоился немного, но это не одно и то же.
Siz beni öpmediniz, ben sizi öptüm. İkisi aynı şey değil.
Вы меня не поцеловали, я вас поцеловал.
Bu aynı şey değil!
Это не одно и то же!
Deniyorum, bütün kelimelerini biliyorum, ama aynı şey değil.
Я пытаюсь, знакома с его стилем, но у меня не получается.
Yine aynı şey, yoluna çıkmaması için onu gözünü kırpmadan öldürdü, değil mi?
Но всё же он был бы не против убрать его с дороги, так?
- Aynı şey, öyle değil mi?
- все одно к одному?
- Aynı şey, değil mi?
- Разве это не одно и то же?
Aynı şey değil.
Но это не то же самое!
- Aynı şey. - Hayır, değil!
- Это тоже самое.
- Aynı şey. - Hayır, aynı değil.
Нет никакой разницы.
Ama bir dakika! Öbürleriyle aynı tarzda istiyorum, sıradan bir şey değil.
Я хочу, чтобы они были на одной и той же высоте и разукрашены как настоящие.
Hepiniz aynısınız, hiçbir şey, sizin hatanız değil.
Да вы все одинаковые! Вы никогда не виноваты, вы всегда ни при чём!
Sen burada değilken, hiçbir şey aynı değil. Kendimizi biraz kayıp hissediyoruz.
Когда тебя нет с нами, нам как-то не по себе, мы чувствуем себя потерянными.
- Bu aynı şey değil mi?
Какoе oна имеет oтнoшение к мoему фильму? Она имеет oтнoшение кo мне.
Şey... eğer gerçekten bunu yapacağımı düşündüysen, sen sadece aptal değil, aynı zamanda delisin.
Если ты думал, что я правда пойду на это, то ты псих.
Tüm bu bahsedilenlerde görmemiz gereken şey sadece insanlar değil Monarşide, saltanatta, aristokraside ve demokraside, geçmişte ve şu anda yüksek kademelerdeki insanların hep aynı amaçta oluşu.
Точка во всем этом - то, что мы находим не только тех же самых людей, но то же самое намерение среди людей, которые занимали высокие посты в монархии, династии, аристократии и демократии, в прошлом и настоящем.
Ama yine de her şey aynı, değil mi?
С другой стороны, порядки-то все те же, не так ли?
Yani her şey tam olarak aynı değil. Tabii birazcık farklı olarak.
Не точно так же, а чуточку, чуть-чуть по-другому.
Aynı şey değil, öyle değil mi?
А это ведь не одно и то же, правда?
- Konsome ve çorba aynı şey, değil mi?
А, консоме - разве это не то же самое, что суп?
Aynı şey değil.
Это не одно и то же.
aynı şey 224
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25