Bir bomba translate Russian
1,774 parallel translation
Hiç intihar eylemcisi tanımıyorum. Hayatımda gerçek bir bomba ne gördüm ne dokundum.
Я в жизни не видел и не касался настоящей бомбы.
- Ya da bir bomba.
Или бомба.
Bir bomba var.
Это бомба. Приятно было познакомиться.
Bir bomba. Tamamen ümitsiz.
Разве нет повода для отчаяния?
Komik mi sence? Bizi her an öldürebilecek bir bomba var şu an burda... Ve bebeğimin hayatı sona erebilir.
Здесь бомба, которая в любую минуту может убить нас и моего не родившегося ребенка.
Neden bir bomba yaptın?
Зачем изготовили бомбу?
- Bir bomba.
- Бомба.
- Bir bomba makinanın dışındaki bir kaç şeyin etrafa yayılarak sıçramasına sebep olurdu.
- Ну, бомба должна была разбросать все за пределы банкомата.
Yakuza onun ölmesini istedi. Bu yüzden arabasının altına bir bomba koydular. Ama arabayı o gün annemin kullanacağını bilemediler.
В Якудзе хотели его смерти, они подложили бомбу под его машину, только они не предполагали, что в тот день машину поведёт моя мама.
Suya bir bomba attım ve ölü balıkların, nereye düşeceğini bekliyorum.
Я забросил в воду бомбу и теперь жду, где всплывет дохлая рыба.
New York'ta görevli iki CIA ajanından kimyasal bir bomba çaldılar.
Они только что украли грязную бомбу. У двух оперативников из ЦРУ в северной части Нью Йорка.
Hızlıca bir bomba yapımı dersi almalıyım.
Мне нужен краткий курс по изготовлению бомб.
Ama sen biraraya gelmek yerine, nişanı bozmasını umduğun bir bomba patlattın.
Но вместо этого вы собрали людей. Вы набросились с угрозами в надежде на то, что это расстроит ее помолвку.
Doğru, fakat o haplar, binlerce insana zarar verecek güçte kirli bir bomba gücünde olabilirdi.
Верно, но цезий мог использоваться для создания грязной бомбы, способной навредить тысячам людей.
Bu şey resmen saatli bir bomba.
Это бобма с часовым механизмом.
Hey, Oswald, yürüyen bir bomba mı olmak istiyordun?
Освальд, хочешь быть ходячей бомбой?
Sanırım onların bir bomba hakkında konuştuklarını duydum.
Мне кажется, что я слышал, как они говорили о бомбе.
Pichushkin eksiksiz bir bomba taşıyor.
Пичушкин перевозит полностью собранную бомбу.
Çok fazla karmaşık bir bomba bu.
Эта бомба просто монстр Франкинштейна с сотней разных компонентов.
Doğru, fakat o haplar, binlerce insana zarar verecek güçte kirli bir bomba gücünde olabilirdi.
Верно, но те люди могли сделать "грязную бомбу", которая могла искалечить тысячи людей.
Benzin deposunun bulunduğu yerde. Patlamaya hazır bir bomba.
Там, где должен быть бак с пропаном.
Sende babanın boş olan acı sos şişelerinden birisini kullanarak ev yapımı bir bomba yaptın ve burada kullandığınız yapışkanı kullanarak bombayı benzin deposuna yapıştırdın.
Ты сделал самодельную бомбу в одной из его пустых бутылок из-под соуса и прикрепил к газовому баллону с помощью клея из магазина, где ты работаешь.
Lewis, teknik ajan... Ve şüpheli şekilde bir bomba uzmanı.
Луис, наш техник... и что изумительно, уникальный специалист по бомбам.
Aslında Sarah sandalyenin altında bir bomba olduğundan eminim.
Сара, в чем я точно уверен к стулу примотана бомба!
Hayır, bir bomba gürültü çıkarır, bu da ses demek, öfke demek.
Нет, бомба... громкая, слишком много шума. Она нужна, чтобы выразить ярость.
Neden ekranımda fitili ateşlenmiş bir bomba resmi var?
Почему на моем экране картинка бомбы с горящим фитилем на ней?
Koyacak son bir bomba kaldı.
Мне осталось установить один заряд.
- Bir bomba yakınlarında patlamış.
Рядом с ними разорвался снаряд.
Zombinin içinde bir bomba var.
Здесь бомба внутри зомби.
Vampirler, Billy... zombinin içine bir bomba koymuşlar.
Это все вампиры, Билли... Они запихнули бомбу прямо в зомбяка.
Evet, bir bomba zombi...
Мда, бомба в зомби...
Bikaç dakika önce, Jane Redding, Bartondaki bir yatırımcı... aaniden kalp krizinden öldü. - Bomba yok.
Пару минут назад от сердечного приступа скончалась Джейн Реддинг, вкладчица инвестиционного фонда Бартона.
İçinde bomba olan bir asansörde takılı kaldık.
Мы застряли в чертовом лифте с проклятой бомбой.
Bir bomba çaldı.
Они украли бомбу.
Bir dahaki sefer diz çöküp dua ettiğinde yukarıdakine bize nükleer başlıklı bomba dolu B-2'ler yollamasını söyler misin?
В следующий раз, когда станешь на колени и будешь молиться, попроси у Большого Парня рабочий бомбардировщик B-2 с ядерными бомбами.
Daha önce hiç görmediğimiz bir bomba türü olabilir.
Это может быть такая бомба, какой мы ещё не видели.
Şey beni ilgilendirmez ama birileri eceline susamış herhalde. Çünkü bu bomba yapım planları saçmalıktan başka bir şey değil.
Так, для справки, мне нет дела, но кто-то тут готовится умереть, потому что эти схемы бомб просто нелепы.
Planlarda bir değişiklik oldu. Bana dört bomba gerekli.
Нужны четыре бомбы.
Bomba yapıyor, gerçek bir sanatçı.
настоящий мастер.
Adamın birinin bomba yapan bir denizci gibi poz vermesinin haricinde mi?
Кроме парня, который притворялся котиком и возможно сделал грязную бомбу?
Beni dinleyin. Bomba varsa buralarda bir yerde, Monty bulup çıkaracaktır.
Слушайте, если бомба здесь, Монти учует ее.
Scott Munroe. Uzun bir sabıkası olan yerel biri ölümcül silahla saldırı, haneye tecavüz ve bomba geliyor kazı eşyaları çalmak.
Он местный, с большим послужным списком... вооруженное нападение, взлом и погодите... кража оборудования.
Bana kalırsa bomba gibi bir diziye sahibiz.
Думаю, что у нас в руках большой смачный хит.
Ama HPD bomba imha ekibi bulduğun parçaları inceledi ve genellikle Walkie-Talkie'lerde ya da uzaktan kumandalı arabalarda bulunan bir RF alıcısına ait olduğunu söyledi.
Но полицейские саперы проверили остатки, которые ты нашел, и говорят они от ВЧ приемника, обычно используемого в рации или в дистанционно управляемых машинах.
Bu bir paket bomba.
Это бомба в чемодане. Это..
Bu bir nükleer bomba.
Тишина, капитан.
Stadyumun bir yerine bomba saklamış.
Он спрятал бомбу где-то на стадионе.
Bomba yapıyor. Bir iş uydurursun.
Он делает бомбу.
Alex, yabancı bir ülkede bomba patlatırsa Percy oraya birkaç adam gönderip etrafı temizletemez.
Дело не в этом. Слушай, если она врзорвется в другой стране, Перси не сможет послать кучу чистильщиков чтобы все прочесать.
Sen beyninde bomba olan bir kızsın.
Ты - девочка с бомбой в голове.
Jackson kafasının içine saatli bomba yerleştirilmiş gibi. Başka bir cinayet var. Ve bunun için bir şeyler yapmalısın.
Джэксон выглядит так, будто бомба взорвалась ему в лицо, другой случайный парень мертв, ты должен сделать что-нибудь.
bomba 122
bombay 54
bomba gibi 19
bombalar 39
bombacı 44
bomba mı 28
bir bira 56
bir bak 140
bir bilsen 22
bir bardak su 34
bombay 54
bomba gibi 19
bombalar 39
bombacı 44
bomba mı 28
bir bira 56
bir bak 140
bir bilsen 22
bir bardak su 34
bir bardak su alabilir miyim 42
bir bakıma 183
bir bebek 44
bir bardak 18
bir bakar mısın 19
bir baksana 40
bir bakabilir miyim 22
bir bu eksikti 116
bir beyefendi 18
bir baba 17
bir bakıma 183
bir bebek 44
bir bardak 18
bir bakar mısın 19
bir baksana 40
bir bakabilir miyim 22
bir bu eksikti 116
bir beyefendi 18
bir baba 17
bir bakalım 968
bir bayan 21
bir bakacağım 28
bir bakıma evet 17
bir bak bakalım 22
bir bakın 70
bir bakıma öyle 27
bir bira ister misin 16
bir b 23
bir bakarım 16
bir bayan 21
bir bakacağım 28
bir bakıma evet 17
bir bak bakalım 22
bir bakın 70
bir bakıma öyle 27
bir bira ister misin 16
bir b 23
bir bakarım 16