Bir şeyler yap translate Russian
1,683 parallel translation
Yıllarca bu koltuğun karşısında durup bir şeyler yapıyormuşuz gibi davrandım sen de bizi duymuş gibi davranıyorsun ve biz de bu tuzağa düşüyoruz.
Я же ведь год за годом сидел за этим столом, а напротив сидел ты, и мы делали вид, что чем-то заняты, и ты притворялся, что слышишь нас а мы тебе верили!
Bir şeyler yapın.
Сделайте что-нибудь.
Bir şeyler yap!
Сделай чтo-нибудь!
Bilirsin, üniversiteye git, kendi hayatın için bir şeyler yap.
Пойди в колледж, добейся чего-нибудь.
Öyle ise bir şeyler yap Mark.
Тогда сделай что-нибудь, Марк.
Bir şeyler yap.
Сделай.
Bu konuda bir şeyler yap!
Сделай что-нибудь!
- Bir şeyler yap öyleyse.
Ну так сделай что-нибудь.
Bir şeyler yapın! Ölüyor!
Сделайте что-нибудь, он умирает!
Kimin yapacağı umrumda değil lütfen bir şeyler yapın.
Послушайте, мне всё равно кто именно, но, пожалуйста, сделайте что-нибудь.
Gece bir şeyler yapıyor musun, Mathias?
У тебя есть какие-то планы на вечер, Матиас?
- Bir şeyler yapın!
- Сделайте же что-нибудь!
Ne zamandan beri başkaları için bir şeyler yapıyor?
С каких это пор он стал делать что-то для других людей?
- Bir şeyler yap.
Сделай что-нибудь!
- O hâlde bir şeyler yap! Birçok şey yapıyorum burada Cyril!
Я делаю целую кучу вещей, Сирел!
Mani, bir şeyler yap.
Мани, сделай что-нибудь!
Bana bakma. Bir şeyler yap.
Сделай что-нибудь.
40 yıldır, Betsy'den beri aynı şeyleri söylüyoruz. Bir şeyler yapılmazsa yeniden başarısız olacağını söylüyorduk.
И на протяжении сорока лет после урагана Бетси мы твердили, что она не справится ещё раз, если ничего не предпринимать.
Sanki utanacak bir şeyler yapıyordu.
Как будто он делал что-то, за что ему было стыдно.
Seymour, bir şeyler yap.
Сделай что-нибудь, Сеймур!
Seninle çalıştığımda iyi bir şeyler yapıyorum, doğru şeyler.
Когда я работаю с тобой, я делаю что-то доброе, нечто правильное.
Onun için bir şeyler yapıyordum. Seninle paylaşamayacağım şeyleri onunla paylaşıyordum.
Делала кое-что для него, делилась с ним тем, чем я не могла поделиться с тобой.
Ben de adama dedim ki, madem galeride o kadar insan olacak klimayla ilgili bir şeyler yap dedim tabii ki yapmadı.
И я говорю ему, что если в галерее соберется столько людей, он должен что-то сделать с кондиционерами. Разумеется, он ничего не сделал.
Archer, bir şeyler yap! Bir şey yapıyorum!
- Арчер, сделай что-нибудь!
Hayatından memnun değilsen bu konuda bir şeyler yap. Eğil, bir ayağını çamurdan çıkar, sonra diğerini de çıkar.
Ты опускаешься на дно, вытаскиваешь одну ногу из грязи, потом другую.
Artie bir şeyler yap.
Арти, сделай что-нибудь.
Bir şeyler yap!
Сделай что-нибудь!
Bir şeyler yap!
Сделайте что-нибудь!
34 bir şey, bir şeyler yapıyor. 33 simyacı, karışım yapıyor.
34 что-то что-то 33 алхимика химичат
Sanki benim dışımda herkes bir şeyler yapıyor.
Все двигаются по жизни вперёд, кроме меня.
Bodrumda bir şeyler yapıyorlar.
Они что-то делают в подвале.
Bununla bir şeyler yap.
Сделай что-нибудь с этим
Güzel, Şu anda hiçbir şey düşünemiyorum, ama pozitifim, dostluğumuz'da elbette. Sende bir şeyler yap.
Ну, сейчас не могу припомнить, но уверен, что раз мы друзья, я точно помагал тебе с чем-то.
Charger'a bir şeyler yapılması gerekirse haber verin yeter.
Если тебе понадобится отремонтировать Чарджер, позвони нам.
Yani sen, Sam ve Fi biraz kaçık olabilirsiniz, fakat, bilirsin, hayatınızda, bir şeyler yapıyorsunuz ve ben bunun bir parçası olmaktan hoşIanıyorum.
Я хочу сказать, вы с Сэмом и Фи, может, и сумасброды, но, понимаешь, вы что-то делаете, и я просто хочу быть частью этого.
Yapılacak pek bir şey yok, ama biraz sihirle bir şeyler yapabilirim.
У нас не так много материала, с которым можно работать, но я могу попробовать немного "поколдовать."
Peşindeki adamlarla ilgili bir şeyler yapıldı mı?
За тобой охотятся эти люди. - Хоть какие-то меры приняты?
Bir tutkuyu canlı tutmak için bir şeyler yapıyorsunuz.
Вы делаете все, лишь бы не дать страсти погаснуть.
Bir şeyler yap be adam!
Повторяю : нам срочно нужна помощь. Что вы расселись!
Bir şeyler yapın lütfen!
Выключите её!
Figgins'ın bir şeyler geveleyip, telefon görüşmesi yapıyormuş gibi görüneceğine eminim.
О, я уверена, что Фиггинс всего лишь, пробурчит что-то нервно, а потом сделает вид, что ему звонят.
Jim Halpert adında bir çalışan var ve çok kötü şeyler yapıyor.
Есть один сотрудник по имени Джим Халперт, и он творит ужасные вещи, представляешь?
O bize böyle bi kıyak yapıyor biz de bir şeyler almalıyız. "Almak lazım."
- Слушай, а он нам такой подарок на свой юбилей делает, надо ему тоже что-то подарить. - Ну, надо.
Yap iste bir seyler.
Ну, отколоть какой-нибудь номер.
Yapılabilecek bir şeyler olması lazım ama.
Можно же что-то сделать?
Ben istediklerini yapıyorum, onlar da bana bir şeyler alıyor.
Я чё-то делаю, а они мне чё-то покупают.
Bir şeyler yap.
Сделай что-нибудь, что угодно.
Ama teknik olarak sen bunu ulusalları kazanmak için yapıyorsun yani bu işte işine yarayan bir şeyler var. İyi bir şey yapıyorsun sayılmaz.
Но технически ты делаешь это потому, что это поможет нам выиграть Национальные, в чем есть твоя выгода, так что считается, что ты делаешь что-то хорошее.
Başka bir görev olduğunu düşündü. Ama bir şeyler ters gitmiş olmalı. Teslimatı yapınca yardım hattından beni aradı.
он подумал, что это просто еще одно задание но что-то пошло не так после того, как он оставил документы, он позвонил мне по горячей линии сказал, что его преследуют на темном седане на темном седане?
Yapımcılar panik içinde sürekli etrafta dolanıp yönetmenin kulağına bir şeyler fısıldıyorlar.
Продюсеры в панике. Они всегда паникуют, и всё шепчут режиссёру на ухо.
Koruma için yapılmış bir şeyler var gibi... -... görünüyor. - Ne demek istiyorsun?
Похоже на то, что что-то присоединили к защите.
bir şeyler yapın 69
bir şeyler yapalım 16
bir şeyler yapmalıyız 131
bir şeyler yapsana 20
bir şeyler yapmamız lazım 17
bir şeyler yapmalısınız 16
bir şeyler yapmalıyım 35
bir şeyler yapmalısın 55
bir şeyler içelim mi 27
bir şeyler var 19
bir şeyler yapalım 16
bir şeyler yapmalıyız 131
bir şeyler yapsana 20
bir şeyler yapmamız lazım 17
bir şeyler yapmalısınız 16
bir şeyler yapmalıyım 35
bir şeyler yapmalısın 55
bir şeyler içelim mi 27
bir şeyler var 19