Bir şeyler söylesene translate Russian
46 parallel translation
Bir şeyler söylesene.
Скажи-ка мне кое-что.
Bana cesaret verecek bir şeyler söylesene.
Я вхожу. Скажите что-то ободрительное, быстро.
- Bir şeyler söylesene?
- А почему бы тебе сейчас не спеть?
Bir şeyler söylesene.
Скажи что-нибудь.
Bir şeyler söylesene be!
Бля, скажи что-нибудь, а?
- Bir şeyler söylesene?
- Сыграй мне что-нибудь.
Bana yeni bir şeyler söylesene. Peki bunları zaten biliyorum.
Ўенкс, ты можешь придумать что-нибудь новое?
- Bir şeyler söylesene! - Amin!
- Ну скажи же, что-нибудь!
Bir şeyler söylesene.
Расскажи мне.
Bilmediğim bir şeyler söylesene amına koduğumun karısı.
О чем ты мне тут рассказываешь? О том, чего я не знаю, тупая мразь?
Bir şeyler söylesene!
чёрт побери! Эй!
Bir şeyler söylesene!
Ответьте!
Anneye İngilizce bir şeyler söylesene Côme.
Скажешь что-нибудь маме?
Fransızca bir şeyler söylesene, Don.
скажи что-нибудь по-французски, Дон.
Bir şeyler söylesene.
Скажи что-нибудь!
Chuck sen oturduğun yerden bize bir şeyler söylesene sana zahmet.
Будь добр, мне не видно, Можешь прочесть, какие у них блюда дня?
- İspanyolca bir şeyler söylesene.
- Скажи что-нибудь на испанском.
Yani, doğru dürüst bir şeyler söylesene Deniz.
То есть, скажи что-то адекватное, Дениз.
Bir şeyler söylesene.
Не молчи.
- Sen de bir şeyler söylesene.
Ну скажи ему.
Bay White, sen de bir şeyler söylesene.
Мистер Уайт, твоё слово, что скажешь?
Madem o kadar iyisin, elindeki bira şişesine de romantik bir şeyler söylesene.
Что ж, раз ты в этом так крут, почему бы тебе не сказать что-то романтическое этому пиву?
Şöyle ağdalı bir şeyler söylesene.
Почему бы тебе не поговорить с ними на нарядном языке.
Ne yapıyorsun? Sen de ona bir şeyler söylesene.
скажи что-нибудь.
Baba, ona bir şeyler söylesene! - Evet, evet.
Папа, скажи ей что-нибудь.
Eka, sen de bir şeyler söylesene!
Эка, вразуми его!
Bir şeyler söylesene.
Скажи мне что-нибудь.
Bir şeyler söylesene!
скажи что-то!
Barbie bir şeyler söylesene!
Барби, ответь!
Barbie kahretsin, bir şeyler söylesene!
Барби, скажи же что-нибудь!
- Matt, sen de bir şeyler söylesene.
Мэтт, помоги мне выбраться отсюда.
Bir şeyler söylesene.
Скажи же что-нибудь.
- Bir şeyler söylesene.
- Скажи что-нибудь.
Bir şeyler söylesene Charlie.
Скажите ему что-нибудь, Чарли!
- Harikadır, canım söylesene bir şeyler.
- Она неподражаема. О, нет.
Söylesene, burada daha sert bir şeyler falan yok mu?
У вас здесь не припрятано ничего покрепче?
Bir şeyler olmadığını tekrardan söylesene bana.
Может, снова мне скажешь, что между тобой и Оливией ничего нет?
- Bir şeyler söylesene Sarah! Senin burada ne işin var?
- Вы по какому делу, мисс?
Bir şeyler senin başına öylesine gelir değil mi, Sammy? Söylesene...
Кое что от нас не зависит, да, Сэмми?
- Alan, bir seyler söylesene.
Алан. Скажи что-нибудь.
Söylesene Fry, neden sürekli bir şeyler atıştırıyorsun?
Слушай, Фрай, а почему тебя постоянно пробивает на хавчик?
Söylesene Bruce, bu yaz yeni bir şeyler üzerine çalışıyor musun?
Брюс говорит, что ты над кое-чем работаешь этим летом?
Sonra Lucifer da "Chloe bir şeyler içmeye çağırabileceğin üç arkadaşını söylesene." dedi.
А потом Люцифер с акцентом... "Хлоя, назови троих друзей, кому можешь позвонить и выпить с ними".
bir şeyler içelim mi 27
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler oluyor 92
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler oluyor 92