English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Bu o

Bu o translate Russian

36,512 parallel translation
Oğlunun tüm bu olaylara karıştığını duyunca, o küçük kızı ve yaşadıklarımızı düşünmeden edemedim.
Когда я услышал, что ваш сын замешан в этом, Я всё думал про ту девушку, всё через что мы прошли.
O vakit hâlen bir kulübeyken burayı satın almalıydın. O zaman bu otel senin olurdu!
Стоило тогда купить лачугу и сейчас этот отель был ваш.
Doğru. Bu o kişi.
это он.
- Bu o mu?
- Это он?
Bu o.
Это он.
Bu o mu?
Это он?
- Bu o mu? - Evet.
- Это она?
Bu o.
Вот он.
Bu o!
Это он!
Bu o mu yoksa ben mi?
Это она или же я?
Bu o.
Это она.
- Evet, bu o. Sorsana hiç gösterilerimden birine gelmiş mi?
- Спроси, не посещал ли он мои выступления.
Sana söylüyorum, bu o kız.
Поверь, эта девушка - та самая.
Bozuk bir saat bile günde iki kez doğru gösterir dostum ama bu o anlardan biri değil.
Сломанные часы говорят правду два раза в день, друг мой, но не в этот раз.
300 senenin ardından bir kadınla nihayet gerçek bir sohbet yapmış da o kadını incitmiş birinin yüzü bu!
Он впервые за 200 лет поговорил с девушкой... и в итоге обидел ее.
Ve ben 300 senedir o parayı biriktiriyordum. Bu yüzden sence bu evden vazgeçer miyim vazgeçmez miyim?
понимаешь?
! Bu o, değil mi?
- Это она?
Ne ara benim hatam olmaya başladı bu? Ondan itibaren. Benim bir şey görmem gerektiği o andan.
что я кое-что увижу.
Bir de o bayım gereksiz yere bu kadar yakışıklı değil mi sence de?
этот ачжосси удивительно красив.
Bu yüzden o kızı kendi hâline bırak.
Оставь ее в покое.
Gelinim o benim! Öleceğim demektir bu!
Она моя невеста!
Otobüs durağı o tarafta mı yoksa bu tarafta mı?
остановка там? Или там?
O adam bu başkan ile samimi olduklarını mı söyledi?
что знаком с ним?
O zaman bu da sevgilin mi?
Так это ваш любовник?
Bu yüzden mi o sırada goblin de oradaydı?
Так вот почему там был господин демон?
Allah aşkına bu tuhaf durum da ne? Birisi o ölsün diye can atıyormuş gibi. - Bu ben de değilim.
и не ты уж точно.
Bu, o çocuk ile benim kaderim.
Такова судьба.
Tüylerim diken diken oldu... - O kadar mı yani... - Hayır, deja vu bu.
Аж передернуло... просто у меня дежавю.
Dur bakayım, bu yüzden mi o vakit tavukçuda iş bulmuştun bana?
Стоп. Вы поэтому меня сюда пристроили?
Sesim kolayca unutulacak cinsten de değil! O zamanki kadın mı bu?
Не узнали мой голос? " - это ты для нее спрашивал?
Bu dünya Kral'ın ayakları altında o Kral da benim ayaklarımın altında...
Земля лежит под стопой короля. Король лежит под пятой у меня.
O haini neden bu kadar umursuyorsun?
Почему тебя волнует этот предатель?
Bu şartlar altında beni yeniden görmek senin için berbat olmalı o yüzden şunu söylemek istedim.
И, может, тебе будет неприятно увидеть меня снова при любых обстоятельствах, поэтому я хотел сказать :
Peki, o zaman bu son parti...
Это последняя стопка...
Evet, bu başarın sikimizde değil. Tamam mı? Şu gördüğün okyanus senin o küçük vajinanı ikiye bölecektir.
Этот океан разорвёт пополам твою нежную задницу.
Bu arada kurtardığım o kadın, bunu umursuyor gibi değildi.
Кстати, дамочка, которую я спас, была не против.
Uyuşturucunun burada olduğunu kanıtlamak için tek şansımız bu. O yüzden bu işi doğru yapmalıyız.
Наш шанс доказать, что они толкают здесь наркоту.
Ki bu durumda gidip o kızları sorgulamalıyım.
В таком случае, тех девушек надо допросить.
Bu yüzden o partiye gideceğiz.
Мы тоже пойдём на вечеринку.
O gitti. Bu yüzden koyu artık bizler koruyoruz.
Нас интересует только защита пляжа.
Oğlum o zamandan bu yana konuşmadı.
С тех пор мой сын молчит.
O ne isterse harfiyen yapacaksin yoksa bu sey ikimiz için de daha kötü bir hal alacak.
Ты должен исполнить её волю, или будет хуже для нас обоих.
Bu, cevabını asla bulamayacağınız o sonsuz sorulardan biri.
Это один из тех вечных вопросов, на который мы никогда не найдем ответ.
Bu işte o kadar da iyi değilsin.
У тебя не очень-то получается, да?
Bu arada o hareketleri nereden öğrendin?
Кстати, где вы научились этим маневрам?
Bu durum için o da üzgün.
Он приносит свои извинения.
O öldü ve ben tüm riski üzerime alıyorum o yüzden bu işi yapıyor muyuz yoksa biraz araya mı ihtiyacınız var?
Он мертв, а я осознаю риски, так что давайте ближе к делу, или вам двоим нужна передышка?
- O yüzden bu seferkini söyleyeceğim, Joe.
Так что я решил сказать тебе, какое желание я загадал сегодня.
- Çünkü görünen o ki bu, Brooklyn'in en iyi otu.
Почему он должен нам помогать? Потому что, судя по всему, это лучшая "трава" в Бруклине.
Ama eğer büyüyü bozabilecek olan bu kızsa o zaman belki akşam yemeğini kullanıp onu etkilemeye başlayabilirsin.
Но если эта девушка - та, что снимет заклятие, быть может, вам стоит начать очаровывать её за ужином.
Sonra düşündüm ki seninle bu geziye gelirsem, eğlenebilirim ve eğlenceli olabilir. Bir şekilde o geri döner ama...
И потом я подумала, что если я поеду на отдых да еще и с тобой, буду веселиться и покажу, что со мной не скучно, то может он вернется, но...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]