English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ D ] / Değiller

Değiller translate Russian

5,253 parallel translation
- Bu hususta değiller.
- Ну, не в данном конкретном случае.
Annem ve Bayan Shepherd aynı değiller Alan.
И они не одно лицо, Алан, мама и мисс Шеппард.
Hayır Alan, değiller.
Нет, Алан, не одно.
Aynı değiller.
Они не одно лицо.
Çünkü takıldığın ahmaklarla benim beraber büyüdüğüm ahmaklar aynı cins... -... ve hiçte iyi insanlar değiller.
Придурок, с которым ты зависаешь, и братья этого придурка, с которыми я росла, не такие уж хорошие люди.
Süper değiller mi?
Вы, ребята... насколько же они крутые?
- Burada değiller.
- Что такое?
- Hiçbir fikrim yok ama şarap değiller.
- Без понятия, но это не вино.
Bu düzeyde teknolojiye sahip değiller ki.
У них нет необходимого оборудования...
Hiçbir aileye ait değiller.
Они не принадлежат чьей-либо семье.
- Son model değiller biliyorum.
- Не совсем тут все современное, знаю.
- Neyse ki değiller.
- К счастью, нет.
Aileniz veya arkadaşınız değiller artık.
Они больше не твои друзья и не семья. Разделите команды по двое.
- Artık değiller.
– А теперь рассекречено.
Ochoa kardeşler hiç mutlu değiller.
Очоа весьма недовольны.
- Galán'ın kazandığını ve suçlu iadesini destekleyeceğini biliyorlar. Bu yüzden burada oturup Amerika'ya yollanmayı bekleyecek değiller.
– Они знают, что Галан победит и поддержит экстрадицию, так что не собираются сидеть и ждать, пока их отправят в США.
Bizim bile değiller.
Они даже не наши.
Onlar benim için yabancı değiller.
Они мне не чужие.
Onlar böyle kırılgan değiller.
Знаешь, они не такие уж хрупкие.
- Onlar arazide olmaya yetkili değiller.
У них нет соответствующего доступа.
Adam yakışıklı ve hala evli değiller.
И он восхитителен, а они всё ещё не женаты.
Kızgın değiller.
Нет.
Güzel değiller.
- Они некрасивые.
Böyle sevimli değiller, değil mi?
Они ведь вот так не выглядят?
- Değiller ama. - Çok sessizler.
Они слишком тихие.
Senin gibi değiller.
Не то что ты, да?
Alt tarafı bir şirket onlar. O kadar da güçlü değiller.
Но это ведь всего лишь компания, они не такие всесильные.
Sık sık işten çıkartmakla uğraşıldığı için de danışmanlar pek sevilen insanlar değiller.
Часто приходится многих увольнять, так что... Консультантов не слишком многие любят.
Fasulye yaprağı değiller ama kozaları var, bence onlar...
Правда, не бобовые, но на них были стручки, и я подумала...
- Bıraktığımız yerde değiller.
- Ее нет там, где мы ее оставили.
... aynı zaman diliminde bile değiller.
Но они даже не в одном времени.
Ayrıca hapiste de değiller, henüz.
И они не в тюрьме... пока.
- Buraya ait değiller.
- Их здесь быть не должно.
Onlar arkadaşlarım değiller.
Они мне не друзья.
Neden burada değiller?
Почему их нет?
10 yaşında bile değiller demek.
10-ти.
Yeterince hızlı da değiller zaten.
По-любому, недостаточно быстро, чтобы успеть вовремя.
- Aynı değiller.
Это не одинаковые вещи.
- Artık kadınlara özel değiller.
Они больше не только для женщин.
Buradaki bu mayınlar tatbikat mayını değiller!
Эти мины не учебные.
Onlar iyi insanlar değiller.
Они не хорошие люди.
O kadar da küçük değiller. Beni duyuyor musun?
Я буду рад хорошему шнауцеру.
- Pek de çocukların göreceği cinsten şeyler değiller. - Fakat görüyorsun ki dikkat etmen gereken, Sınırlarını belirlemek.
- Вам нужно помнить о границах.
Ama burada değiller.
Но они не здесь.
Rick ve grubu iyi insanlar değiller.
Рик... И его группа... Они плохие люди.
Ne kral ne de uşağı bu tehditten hoşnut değiller.
Ни король, ни его приближённые не осознают всего масштаба угрозы.
Ayırt edilecek gibi değiller ki.
Как их можно различить?
Yüzde yüz kurt değiller yani.
Ну, они не на сто процентов волки.
Burada değiller.
Их здесь нет. Разделитесь и пройдите вокруг.
Çok ufak değiller mi?
Не слишком ли они маленькие?
Bazı kadınlar kadın gibi gözükmek zorunda değiller.
Моя мать бы не согласилась с тобой.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]