English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ D ] / Dışarı çıkın

Dışarı çıkın translate Russian

1,726 parallel translation
Ya hadi çıkın dışarı çıkın dışarı, gözüm görmesin sizi, hadi!
Убирайтесь отсюда! Сейчас же! И чтоб я вас больше не видел!
Dr. Grey, dışarı çıkın.
Д-р Грей уходите.
Erkeklerle dışarı çıkınca pantolonunuzun indirilmesine hazır olmalısınız.
Когда выбираешься куда-то с парнями, нужно быть готовой к снятию штанов.
Sayın meclis üyesi, dışarı çıkın.
Советник, выходите.
- Dışarı çıkın.
- Живее.
Hadi, dışarı çıkın!
Все вы. Уходите.
Dışarı çıkın ki kimsenin canı yanmak zorunda kalmasın.
Выходите, и никто не пострадает!
... Yerel restoranlarımızı desteklemek için dışarı çıkın.
"ДОБРОЕ УТРО" ... в поддержку местных кафе.
Çıkın dışarı.
Назад.
Ya dışarı çıkıp bir içki dükkânını soyduktan sonra kendilerini bir binadan aşağı atarlarsa?
Что если они выберутся в реальный мир... и им взбредет в голову ограбить винный магазин или спрыгнуть с крыши?
İnsanların dışarı çıkıp kötü şeyler yapmasını sağlıyorlar sonra da buraya geri getirip yaptıklarını unutturuyorlar.
Они отправляют людей совершать ужасные вещи, а потом привозят обратно и делают так, как будто их и не было!
Çıkın dışarı!
Я случайно.
Doktorun dışarı çıkıp sizinle konuşmasını beklemelisiniz.
Подождите, пока доктор не выйдет и не поговорит с вами.
Dışarıda çılgın bir adamla karşılaştık.
Снаружи мы встретили какого-то сумасшедшего.
Andy'nin arabasını bulmak için dışarı çıkmıştık.
Ничего не трогайте. Мы пытались найти машину Энди.
Sonra, yaklaşık 450 milyon yıl önce bu zırhlı yaratıkların bazıları sudan dışarı sürünerek karaya çıkmayı göze aldılar.
И затем, около 450 миллионов лет назад, Некоторые из этих бронированных существ вылезли из воды и вышли на землю.
N'oluyor? Hadi! Kaldır kıçını da dışarı çık, homo sivri diş sever!
Давай, давай, тащим попку на улицу, вампоманчик сладенький.
Bir kere olsun bir kızla dışarı çıkıp sonunda ağlamamasını istiyorum.
Вот хоть бы раз погулять с девчонкой, чтобы в итоге она не разревелась.
Dışarıya çıkın, efendim. Bitti gibi görünüyor.
Ладно, похоже, все кончено, можешь выходить!
Çıkın dışarı!
Уходите!
Ben de diyorum ki "biraz zorlan" "kutundan dışarı çık" ki o kutu yaşadığın yer olsa bile.
Я говорю вам, выходите из нор! Ваши норы уже стали вам домом.
Uh, dedektif sanchez öğleden sonra bay. Greeson'ın evini aramaya gitti. ve onun kara gözlü kız arkadaşını bulduk toplanmıştı, dışarı çıkmışken yakaladık.
Детектив Санчес... сегодня днем пошел домой к мистеру Грисону с ордером на обыск и нашел там его подружку с... подбитым глазом, она уже выходила из дома, с вещами.
Ellerin başının üstünde yavaşça dışarı çık. Sana zarar vermeyeceğiz.
Ну так выходи медленно с руками на головой, и я тебя не трону.
Sonra Alex kutlama yapmak istedi, Bu yüzden birkaç kadeh içki için dışarı çıktık ve sanırım zamanın nasıl geçtiğini anlayamadım.
И потом Алекс хотела отпраздновать, так что мы пошли в бар, чтобы выпить пару напитков, и, наверное, я просто потеряла счет времени.
Çıralarını dışarı atacaktık, onları almaya çıktığında da kapıyı kilitleyip, donarak ölmesini sağlayacaktık.
Мы собирались выкинуть его Kindle наружу, а когда он выйдет за ней, запереть дверь и дать ему замерзнуть насмерть.
Biliyorum senin zamanında olsa ona fahişe derdiniz ama şimdi kadınlar dışarı çıkıyor ve seks yapıyorlar ve azıtıyorlar üstlerini de çıkarıyorlar, sonra bir de fotoğraflarını çektiriyorlar.
И мы должны их похвалить. Это часть жизни. - Люди превратились в собак с кошками.
Binanın 45 mt dışına kadar gidiyor ve güvenlik çitinin öbür yanında dışarı çıkıyor.
Длина — 45 метров. Выходит наружу уже за оградой.
Kedime ne yaptın? Zissaleh, Zissaleh, çık dışarıya oynayalım.
"Малыш, Малыш, выйди на улицу..."
Ama dışarı çıkıp çalışanlarınla konuşmalısın.
Но тебе нужно пойти туда и поговорить со своими людьми.
O zaman dışarı çıkıp onlara hayatının tribini at.
Так выйди туда и... и пройдись, как будто это самое важное для тебя событие.
Çıkın dışarı!
Уходим!
Ama dışarı çıkıp, daha fazlasını alabilirim.
Но я могу просто выйти и купить еще.
Ahbap, çıkın dışarı, burada bir şeyle uğraşıyorum.
Чуваки, проваливайте, я занята.
Çıkın dışarı! Çıkın!
Выметайтесь!
Dışarı çıkıp, aptalca olduğunu bildiğim şeyleri yapmak benim için de zor ve muhtemelen insanlar benim hakkımda konuşup duruyorlar ama benim hakkımda kötü şeyler söyleyecek son insanın en iyi arkadaşım olacağını sanırdım!
Мне тяжело ходить и заниматься глупыми вещами. И люди говорят обо мне. Но последний человек, от которого я могла ожидать подставы, это моя лучшая подруга!
Dışarı çıkıp bacaklarımı kafamın arasına koymam lazım çünkü yediklerimin dışarı çıkmak üzere olduğunu hissediyorum.
Я пойду подышу немного свежим воздухом, подержу голову между ног, потому что я чувствую, что меня сейчас стошнит.
Asla babam olmayacaksın. Sen dışarı çık.
Вам никогда не стать моим отцом!
Senin tarzın insanları kışkırtmak ablanın tarzı odasından hiç dışarı çıkmamak kardeşinin tarzıysa...
Так же как твоей сестре никогда не выходить из своей комнаты, а у твоего брата... А, вот, это интерес твоего брата.
- Çıkın dışarı.
- Выметайтесь
Yani çıkın dışarı ve kendi siktiğim paranızı kendiniz kazanın!
Так что давайте, идите и срубите себе бабла
Şu koridordan yürüyüp dışarı çık insanların bir gün daha yaşamak için savaş verdiklerini göreceksin.
Выйди и пройдись по этому зданию, и ты увидишь, как люди борются за еще один день жизни.
Hayır, 43 yaşında olduğunu düşündüm. Tamam, çıkın dışarı lütfen.
Мои трусы отправились на север.
Dışarı çıkmalısınız, bağlantılar kurmalı ve birilerinin kıçını öpmelisiniz.
Вы должны пойти туда и поцеловать им задницы.
- Ne için? - Beni bu evden dışarı çıkıp bunu yapmamı sağladığınız için.
- За то, что вытащила меня из дома.
Saunders, garip, duygusal sorunlarını da al ve çık dışarı.
- Сандерс, подбери свои странные, сопливые вопросы и выметайся
Derhal çıkın dışarı!
Выходите!
evden dışarı çıkacağınız zaman, bir cüce'ye ihtiyacınız olucak sırtınıza atlayacak ve, " şimdi dışarı çıkıyoruz.
А для того, чтобы выйти из дома тебе нужен лиллипут запрыгивающий тебе на спину для управления : " мы идем на прогулку,
Charlotte, kızları da alıp dışarı çıkar mısın?
Шарлота, прошу тебя. Выведи сестёр на улицу.
- Çık dışarı. - Geçersem adını söyleyecek misin? - Hayır.
- Если не провалюсь, скажешь мне своё имя?
- Bana bakın hele, ne kadar da büyük bir erkeğim. - Dur, çık dışarı! - Hayır, ben erkeğim.
Нет, я мужчина!
Los Angeles Polis Teşkilatı. Yavaşça binadan çıkın. Dışarı çıkmak için 20 saniyeniz var.
Мы окружили здание У вас 20 секунд, чтобы выйти!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]