English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ D ] / Dışarı çıkıyor

Dışarı çıkıyor translate Russian

363 parallel translation
Rhoda da dışarı çıkıyor.
Точно будешь в порядке?
- Peggy, Woody Merrill ile dışarı çıkıyor.
Пегги идёт на танцы с Вуди Мериллом. - Кто он такой?
Paul, kız dışarı çıkıyor.
Пол, она выходит.
Kız dışarı çıkıyor.
Она выходит.
Dışarı çıkıyor, Paul.
Она выходит, Пол.
Şurada oturuyor. Boo ancak geceleri herkes uykudayken zifiri karanlıkta dışarı çıkıyor.
Бу выходит только ночью... когда ты спишь, и стоит тьма кромешная.
Anna ve Jake dışarı çıkıyor. Ben söyleyene kadar peşlerinden ayrılma.
Анна и Джэк уезжают, проследи за ними, пока я не дам отбой...
Bu çiçek dışarı çıkıyor. Dokunma!
- Не трогай, еще взорвется.
Dışarı çıkıyor musun hiç?
Скажи мне дорогая, ты, вообще, выходишь из дома? Ну, я...
Dışarı çıkıyor musun?
Ты никогда не выходишь?
- Dışarı çıkıyor muydun?
- Ты встречалась с мужчинами?
Uyanıyor, yüzünü yıkıyor, tıraş oluyor, giyiniyor, dışarı çıkıyor.
встаёт, умывается, бреется, одевается, выходит.
... sokaklarda dolaşıyor daha yeni izlediğin bir filme benzeyen başka bir filmi gördüğün bir sinemaya giriyorsun dışarı çıkıyor ;
бродишь по улицам, заходишь в кинотеатр и смотришь фильм, похожий на тот, который ты только что смотрел, выходишь ;
Gidelim, dışarı çıkıyor.
Пошли, он выходит.
Altı aydır, sadece akşamları dışarı çıkıyor.
Шесть месяцев в году они выходят из дома только по вечерам.
Kim dışarı çıkıyor, Cass?
А кто это должен придти, Кас?
Biraz yiyip içmeye dışarı çıkıyor ve kralın cariyesini kurtararak dönüyor. - Onu kurtarmak da bize düşüyor.
Надо же, он спас шлюху короля, а теперь нам нужно спасать его.
Binlerce yıl önce çakılıyor ve bu şey..... çarpmanın etkisiyle veya sürünerek dışarı çıkıyor ve buzun içinde donup kalıyor.
Тысячи лет назад корабль потерпел крушение. И эта тварь... ее или вышвырнуло оттуда, или она сама вылезла...
Hala dışarı çıkıyor muyuz?
Пойдем погуляем?
Filargi o zaman dışarı çıkıyor.
И только тогда из неё выходит Филаджи.
İngilizce nasıl söylüyorsunuz, ne zaman, şey adam hapishaneden dışarı çıkıyor ve kaçıyor hani?
Как это по-английски? Когда... это... когда человек выходит из тюрьма, убегая...
Bir kola alıyor... ve ikinci katta Bayan Reid tarafından görüldüğü gibi, yavaş adımlarla... önüne polislerin yığılmış olduğu, daha uzaktaki... kapıdan dışarı çıkıyor.
Нет. Он покупает Колу. Затем, медленно, замеченный на 2 этаже миссис Рейд, идет к отдаленному центральному входу.
Dışarı çıkıyor olmak nasıl bir zevkti.
Помните? Это было таким событием.
Ateş ve duman, ağzımdan dışarı çıkıyor. "
Дым и огонь появляются из моего рта. "
Dört mahkum dışarı çıkıyor.
Четверо заключенных выходят.
Dışarı çıkıyor.
Он вышел. - Ушел.
Gölde yüzmüş, dışarı çıkıyor olmalıydı.
Наверное, он заканчивал мыться.
İlk defa dışarı çıkıyor, muhtemelen turistik bir yere gidecektir.
Он впервые вышел в город, захочет посмотреть достопримечательности.
- Çok dışarı çıkıyor musunuz?
- Вы часто развлекаетесь вместе?
Her gece şu Thorn denen herifle dışarı çıkıyor.
Она встречаеться каждую ночь с этим типом по имени Торн.
- Dışarı çıkıyor musun, Tommy? - Hayır.
- Ты как, Томми, выходишь?
Jo bağırmaya başlıyor, bu serseri de arabadan dışarı çıkıyor.
Она начинает орать и этот хмырь вылезает из машины.
P-Patron, biri dışarı çıkıyor.
Шеф, кто-то выходит. Как он выглядит?
Robert dışarı çıkıyor
Что происходит? У Роберта торчун.
Şortundan dışarı çıkıyor.
У него торчит из шортов.
Birazcık... öfkelisiniz... ve bu öfkeyi sürekli olarak içinize attığınızdan, içinizde bu öfke büyüyerek daha büyük bir öfke şeklinde dışarı çıkıyor.
У вас немного... вспыльчивый характер... который вы держите в узде, и, временами, все это накапливается в вас, пока вы не срываетесь на ком-то.
Dışarı çıkıyor musun, amcık?
Ты собираешься выходить, пидор?
Dışarı çıkıp eğlenmeye ve dans etmeye bayılıyor.
Она любит балы, развлечения и танцы.
Hatırlıyor musun, Saranac'ta herkes evli olmadığımızı düşünmüştü de dışarı çıkıp evlenmiştik.
Помнишь случай на Саранаке когда все думали, что мы не женаты, А мы пошли и поженились?
Vay be, Gözünü ondan ayırır ayırmaz, hemen dışarı çıkıp bir şeyler çalıyor.
Стоило ему оставить её на минуту, как она сбежала и украла что-то.
Columb'un Şovalyelerindeki büyük şövalye gibi biri ve dışarı sadece oyun oynamaya çıkıyor.
Он главный рыцарь Рыцарства Колумбуса,.. ... и играет он только в "Фараона".
Ve dışarı çıkıyor.
Вот и все.
Dışarı çıkıp konuşamıyor mu?
Мог бы и сам выйти.
Peki su nerede dışarı çıkıyor?
И куда подаётся вода? В фонтан на орудийной башне!
Kız merdivenin altına çömelmiş ve dışarı çıkmıyor.
Девушка залезла под лестницу и не хочет вылазить.
- Dışarı çıkıyor.
- Он выходит.
Günün bir kısmını içeride geçiriyor. Dışarıya da gezginler hakkında soru sormak için çıkıyor.
Он иногда не выходит целый день... а когда выходит, задает вопросы о странниках.
En azından dışarı çıkıp yasadışı uyuşturucular gibi manyak şeyler almıyor.
По крайней мере он не принимает нелегальные наркотики.
- Çık dışarı, ucu yanıyor.
- Вылезай, я уже поджег!
Defolun, çıkın dışarı, programım başlıyor.
Валите! Цыгель! Моё шоу начинается.
Hey, dışarı çıkmıyor musun, amcık?
Эй, вылезай, педрила.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]