English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ K ] / Karar senin

Karar senin translate Russian

1,502 parallel translation
Karar senin veya benim değil.
Дело не в тебе или мне.
Karar senin. - Emily haklı olabilir.
Может, Эмили права?
Karar senin.
Тебе решать.
Karar senin, Alex.
Как ты решишь, Алекс.
Karar senin, Mike.
Слушай, Майк, тебе здесь решать.
Bu listedeki insanlar, seni yaktılar. Bu yüzden karar senin.
Люди, чьи имена в этом списке, спалили тебя, так что решать тебе.
Karar senin.
Безусловно, выбор за вами.
Tek başına takılırsan belki daha şanslı olursun,... karar senin. Yalnız kurt mu olacaksın yoksa sürüyle mi takılacaksın?
Возможно, в одиночку тебе будет лучше так что решай либо ты волк одиночка, либо пойдёшь со стаей
Karar senin.
На твой выбор.
- Karar senin.
- Вам решать. - Нет.
Ama bu senin kararın.
Но это твоё дело.
Evet, ve senin aynı Jessie gibi olduğuna karar vermiştik çünkü çok zekiydi ve hırslıydı, değil mi?
ага, и мы решили, что ты похожа на Джесси, потому что она такая умная и амбициозная, да?
Şimdi, biliyorum ; bu kararın sadece ve sadece senin kararın olacağına söz verdim, ama sadece sana seçeneklerinin neler olduğunu göstermek için bir kaç katalog sipariş ettim.
Итак, я знаю, я обещала, что принимать решение будешь ты и только ты, но я отправила несколько копии твоих документов, просто для того, чтобы дать тебе возможность выбрать.
Bu senin kararın ve seni destekliyorum.
Это твоё решение, и я тебя поддерживаю.
Bana Chloe ile ilgili anlattığın şeylerden sonra bu yerin senin için neler ifade ettiğini söyledikten sonra bu verilmesi zor bir karar olmalı.
После того, что ты рассказал мне о Хлое и что это место значит для тебя... Должно быть это довольно сложное решение.
Belki senin hakkında acele karar verdim Lois Lane.
Наверное я слишком поспешила с выводами, когда судила о тебе, Лоис Лэйн.
Bu senin kararın.
Это твоё решение.
Oradan uzaklaşması gerektiğine ve senin doğru olmayan alkollü araba kullanma suçunu üstlenmene karar verdiler
Они решили, что ей надо убираться оттуда. Они позволили, чтобы тебя ложно обвинили в нетрезвом вождении.
Bu senin kararın.
Выбор за тобой.
Dinle, senin teklifini düşündüm, ve karar verdim...
Слушай, я думала над твоим предложением и решила, что...
Böyle bir hareket yapmasaydı, her şey farklı olurdu ama yaptı. Senin kararırın, Lil.
Другой вопрос, если бы она так никогда не поступала, но она поступала.
Kararın ne olursa olsun, senin arkanda olacağız.
Это твой выбор, Лил. Мы поддержим тебя.
Çünkü bunu senin için yaptı. Yani bunun anlamı kurtarılmaya değer olduğuma karar verdin.
Что значит, что где-то там внутри, ты решила, что я стою того, чтобы быть спасенным.
Ben senin için bu tür bir kararı verecek son kişiyim.
Я последний человек, который должен принимать такие решения за тебя.
Ama bu arada oyunu bırakmanın senin için ne ifade ettiği ve bu kararı almanda seni nelerin etkilediğini biraz daha düşünmelisin.
Но в то же время, вам следует хорошенько подумать о вашем уходе из театра и понять, что двигало вами, когда вы принимали это решение.
Bence bunun anlamının ne olduğuna senin karar vermeni istemiş.
Да, я думаю - тебе решать, что это значит.
Ve hesap bilgilerini alıp, senin paranla kendisine yardım etmeye karar verdi.
И затем он использовал информация о вашем счёте, чтобы помочь себе за ваш счёт.
Bu listedekiler, senin yakılmandan sorumlu. Buna karar verme hakkı, yalnızca senin.
Люди, чьи имена в этом списке, спалили тебя, так что решать тебе.
Jeff ödev hakkında, biz düşündük ve karar verdik, senin cevabın doğruydu.
Джефф, насчет задания. Мы решили... Ты правильно ответил.
Karar senin. evet ya da hayır... içeri ya da dışarı... yukarı ya da aşağı... tamam, biliyor musun?
Выбор за вами. Да или нет... Войти или выйти...
Lily senin dublörünü gördüğümüz zaman bebek yapma çalışmalarına başlayacağımız kararı almıştı.
Лили решила, раз мы заметили твоего двойника, нам пора заводить детей.
O kısmı atladım, tek nedeni de senin şu uyuz "bırak evren karar versin" muhabbetin.
Я просто умолчал, и всё потому, что идея со вселенной - это полный бред, Лили.
Bu senin verebileceğin bir karar değil.
Это неправильное решение.
- Bu senin vereceğin bir karar değil.
Это не тебе решать.
- Senin aklına kendi adıma bu kararı verebilecek kapasitede olduğum geldi mi?
- А тебе разве не ясно что я способна самостоятельно принимать решения?
Andy insanların ne yapıp ne yapmayacağına.. ... karar vermek senin işin değil.
Энди, спасать людей от ненужных по твоему мнению вещей, это не твоя работа.
Tamamen senin kararın değildi, değil mi?
Ну это же не от тебя зависило, правда?
Senin de bizi unutmaman için bütün arkadaşlardan karınca kararınca...
Мы решили, в знак внимания от друзей и коллег, преподнести вам небольшой подарок.
Senin kararın.
Твой выбор.
Hayır Percy. Senin kararın.
Нет, Перси, твой.
Bu listedekiler, senin yakılmandan sorumlu. Buna karar verme hakkı, yalnızca senin.
Люди в этом списки спалили тебя, так что тебе решать.
Senin adına bu kararı veremem, Roy.
Я не могу принять это решение за тебя, Рой.
Bu senin kararın mıydı?
Это было Ваше решение?
Dinle insanlara tavsiye vermek konusunda çok iyi değilimdir özellikle de kendi mutluluğuma gölge düşürebilecek durumlarda ama belki de, senin için doğru bir karar olduğuma kanaat getirene dek biraz beklemelisin.
Послушай... Я не большой мастер давать людям советы, особенно, когда это затрагивает мои собственные интересы, но, может быть, тебе стоило бы потратить больше времени, чтобы удостовериться, что я - твой лучший выбор.
Senin, bir gün uyanıp ağzına bir tüy fırça almaya karar verdiğine inanmamı mı bekliyorsun?
- Ты хочешь заставить меня поверить, что тебя озарило однажды утром, - и ты решила держать ртом перьевую щетку для пыли?
Bu genç kızın Amerikan vatandaşı olduğunun farkındayım ve onu tehlikeye atmayı arzulamıyorum. Ama bu noktada herhangi bir şey yaparsak Walker'ın operasyonunu tehlikeye atmış oluruz. Bu senin kararın değil, Arthur.
Я прекрасно понимаю, что эта молодая женщина является американским гражданином и нет никакого желания подставить ее во вред кстати, а что мы делаем в этот момент поставим под угрозу операцию с Уолкер.
Sosisimin çöreğini dolduruyor olması, gün içinde hangi cipsi yiyeceğime senin karar vereceğin anlamına gelmez.
Мы постоянно нуждаемся в ответах. Пещерный человек, услышавший шорох в кустах и выглянувший посмотреть, что это было, прожил дольше, чем его собрат, сразу посчитавший, что это всего лишь ветер.
senin karar vermiş olman biraz garip. hem de bana söylemeden.
Амелия теперь работает здесь.
Hayır, hiçbir şeye karar verilmedi ne de verilecek. Senin rızan olmadan olmaz.
Нет, ничего ещё не решено и не будет решено без твоего согласия.
Ne yani şimdi bütün gezegen senin kararının kurbanı mı olacak?
И что, теперь вся планета - объект твоего правосудия?
Bu senin karar verebileceğin birşey değil, Terence.
Это не ваше решение, Теренс.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]