English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ M ] / Mümkün değil

Mümkün değil translate Russian

4,873 parallel translation
- Mümkün değil!
- Это невозможно.
Bunu kolaylıkla söylemem mümkün değil.
Это просьба дается нелегко.
Bu mümkün değil.
Это невозможно.
Mümkün değil.
Это невозможно.
Bu mümkün değil. Ziyaretine gelen tek kişi benim.
Но кроме меня никто не мог к нему прийти.
- Mümkün değil.
- Это невозможно.
Ama bu mümkün değil, kasa kapısı aynı zamanda dijital olarak kilitli.
Но это невозможно. Хранилище защищено цифровым замком.
Mümkün değil.
Это не возможно.
Lisede antrenörlük yaparak aile geçindirmek mümkün değil.
Тренируя школьников, нельзя содержать семью.
- Yani bu mümkün değil.
- А то, что это невозможно.
Ben garaj benim araba almak mümkün değil.
Я не могу из гаража выехать.
Ama umutları kalkmak mümkün değil.
Только нельзя обнадёживаться.
Bu takasları uygun biçimde değerlendirmen mümkün değil.
Выходит, ты неправильно котируешь свопы.
- Mümkün değil.
- Ни за что!
Büyük bankaların bu kadar aptal olması mümkün değil.
Не может быть, чтоб крупные банки были настолько тупы.
Bunları kaleye kadar taşımamız mümkün değil.
Мы не сможем донести их до форта.
- Mümkün değil bu.
Невозможно!
Bu da pek mümkün değil tabii.
Но это вряд ли.
Mümkün değil.
Ого.
Tamam, peki ama bunun olması mümkün değil.
Да, конечно, но этого никогда не произойдёт.
Cidden yani, mümkün değil.
Это просто невозможно!
Mümkün değil, yapamam.
Ни за что! Я не смогу.
Mümkün değil.
Невозможно.
Bu mümkün değil.
Этого не могло произойти.
Mümkün değil!
Это невозможно!
"Bütün diski ezberleyebilmem mümkün değil."
И что я не мог запомнить столько счетов.
Hayır... Mümkün değil
Нет... это невозможно.
Fiziken kusmam mümkün değil ama...
Меня не может стошнить, но...
Böyle bir şey nasıl olur, anlamak mümkün değil.
Не понимаю, как это могло случиться.
Mümkün değil.
Этого не будет.
Aileden kaldı diyelim. Vazgeçmemiz de mümkün değil.
Нам выпала честь родиться в этом доме, и мы никогда не сможем от него отказаться.
Bu mümkün değil!
Невозможно!
- Mümkün değil.
- Не может быть.
Yani zaman yolculuğu mümkün değil mi?
То есть путешествия во времени здесь невозможны?
Bu mümkün değil.
Это невозможно!
Ortaklık işine girmek benim için şu an pek mümkün değil.
Сейчас не очень подходящее время для нас заниматься бизнесом
Hem baş aktris hem de kostümcü olması mümkün değil.
Она не может быть и ведущей актрисой, и швеёй.
Şu ana kadar evlenmiş olsaydım birinin beni evcilleştirmesini isterdim, ki senin bunu başarman asla mümkün değil.
Мне нужен муж, который мог бы меня укротить, а вы на это не способны.
Mümkün değil!
Не может быть!
Buna inanamıyorum, mümkün değil...
Я просто не могу поверить...
Bunu kurgulamış olmaları mümkün değil mi?
Разве невозможно, что они это разыграли?
Kimi insanların sefil, yalnız, yaşlı, çocuksuz ve sizinle yaşıyor olmaları mümkün değil mi?
Разве невозможно, чтобы кому-то было предначертано быть одиноким, старым, бездетным и жить с тобой?
Totally Bonkers mümkün değil olmazdı.
Программы "С ума сойти" не существовало бы.
Hayır dostum, mümkün değil. Dün gece yarısı bir fahişe Kate'in bütün ailesini uyandırdı.
Нет, приятель, честно, вчера ночью проститутка разбудила семью Кейт посреди ночи.
Mümkün değil.
Не могу... Он не может.
- Bu mümkün değil.
Нет, это невозможно.
Ve siz üstümüze gelmeden bu mümkün değil.
Но если ты будешь сюсюкаться с нами, то ничего не выйдет.
- Mümkün yine de değil mi?
Но ведь возможно, правда же?
- Bu mümkün değil.
Это невозможно.
- Mümkün değil.
Это невозможно.
Bu mümkün değil.
Ну, это невозможно.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]