English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ N ] / Nasıl gidiyorum

Nasıl gidiyorum translate Russian

86 parallel translation
Nasıl gidiyorum çavuş?
Ну и как, сэр?
Nasıl gidiyorum?
Как я поживаю?
Nasıl gidiyorum Evlat?
Ну как я, парень?
Nasıl gidiyorum Evlat?
Ну как я, сынок?
Nasıl gidiyorum?
Как я сужу?
Nasıl gidiyorum?
Ну как я?
Belki de genç biri. Nasıl gidiyorum?
Возможно, кто-то молодой...
Nasıl gidiyorum?
Как мои дела?
Nasıl gidiyorum?
У меня получается?
- Nasıl gidiyorum?
- А я как делаю?
Nasıl gidiyorum?
И как, у меня получается?
- Nasıl gidiyorum?
Ну как, получается?
Nasıl gidiyorum?
Насколько я хорошо в понимании тебя?
Ama daha önce böyle bir şey yaşamamıştım o yüzden sorma ihtiyacı duyuyorum nasıl gidiyorum?
Но, знаешь ли, так как я никогда не был в чем-то таком раньше, хочется спросить.. Как я справляюсь?
Nasıl gidiyorum baba?
Ну как тебе, папа?
- Doğru. Nasıl gidiyorum?
У меня получается?
Nasıl gidiyorum?
Ну и как у меня получается?
Nasıl gidiyorum?
Ну как я? А?
Nasıl gidiyorum şimdiye kadar?
Хорошо у меня получается?
Ama eğer öyle yapıyorsam, nasıl gidiyorum?
Но если бы я и пытался, насколько далеко смог бы продвинуться?
Nasıl gidiyorum?
Как я справляюсь?
İlk seferimde nasıl gidiyorum?
Ну и как я в свой первый раз?
Nasıl gidiyorum?
Ну, и как я преуспел?
- Nasıl gidiyorum?
- Ну как я справляюсь?
Goodwin, nasıl gidiyorum?
Гудвин, как я вообще справляюсь?
- "Ben gidiyorum" nasıl?
Как насчет того, что я ухожу?
Nasıl gidiyorum?
Как у меня получается?
Nasıl gidiyorum?
Как дела?
Elveda, sevgili anneciğim, artık gidiyorum ; Ah bir bilsen, geceden nasıl da korkuyorum.
Ах мне больно расставанье, страшен вечер, матушка!
- Ben gidiyorum. Bununla birlikte... nasıl oluyor da – seni sıkmıyorum umarım - Nasıl oluyor da dört İncil yazarından sadece biri kurtulan hırsızdan bahsediyor?
и еще... как это так - я надеюсь, тебе это не наскучило - как это, что из четырех евангелистов только один говорит о воре, который был спасен.
Nasıl gidiyorum?
- Ну, как там?
Seni öptüğüm için, zaten cehenneme gidiyorum. Manzaralı yoldan gidebilirim. Tanrı'ya nasıl inanıyorsun?
Я уже отправлюсь в ад из-за твоего поцелуя так что Я могу проследовать туда более живописным маршрутом.
Yemek için bir şeyler bulmaya gidiyorum. Nasıl yapmayı planlıyorsun bunu?
Это было очень значимо, значимо для Сун, ведь она думала, что Джин умер.
Yakında kendi evime gidiyorum, nasıl olsa. Geri koy!
Все равно я скоро вернусь домой!
Nasıl gidiyorum?
- Ну, как?
Gidiyorum. Nasıl, şovu beğendiniz mi?
Ну что, вам нравится представление?
Odama gidiyorum ve bu konuda kendimi nasıl hissetmem gerektiğine karar vereceğim.
Я пойду в свою комнату, чтобы решить, как мне к этому относиться.
- Geri gidiyorum zaten nasıl hızlı olayım? Zor işi ben yapıyorum.
- Я иду задом, мне труднее.
Aslında, nasıl dans edilir biliyorum. Gidiyorum.
Наверное... пойду потанцую... ну, ладно...
Bu cümle seni nasıl şaşırttı bilmiyorum ama ayrıntıya girersek, Leonard, Wolowitz ve Koothrappali ile birlikte Kuzey Kutup dairesine gidiyorum.
Я понятия не имею, как это предложение могло привести тебя в недоумение... но просто чтобы уточнить, я отправляюсь за Полярный круг с Леонардом, Воловцем и Кутраппали.
Kızının dünyayı nasıl değiştireceğini düşün, ben kafeteryaya gidiyorum.
Ладно. Ты пока реши, как наша дочь изменит мир, а я схожу в кафетерий.
Nasıl olsa yakında gidiyorum.
Все равно я скоро отсюда съеду.
Bunu nasıl satmak için gidiyorum?
Как я теперь продам ее?
Nasıl gidiyorum, memure McNally?
Я прав, офицер Макнелли?
Ona bunun nasıl bir şey olduğunu göstereceğim. Margarete'ye gidiyorum ben.
Теперь я покажу вам, куда я пущу эту кровь.
Tamam. Ben San Francisco'ya bu şeyleri nasıl öldüreceğimizi bulmaya gidiyorum.
Хорошо, я собираюсь в Сан Франциско чтобы узнать, как убить этих тварей
Aklın karışmasın diye söylüyorum eğer kurallara aykırı değilse şimdi nasıl olduğunu kontrol etmek için Winona'ya gidiyorum.
О, и просто чтобы ты не заблудился, я сейчас собираюсь к Вайноне, проведать ее... если конечно это не против правил.
Biliyorsun batıya gidiyorum. O yüzden de onları görmek istedim. Nasıl olduklarını...
Знаешь, я переезжаю на запад, и может позвоню им как-нибудь.
İkiniz nasıl iğrenç bir oyun, oynuyorsunuz bilmiyorum ama ben gidiyorum.
Не знаю, какую-такую извращённую схему вы двое придумали, но я в ней не участвую.
Anne, doktorun önünde soğukkanlı olamaz mısın? Öyleyse ben gidiyorum... Bu durumda utanmak nasıl bir şeydir biliyor musun?
Слов нет такие вещи меня уже не удивляют почему бы не установить рекорд Гиннеса?
Hoşuma gidiyorum. Uyuyan biri nasıl konuşabiliyor?
Если будете притворяться спящим, полиция заберёт вас.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]