English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ N ] / Nasıl yaptın

Nasıl yaptın translate Russian

2,796 parallel translation
- Bunu nasıl yaptın?
Как ты это делаешь?
Nasıl yaptın? Tıngırtı'dan vazgeçmeyeceğini biliyordum.
Я знал, что ты бы не махнул рукой на Перезвона.
Nasıl yaptın?
Как ты посмел?
Nasıl yaptın?
Как ты это сделал?
- Bunu nasıl yaptın?
Как ты это сделал?
Bunu nasıl yaptın? Ben...
Как ты это сделала?
Nasıl yaptın bunu?
Как ты сделал это?
Bunu nasıl yaptın?
Как, черт возьми, ты это сделал?
- Nasıl yaptın bunu?
- Как ты это сделала?
Pekâlâ, nasıl yaptın bunu?
Ладно, как тебе это удалось?
- Nasıl yaptın?
Как тебе это удалось?
Bunu nasıl yaptın?
Как ты это сделала?
Bütün bunları nasıl yaptın?
Как тебе это удалось?
Bunu nasıl yaptın?
Как ты это сделал?
Böyle biriyle çıkma salaklığını nasıl yaptın?
Как ты мог быть таким тупым? Ты не должен был идти к нему.
Bunu nasıl yaptın...?
- Как ты..? - Ну...
- Siz nasıl yaptınız bunu?
Как же вам удалось?
General Stomtonovich ile yaptığım röportajın geçerli sayılabilmesi için nasıl gözükmem gerekiyor?
Как мне стоит себя вести, когда буду рассказывать об интервью с генералом Стомтоновичем, чтобы не выглядеть неблагонадежной?
İnsanların, bizim yaptığımızı nasıl daha iyi yaptığını anlayamıyorum.
Не могу представить, что другие делают что-то лучше нас.
Şu işi nasıl yaptığını görmek isterim.
Хочу посмотреть, как ты работаешь.
Nasıl yaptığını hiç bilmiyorum.
Не знаю, как он это делает.
Senin bana gerçekten bunu nasıl yaptığını anlatman ve bay sigara benim onlara katılmamam gerek..
Пора бы уже рассказать мне, как вы с Мистером "Я много дымлю" обдурили меня, чтобы я смогла уйти от них...
Marcel, bölgedeki tüm cadıları kontrol altında tutmanın bir yolunu bulmuş. Nasıl yaptığını bulup bunu kendi lehime çevirmeyi düşünüyorum.
Марсель каким-то образом нашел способ контролировать всех ведьм в квартале и я собираюсь узнать как так что я возьму его на себя.
- Ne yaptığını nasıl anlamazsın?
- Как ты не понимаешь, что ты наделал?
- Sloan'a bu açıklamayı nasıl yaptığımızı soracaksın.
Спросишь Слоан, как мы смогли объявить результат.
Bunu gördükten sonra, demem o ki, bu önemli bir ekipman parçası değil, ama bunu nasıl yaptıklarını düşünüyorsun?
Когда я это увидел, в смысле, вот это — не самый сложный прибор, на сколько вероятно, как ты думаешь, они могли его использовать?
Şüphelinin rehine numarası yaptığını bilmeniz nasıl mümkün olabilir acaba?
Откуда вы знали, что подозреваемый прикинулся заложником?
Bu hindistan cevizinden nasıl bu kadar güzel kase yaptığını bilemiyorum.
Не знаю, насколько удобно пить из этой чашки из кокоса.
Bakın, bir saat önce Grand Central'e paranın kalanını almak için yürüyordum. Ne yaptığımı düşünüp duruyordum kendime ve aileme verdiğim sözü nasıl bozduğumu...
Час назад я шел на Центральный вокзал, чтобы забрать остальные деньги и не переставал думать о содеянном, о том, как нарушил обещание, которое дал себе и своей семье.
Gerçek boyutlu bir jeneratör yaptım ama yerçekimi alanlarını nasıl kontrol edeceğimi söylemen gerek.
Я построил генератор в полный размер, Но ты нужен мне, чтобы рассказать, как контролировать поля гравитации.
- Bunu nasıl yaptığını bana göstermelisin.
Ты должна показать мне, как ты это провернула
- Bunu nasıl yaptığını öğrenmek istiyorum.
Я хочу знать, как ты делаешь это.
Sonuç olumlu olsa bile, nasıl yaptığını nasıl açıklayacağız?
Даже если они совпадут, как мы объясним, каким образом он сделал то, что сделал?
Bunu nasıl yaptığını öğrenmemiz gerek.
Мы должны выяснить, как он делает это.
Siz ikiniz sonunda bir kez olsun doğru bir şey yaptınız. Nasıl bir hismiş?
и вы двое наконец то сделали хоть что то правильно ну и как ощущение?
Gecenin bir yarısı nasıl böyle egzersiz yaptığını hiç anlamıyorum.
Я не знаю как ты можешь тренироваться так поздно вечером.
Nasıl olacak bilmiyorum ama eninde sonunda Jax ne yaptığını anlayacak.
Не знаю как, но в конце концов Джекс поймёт, что она натворила.
Tek yapmak istediğim gerçeği söylemek ve kullanıcılarımıza şirketimin bu UGA celpleriyle nasıl işbirliği yaptıklarını söylemektir.
Все, что я хочу, это говорить правду, и я хочу сказать нашим пользователям, насколько мало моя компания сотрудничает с АНБ по этим запросам.
Yönetim hakkındaki prensipleri, 13 farklı eyaleti tek bir federasyonda nasıl toplayacağımız konusunda... yaptığımız planın temelini şekillendirdi.
Их правила управления сформировали основу которую взяли мы для объединения 13 разных штатов в единую федерацию.
İnsanların nasıl yaptığını bilmiyorum.
Я знаю как люди делают это.
Cary bana nasıl mastürbasyon yaptığını gösterdi.
Кэри показал мне, как он мастурбирует.
Evet! Bunu nasıl yaptığını bilmiyorum.
Не знаю, как вы это сделали.
Windsor'un nasıl yaptığını bularak.
Выясню как Виндзор пытается это сделать.
Bu iki yüzlülüğü nasıl yaptığını hiç bilmiyorum.
Не знаю, как тебе удается... эта двойная жизнь.
Bunu nasıl yaptın?
Когда построишь свой дом... Как тебе удалось?
Bunu kendine nasıl yaptığını hala anlamıyorum.
Я все еще не понимаю, как ты это сделал с собой.
Aaron, bunu nasıl yaptığını söylemen gerek.
Аарон, тебе придется рассказать мне, как ты это сделал.
Nasıl yaptığını bilseydim sence şimdiye kadar durur muydum?
Думаешь, если б я знала, как это сделать, то уже не попробовала бы?
Bu çocuğun neyi, nasıl yaptığını bilmiyorum.
Я не знаю, как этот парень сделал то, что сделал.
Dedem telefonların nasıl çalıştığına kafası basmazken annem de Kremp ailesine yaptığı mangal davetlerinin neden reddedildiğini anlamamıştı.
Пока деда не понимал принцип работы телефона, мама не могла понять, почему Крэмпы увиливают от ее приглашения на барбекю.
Onu nasıl belediye başkanı yaptığını anlatıyordu.
Он рассказывает, как ты стал мэром.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]