English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ O ] / Orada kalsın

Orada kalsın translate Russian

106 parallel translation
Orada kalsın.
Оставьте там!
Herkes kamarasına gitsin, ve orada kalsın.
Пусть все разойдутся по каютам и остаются в них.
Orada kalsın mı yoksa elinde mi taşımak istersin?
Оставим её там или хочешь носить её в руках?
Bırak orada kalsın.
- Пусть там и остаётся.
Bırak orada kalsın.
Ну и пусть.
Ellerini başının üzerine koy ve orada kalsınlar.
Поместите ваши руки поверх вашей головы и держите их там! Быстро.
Bırak, orada kalsın.
Не тронь. Стой на месте.
Güzel, orada kalsın..
- Он задержится?
Orada kalsın.
Уберите.
- Orada kalsın.
- Оставьте его там.
İşte, bunlar oluyor, bebeğim Orada kalsın, baba
Детка, здесь рвутся гранаты. Ты слышишь этот гром, папа?
Bırakın orada kalsın.
Да пусть повисит, проветрится немного.
- Yukarı çekin bizi. Orada kalsın.
- Вытащите нас.
Orada kalsın. İçeri giren çıkan olmasın.
Никого не впускать, никого не выпускать.
Nezarethaneye götürün ve kabul töreni bitene kadar orada kalsın.
Отведите его в камеру и держите там, пока прием не закончится.
Hayır, orada kalsın.
Нет, нет, оставим её где она есть.
Bırakın orada kalsın.
Пусть остается.
- Ellerin orada kalsın.
- Руки не опускай.
Orada her ne yapıyorsan buraya döndüğünde o iş orada kalsın lütfen.
Я подтвержу. Не хочу, чтобы ты искал себе другую работу, когда закончишь то,.. ... чем ты там занимаешься, и вернёшься назад.
- Kamera nerdeyse orada kalsın!
- Оставь камеру.
- Orada kalsın.
- Здесь ей и место.
Öncelikle sokakta sakız görürsen bırak orada kalsın. - Bedava şeker sayılmaz. - Ya.
Во-первых, если увидишь на улице жвачку, не подбирай, это не угощение.
Bu durumda niye orada kalsın ki?
Зачем ей оставаться в больнице?
Bilemiyorum, Bill amca. Bırak orada kalsın.
Дядя Билл, просто...
- Eeee... Güzel, orada kalsın.
- Откуда ты?
- Bırak geçmişte olan orada kalsın.
- Не будем старое вспоминать.
- Orada kalsın.
— Оставьте как есть.
Hayır. Paket orada kalsın.
о, нет, просто придержите ее у себя.
Ellerin orada kalsın.
Руки подними.
- Orada kalsın.
Не трогай их.
Orada kalsın.
оставь.
Bırak orada kalsın. Tamam mı?
Как лежит, так и лежит.
Hayır, orada kalsın ama bu genç hanımefendiyi yanına götür.
Нет, не звони. Отведи эту девушку к ней.
Git hücredeki yerine koy ve orada kalsın.
Отнеси его в свою камеру. Расходись!
Herkes kendi tüfeğini alıp siperlere gitsin ve orada kalsın. Emrim bu.
- Это приказ!
Lizzie orada onunla kalsın mı diyorsun?
Ты хочешь, чтобы Лиззи была рядом с ним?
Silah ceket altında, orada kalsın.
- Это шайены?
Orada kalsın.
Не знаю.
Sağol. Az kalsın orada birini öldürüyordum.
Я чуть не убил там кого-то.
Kalsın orada.
Оставь их.
- Kalsın orada, çok hoş bağırıyor.
- Нет, пускай побудет там. Это так мило!
Bırakın kalsın orada.
Ну и пусть остаются там.
Oraya gidelim derim, bırak hepsi orada asılı kalsın, biraz eğlenmeye çalışın.
Главное не волнуйтесь. Играйте в удовольствие.
Çok uzun zaman oldu. Az kalsın orada ölüyordu ve durmayacaklar.
Отца едва не убили, и они не остановятся.
Orada bırak kalsın.
Конечно, оставь все здесь
Para orada kalsın.
Смотрите на монету.
Şimdi bırakalım da biraz orada kalsın.
Да.
Orada bir hafta kapalı kalsın da buranın gerçek sahibi kimmiş, görsün.
Закопайте его не меньше, чем на неделю, чтоб он понял, наконец, кто здесь хозяин.
Orada az kalsın bir sakırga tarafından ısırılıyordum.
Я бы смог, но там меня укусил клещ.
Kızlar aramızda kalsın... Sanırım neden bugün orada olmam gerektiğini anlayabiliyorsunuz.
Поэтому между нами, девочками, я считаю, вы можете понять, почему мне нужно быть там именно сегодня.
Neden mutfağa gelmiyorsun, orada mesajı dinlemene izin veririm ve diğer herkes de burada kalsın.
Пойдем на кухню и я дам тебе его послушать, а все остальные останутся здесь.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]