Oradan translate Russian
13,236 parallel translation
Çek elini oradan.
Нет, выключи.
Arabayla oradan çıkarken, Ty'ın penceresinin önünde Debra'yı gördüm.
Когда я уезжал, то видел Дебру возле окна Тая.
Oradan tek başıma çıkamazdım herhalde.
Ну, не мог же я сбежать один.
Hadi oradan. Hadi oradan! Bir mucize bu.
Вот чёрт!
Hadi oradan.
Замолчи.
- Hadi oradan!
Да Ладно!
- Oradan kurtulmaya ihtiyacın varmış gibi geldi.
- Ты выглядела так, будто просила о помощи.
Hadi oradan bunlar gerçek mi? Her biri gerçek mi?
О Боже, они настоящие?
- Hadi oradan.
Это уж точно.
Oradan çıkacağını zannetmiyorum. Erkek arkadaşının yardımını alsa bile.
Не вижу для него пути наружу, даже с помощью твоего парня.
Beni oyuna getirdiğin için seni oradan çıkarmadım.
Я вытащила тебя оттуда не потому, что ты лапши мне на уши навешала.
12 yaşında oradan kaçtın, ve o zamandan beridir sokaklarda yaşıyorsun.
Сбежала в 12, и, с тех пор, жила на улице.
Ellerini çek oradan.
Теперь нащупайте ручки.
Çıkarın bebeğimi oradan!
Достаньте моего ребенка. - Скальпель.
Bütün bunları oradan temizleyebilirdik.
Там мы могли бы выстоять.
İçine sıçtığın şeylerle ilgili bizlere bir grup kur, hepimize oradan yazsana.
Может, сделаете рассылку новостей, типа "Где я налажал сегодня"?
Yine de oradan geçme ihtimallerine karşı, bu bariyerin ötesine tekneler yerleştirmeliyiz.
Нужны ещё лодки на случай, если они прорвут оборону.
Ama ben oradan ayrıldıktan kısa bir süre sonra, hepsi katledildi.
Но после моего отъезда их всех там перебили.
Oranın hala olup olmadığını sorduğumuzda güldüler ve neredeyse baban oradan ayrılır ayrılmaz yok edildiğini söylediler.
Мы спросили, существует ли оно по - прежнему и они засмеялись, и рассказали, что оно было разрушено почти сразу как только твой отец уплыл.
Seni kilit altına almadan kıçını oradan kaldır.
Пошевеливайся, пока нас насовсем не упекли.
Açıklamak için vaktim yok ama oradan hemen kaçmanı öneriyorum.
Не думаю, что я смогу вам это объяснить, но я бы рекомендовал вам бежать и побыстрее.
Hatta oradan da başlamayalım.
То есть, нет, не это.
Lookinglass'taki arkadaşların mı değiştirdi seni oradan?
Твои друзья из "Lookinglass" заменили тебя на него?
Bizim oradan. Buraya geliyor.
Парень с моего района.
Oradan hemen çık.
Убирайся оттуда.
Hemen oradan çık!
Хайме! вали оттуда!
Hemen çık oradan!
Уходи, живо!
Oradan çıkabilirsiniz.
Ты можешь выйти там.
Dikkatli olun, yoksa sizi oradan çıkarmayı unutabilirim.
Осторожнее, иначе я могу забыть впустить вас сегодня.
Oradan çıkmak için bir saatiniz kaldı.
У вас есть час.
Ve oradan kurtulur kurtulmaz seni almaya gelecekti.
И как только она сможет спастись, сразу же за тобой приедет.
Oradan geçemiyor musun?
Ты не можешь провибрировать сквозь неё?
Eğer kendine oradan çıkabileceğini söylersen çıkarsın.
Если ты скажешь сам себе, что сможешь выбраться отсюда, то сделаешь это.
- Hadi lan oradan.
- Брехня..
Oradan ekstra bes yatagim oldugu mu gorunuyor?
Ты думаешь, у меня есть пять лишних кроватей?
Birine bez yok diye silah tutup oldurdugunuzu dusunsenize tanriya sukur cikardik onlari oradan.
Вы можете представить, как им дают пистолет и заставляют убивать, когда они только недавно вылезли из пеленок? Спасибо Господу, что мы их оттуда вытащили.
Çekil oradan, Yazlık Evi!
Назад, Дом у пляжа!
Ha siktir oradan Carlos.
Пошёл ты.
Oradan geçmene izin verirsem, hayatını risker atarım birisinin çıkmasına izin verirsek de şehirdeki herkesin hayatı tehlikeye girer.
Если я позволю тебе пройти барьер, то подвергну риску твою жизнь, и если кто-то выберется оттуда, мы подвергнем риску жизни всех в этом городе.
Onu oradan indirmeyi.
Убери её оттуда.
Onu oradan indirmek mi?
Избавиться от неё?
Eğer 10 dakika içinde buradan çıkmazsak, adamım oradan çıkacak.
Если мы не уедим отсюда через 10 минут, Мой парень уйдет.
Onlar bütün kentlerde o dişi kurdu avlayacak Sonunda kurt Cehennem'in içinde kalacak Orası ki, haset ilk oradan çıkmıştır
Свой бег волчица где бы ни стремила, Её, нагнав, он заточит в Аду, Откуда зависть хищницу взманила.
Jana, çık oradan!
Джана, вылезай оттуда!
Oradan da konuşabilirsin, tamam mı?
Ты можешь говорить оттуда, хорошо?
Oradan çıksan da çıkmasan da.
Со мной вы или нет.
Buna güleceksiniz dostlarım ama bakın, işin aslı beni gemiye fırlatır fırlatmaz oradan kaçtım.
Вы найдете это забавным, мои друзья, но я... Слушайте, дело в том, что когда вы доставили меня на тот корабль, я тут же спрыгнул за борт.
Sağda büyük bir ağaç var, oradan sola dönüyorsun.
— Марта, езжай! Справа будет дерево, оттуда налево.
Oradan beni duyuyor musunuz?
Никогда!
Yani siz söyleyin işte, oradan buradan topladıkları şeyler.
Что угодно, всё, что они могли прихватить.
Hakimi oradan çıkarın.
Выпустите его.
oradan uzak dur 20
oradan çık 18
oradan değil 39
orada 2281
oradaki 168
orada mısın 598
oradaydım 213
oradayım 18
oradaydı 145
oradasın 44
oradan çık 18
oradan değil 39
orada 2281
oradaki 168
orada mısın 598
oradaydım 213
oradayım 18
oradaydı 145
oradasın 44
orada kimse yok 63
orada biri var 50
orada dur 223
orada ne var 123
orada olacağım 346
oradadır 18
orada ne yapıyorsun 161
orada bekleyin 25
orada neler oluyor 224
orada mı 137
orada biri var 50
orada dur 223
orada ne var 123
orada olacağım 346
oradadır 18
orada ne yapıyorsun 161
orada bekleyin 25
orada neler oluyor 224
orada mı 137
orada biri mi var 55
orada olurum 25
orada kal 348
orada duruyor 22
orada mısınız 104
oradaki kim 37
orada olduğunu biliyorum 100
orada durun 51
orada kalsın 17
orada değil 122
orada olurum 25
orada kal 348
orada duruyor 22
orada mısınız 104
oradaki kim 37
orada olduğunu biliyorum 100
orada durun 51
orada kalsın 17
orada değil 122