Sadece bir his translate Russian
119 parallel translation
Belirgin bir şey değil, sadece bir his.
Ничего определенного, только чувство.
Sadece bir his. Bilmiyorum.
У меня какое-то предчувствие.
Sadece bir his. Yanılıyor olabilirim. Ancak toparlamak sana ve bana düşüyor.
Я могу ошибаться, но речь идет о деньгах, ваших тоже.
Ama bu sadece bir his olduğu için... Durduracak gücüm yok.
Ho из-зa тoгo, чтo этo тoлькo мoe oщyщeниe... я бeccилeн пpoтивocтoять этoмy.
Sadece bir his.
Может, он просто волновался?
Bu sadece bir his.
Это просто чувство.
Sadece bir his.
Просто почувствовала.
Sadece bir his.
Да не знаю.
Bu sadece bir his.
Просто почувствовала.
Aşk sadece bir his değildir.
Любовь это не просто чувство.
Hayır. Sadece bir his.
Просто предчувствие.
Sadece bir his.
Это только догадка.
Hiçbir şey sadece bir his.
Да так, просто чувство.
Aslında sadece bir his olarak. Ama tabii- -
- Но это лишь ощущение, и только.
Bu sadece bir his ama... Belki de sen... Julia tarafından ihanete uğradığını hissediyorsun...
Это просто мое чувство, что Вы могли почувствовать себя преданным Джулией... не за своего сына, а лично.
Sadece bir his değildir.
Это - чувство.
Şimdi de benim meclis üyesinden maaş aldığımı düşünüyorsundur yoksa o da mı sadece bir his?
Теперь ты думаешь, что советник заплатил мне, или это тоже "всего лишь интуиция"?
Duygusal olarak bakacak olursak bu his olağanüstü bir saygısızlık ve ihanet gibi gelecek ancak Tom için sadece işten ibaret.
С эмоциональной точки зрения эта ситуация - невероятное предательство и оскорбление. Но для Тома - это работа.
Pratikte evin hanımıyken, sanki bir hizmetçiymiş gibi şatoyu çantamda sadece maaşımla terk etmenin nasıl bir his olduğunu keşke bilebilseydin.
Если бы ты знал, каково это - уезжать из замка с одним чемоданом в руках, как служанка,... когда я была в двух шагах от того, чтобы стать там хозяйкой.
Sadece bir his.
Извини, нo oткуда ты знаешь, чтo этo будет женщина, если ещё не знаешь сюжета?
Bu sadece... bir his.
Просто почувствовала.
Oh, sadece bendeki bir his.
А, просто предчувствие.
Skinner'in ayrılacağı gün sevinçten havalara uçacağımı düşünürdüm ama şimdi sadece kafamın arka tarafında tuhaf bir his var.
Я думал, когда Скиннер уйдет я буду прыгать от радости. А теперь, где-то в затылке осталось только странное жгучее чувство.
Hiçbir şey bilmiyorum. Sadece içimde bir his var.
Я ничего не знаю, просто у меня предчувствие.
Efendim, ben sadece, şey, içimde kötü bir his var.
Сэр, у меня просто плохое предчувствие насчёт этого.
Sadece içimde bir şeyden Dolayı senden özür dilemem gerekiyormuş gibi garip bir his var.
У меня такое странное чувство, будто я должен за что-то извиниться.
Sadece içimden gelen bir his.
Это инстинктивное чувство.
Sadece şiddetli migren, mide dolusu çıngıraklı yılan ve içimden bir his içmeye başlamazsam akşam yemeğini kaçıracağımı söylüyor.
Просто раскалывающаяся мигрень, живот полный гремучих змей и сильное подозрение, что я снова расстанусь со своим ланчем, если не напьюсь до свинячьего визга.
Bir his sadece. Galiba geri dönemeyeceğim.
Это просто предчувствие, но не думаю, что мне суждено вернуться.
Sadece nasıl bir his olduğunu merak ettim.
Я просто хотел знать, каково это.
Çünkü sadece bunun nasıl bir his olduğunu bilmek istiyorum.
Потому что я просто хочу знать, каково это.
Ben, şey ben sadece uzun zamandır içimde bir his var.
Я... Я просто...
Keser misin? Sadece bulanık bir his.
Ради бога, прекрати свои штучки!
Bilmiyorum, sadece içimde bir his onun gelecekteki... Bayan Ted Mosby olduğunu söylüyor.
Я не знаю, у меня просто такое чувство, что она - будущая миссис Тед Мосби.
Bilmiyorum, sadece... içimde kötü bir his var.
Почему мы все еще здесь? Не знаю, я просто... У меня просто плохое предчувствие.
Bir şeylerin yavaş yavaş yok olduğuna dair belli belirsiz bir his oluşuyor sadece.
У них было только смутное ощущение что что-то медлено исчезает
Belki de sadece yeni bir his akımı oldu.
Может вы пока еще только привыкаете к совершенно новым для вас ощущениям.
Bilmiyorum. Sadece kötü bir his var içimde...
То есть, не знаю, у меня вот здесь мерзкое чувство.
Neden acaba sadece bunu söylemeye gelmediğin gibi bir his var içimde?
И почему у меня чувство, что это не все, что ты пришел сказать?
Bu kasabanın ilerleyişi, bu sadece dünyada en muhteşem his olmalı ve mükemmel de bir takımımız var.
Видеть этот город... это просто.. это самое прекрасное чувство в мире, и у нас такая удивительная команда.
Bu sadece... bir his, sanki... önsezi gibi.
Это просто... чувство... как... предчувствие.
Sadece içimde kötü bir his var.
Просто плохое предчувствие.
Peki, sadece kötü bir his için fazla hazırlık yapmıyor musun?
Вы слишком волнуетесь из-за предчувствия.
Bak, Matt özür dilerim sadece içimde gerçekten, ama gerçekten kötü bir his var sizin o yöne gidip bizim de bu yöne gitmemizle ilgili...
Слушай, Мэтт... прости, просто у меня очень плохое предчувствие, что если вы пойдете сюда... а мы туда...
- Somut bir şey yok, sadece his.
- Ничего что можно было бы доказать, просто ощущение.
Bu sadece basit bir eylemsel his.
Это - только основной рабочий смысл.
Ben sadece nasıl bir his olduğunu öğrenmek istedim.
Я просто хотела узнать каково это.
Sadece... garip bir his.
Я не знаю. Просто...
Sadece içimde bir his var.
Просто предчувствие.
Sadece bir his.
Это просто предчувствие.
Sadece en iyiler Chicago bölgesinde çalışır ama içimden bir his, sen ve aletinin bizi birinci lige çıkaracağını söylüyor.
Лучшие и почти лучшие едут в Чикаго. Но я уже чую, что ты и твое обаяние станут билетом в высшую лигу.
sadece bir adam 18
sadece bir gece 27
sadece biraz 87
sadece bir kere 62
sadece bir 91
sadece bir tane mi 18
sadece bir tane 124
sadece bir kez 77
sadece bir yudum 20
sadece bir fikir 24
sadece bir gece 27
sadece biraz 87
sadece bir kere 62
sadece bir 91
sadece bir tane mi 18
sadece bir tane 124
sadece bir kez 77
sadece bir yudum 20
sadece bir fikir 24