English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ S ] / Sadece biraz daha

Sadece biraz daha translate Russian

651 parallel translation
Bırakın kalayım. Sadece biraz daha.
Позвольте мне остаться, хоть ненадолго.
Her zamanki gibi..... sadece biraz daha süslü.
Такая же как всегда только более модная.
Sadece biraz daha tecrübeli.
" олько немного более опытный.
Sadece biraz daha, aşkım.
Еще немного.
Sanırım ben de yapabilirdim. Sadece biraz daha fazla zaman alırdı.
И я смог бы, но это заняло бы чуть больше времени.
Sadece biraz daha.
Немного выше.
Sakın beni aramama aptallığını yapma çünkü onların onu ele geçirmesi sadece biraz daha zaman alır.
И только попробуй не позвонить мне. Пройдет время и они все равно его найдут.
Ama sen, sadece biraz daha aceleci oldun.
Но ты, ты только стал более нетерпеливым.
Hayır. Sadece biraz daha kalalım.
Нет, давай побудем здесь еще немного.
- Oylama için zaman yoktu. - Sadece biraz daha zaman istedim.
- дем упгяве вяомос циа ьгжо. - то ломо поу вяеиафолоум гтам пеяиссотеяо вяомо.
Sadece biraz daha bekle.
Подожди, потерпи немножко.
Sadece biraz daha tuzak.
Я уже сделал ловушки.
Sadece biraz daha zaman alacak.
Просто это займет немного больше времени.
Sadece biraz daha.
Задержимся ненадолго.
Sorun değil. Aynı iş nasılsa, sadece biraz daha fazla yapacağım, o kadar.
Нам приходится каждый день есть гамбургеры.
ona zaten cok fazla verdim. sadece biraz daha ver.
яЛНРПХ-ЙЮ, БГЪК!
Tamam ve şimdi, sadece biraz daha... O kolay, kolay, kolay.
Легонько, легонько....
Sadece biraz daha uzun sürüyor, çünkü benden bir tane daha yok.
Просто это выходит немного дольше, потому что я один.
Sadece biraz daha sabret, tamam mı?
Давай пойдем к гостям
Ally, sen Bay Hatfield'i sadece biraz daha fazla para için tehdit ediyorsun. Benim yaptığım da bu.
Ты угрожаешь мистеру Хэтфилду, чтобы срубить побольше денег.
Sadece biraz daha zaman gerekiyor.
Нам только нужно еще немного времени.
Seni unutmadım anne, sadece biraz daha zor.
- Я не забыла, мама. Просто это нелегко.
Sadece biraz daha fazla uğraşmam gerekiyordu.
Я работала чуть-чуть напряжённее, только и всего.
Aynıydı, sadece biraz daha karanlık.
Такая же кучка, но камни темней. Да.
Sadece biraz daha sabır ve onu öldürebiliriz.
он будет беззащитен.
Sadece burada biraz daha kalacağım.
Просто... Я останусь тут ещё на некоторое время.
Çoğunu ben yaptım Yüzbaşı Butler, Bayan Scarlett sadece biraz yardımcı oldu, ama hiç bir doktor daha iyisini yapamazdı!
В общем-то, я, капитан Батлер. А мисс Скарлетт мне помогала. Вышло лучше любого доктора.
Sadece birazcık, bir seneden biraz daha az.
Совсем чуть-чуть.
İsterseniz koltuklarınızdan kalkın ve ışığı biraz daha açın ve arkadaşlarınızla sohbet edin. Ama lütfen gelecek film için acele edin. Sadece bir haftanız var.
Можете пока прогуляться... выпить освежительных напитков, поболтать с друзьями... но, пожалуйста, не опаздывайте на наше следующее представление.
Belki bulmak için sadece tepenin biraz daha yukarılarına tırmanmam gerekecek.
Может, просто придется подняться на холм повыше?
Sadece biraz yorgunuz, yarın daha farklı görünecek, göreceksin!
Ты просто немного устала. Увидишь, завтра всё будет по-другому.
Biraz daha yardım bulmaya çalıştım ama şanssızım. Sadece 20 adam var.
Я пытался найти людей, но безрезультатно, у меня 20 человек.
Biraz sabret, bu konuyu daha sonra konuşuruz. Şimdilik sadece kahvaltıyı düşünelim, tamam mı?
А пока давай подумаем о завтраке, идет?
Sadece bir saniye daha bekle. Sonra biraz daha düdükler ve sonra, uzuuun uzuun Ay'ı seyrederlermiş. Bu onlara daha büyük haz verirmiş.
тебе понравится. а затем любуются на луну или что-нибудь еще- -
Sadece, bir yüzyıldan biraz daha fazla bir sürede dikilitaşın üzerindeki yazıtların neredeyse tamamı silindi.
Чуть больше чем за век его пребывания в Центральном Парке Нью-Йорка надписи на нем почти полностью стёрлись.
Pek farketmeyecek aslında, sadece işler biraz daha çabuk gelişecek o kadar.
В самом деле, никакой разницы, просто немного раньше, чем планировалось.
Sadece TV'den biraz daha iyi.
Чуть лучше, чем телевизор.
- Sadece gösteri, biraz daha zaman kazanmak için.
- Спектакль, чтобы выиграть время.
Seni uzun süredir görmüyoruz ve sadece seninle biraz daha fazla zaman geçirmek istiyoruz.
Мы так долго тебя не видели, и просто хотели провести с тобой немного времени.
Bu sadece babanın futbolu biraz daha heyecanlı hale getirmek için yaptığı minik birşey.
Это что-то, что папы делают, чтобы футбол был интереснее.
John... Ben sadece... Lütfen, beni seviyorsan biraz daha bekleyemez misin?
Джон, я... пожалуйста, если ты меня любишь, подожди, пока я сама не определюсь.
Ona biraz daha işkence etmek istiyorum sadece.
Я просто хочу помучить его подольше.
Bu adam sadece biraz altüst olmuş hepsi bu, tamam mı? Şimdi daha iyi.
Тот мистер был просто ужасно расстроен.
sadece evde biraz daha dikkatli olmam gerekiyo.
дНПНЦНИ, РЕАЕ ПЮГБЕ МЕ МЮДН МЮ ПЮАНРС?
Sadece bana biraz zaman ver daha gelişmişini alacağım.
Только дай мне время, и я модернизирую ваш смычок.
Sadece katliamı biraz daha az anlatabilirsin.
Но ты должна, преподносить массовую трагедию с меньшим энтузиазмом.
Biraz daha boya almaya gitti sadece.
Она только что пошла принести еще... краски.
- Evet. Belki de sadece saçı sakarinden biraz daha doğal olan bir kadını tercih ediyordur.
Может он предпочитает женщин, чей цвет волос выглядит натуральней, чем сахар.
sadece hayatım artık biraz daha karıştı.
Из-за того, что моя жизнь становится сложнее.
Daha sadece birkaç saat oldu. Biraz zaman tanı.
Прошло всего пара часов.
- Eğer sadece burada oturur ve biraz daha bekleyip görürsek o zaman belki seçmek zorunda kalmazsın ve ben de bir şey yapmak zorunda kalmam!
Если мы будем сидеть здесь и ничего не делать,... то тогда наверняка тебе не придется выбирать, Кэнди! А мне не придется ничего делать!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]