Senin evinde translate Russian
414 parallel translation
Sanırım bunu dün gece senin evinde çaldım, Willie Amca.
И потом, похоже, меня вчера обокрали в твоём доме, дядя Вилли.
Senin evinde?
Как насчет вашего дома?
Senin evinde kimseyi ısırmaz.
Она не укусит никого в твоём доме.
Senin evinde çalışırız.
Мы можем работать у вас.
Senin evinde mi?
В твоем доме?
Annen, senin evinde kaldığında ona ne kadar iyi davrandığını anlattı.
Мать рассказала мне, как ты была добра к ней, когда она гостила у тебя. Мне было нечего ей предложить.
- Muhtemelen senin evinde. - Bunda ne kötülük var?
Возможно, в твоём доме.
Benim evimde, senin evinde.
Твоя квартира, или моя.
Bir saat sonra senin evinde olur, sözümü dinle.
Через час ты будешь дома с деньгами. Послушай меня, Марчелло.
Senin evinde.
У вас дома.
Senin evinde geçirdiğimiz akşamdan bir gün sonra tanıştık. Akşam mı?
Честно, я познакомился с ней на следующий день после... вечера, проведенного с вами.
O halde gelip senin evinde kalmalarına ses çıkarmazsın, değil mi?
Значит вы будете не против если они переночуют у вас?
Burada yiyeceğiz, senin evinde.
Мы же будем встречать здесь, у тебя.
Senin evinde ortaya çıkması senin suçun.
Молчи! Ты непутевая. В моем доме он вряд ли мог появиться.
Onun makinesi nasıl senin evinde oluyor?
Почему ты вмешиваешься в мою жизнь? Тебе давно уже пора на аэродром.
Senin evinde... Eee?
Боже правый, ты меня просто убиваешь.
- Senin evinde bıraktım.
Я оставила их в твоем доме. Прости.
Kağıtlar senin evinde.
Бумаги у тебя дома.
Sonra da heykeli senin evinde gördüm.
А потом я увидел ее в твоем доме.
Kızı senin evinde görmüş ve hizmetlin Yoshizuka'ya genç bayanın kim olduğunu sormuş.
В доме она увидела девушку и спросила у слуги Ёшидзука кто это такая.
Odasında uyuyordu senin evinde.
Он спит в своей кроватке, в твоем доме.
O zaman senin evinde yaşarız.
- Отлично, мы моги бы пожить у тебя.
Yani senin evinde terleyenin içecek isteme hakkı oluyor?
Любому вспотевшему в твоем доме нужно предложить попить?
Senin evinde gözaltıyı kabul edebilirim.
Мне лучше всего спрятаться у тебя дома
Verdiğin her güzelliğe ve armağana ibadet etmek için bugün senin evinde bir araya geldik.
Сегодня мы стоим перед тобой, Господи, в храме твоём и возносим хвалу, за то, как дивно ты устроил мир.
Senin evinde mi?
Собственном доме?
Senin evinde.
У тебя дома.
- Senin evinde.
- У тебя дома.
- Senin evinde yaşamadığım iyi olmuş desene.
Хорошо, что я не в твоем доме.
Böyle bir adam ancak senin evinde olabilir. O çok tehlikelidir.
Такого парня, как этот можно найти только в твоем доме.
Bu donumun senin evinde olmasını nasıl açıklar?
Как это объяснит мое белье в вашей квартире?
- Ve senin evinde.
- И вот она в твоем доме.
Burada, senin evinde miydi?
Была здесь, в этом доме?
- Bu gece senin evinde.
- Сегодня вечером у тебя. - В десять часов.
Senin evinde mi?
Дай адрес.
- Senin evinde bekleyebilir miyim?
- Может, я тебя дома подожду?
Dostun Brian, senin evinde 3 günlük bir tören düzenledi.
Твой друг Брайен Шелби устроил трехдневный траур в твоем доме.
- Senin evinde kalıyoruz.
Мы же ночуем у тебя.
- Eh, senin de evinde George Washington ya da Abraham Lincoln'ün resmi vardır herhalde.
- Возможно, у вас в комнате есть портрет Джорджа Вашингтона или Авраама Линкольна.
- Senin evinde.
А где сейчас Манфреди?
Para burada değil. Senin paran Joe'nun evinde. Seninkinin yanındaki ev.
И в доме Кеннеди, и в доме миссис Маклин, и в сотне других.
- Bitmedi daha! Neyin var senin ha, misafirimizin dedikodusunu mu yapacaksın evinde?
Что с тобой такое, проявляешь неуважение к гостям в собственном доме?
Oğlunun evinde senin için bir yer olmaması ne hüzün verici birşey.
Очень печально, когда у твоего сына нет для тебя места в твоем собственном доме.
Senin Sally'nin evinde olduğunu yazmak istemem.
Слава богу.
Senin, evinde olman lazım.
Ты должна жить дома.
Senin iğrenç evinde yaşamak isteyen kim?
... грёбаный дом. И хрен с ним.
Herkes senin gibi çocuk evinde saklanmıyor.
Не все прячутся в Кукольном Домике.
Kızların evinde. Şöyle dedin. Ben senin arkadaşın değilmişim.
Там, в борделе, ты сказал, что я тебе не друг.
Sam, Ruby bana senin düşkünler evinde çalıştığını söyledi.
Сэм, знаете, Руби мне рассказала, что вы работаете в хосписе.
Sen ne biliyorsun senin lüks evinde... kafayıo çeken kocanla beraber?
Что вы знаете в своём офигенном доме... с мужем, который сам под себя ссыт?
Bu senin de evinde olabilir. Senin de. Ya da senin de.
И это может произойти в вашем доме, или вашем, или вашем!
evinde 36
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle 184
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle konuşmak istiyorum 561
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle 184
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle konuşmak istiyorum 561
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adına sevindim 78
senin için 556
seninleyim 95
senin derdin ne 338
seninle gurur duyuyorum 314
seninim 46
senin neyin var 538
seninle evleneceğim 47
senin adına çok sevindim 42
senin mi 196
senin için 556
seninleyim 95
senin derdin ne 338
seninle gurur duyuyorum 314
seninim 46
senin neyin var 538
seninle evleneceğim 47
senin adına çok sevindim 42
senin mi 196