English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ Ç ] / Çalışmak

Çalışmak translate Russian

6,305 parallel translation
Şu davada orta yolu bulmaya çalışmak o ektirdiğin saçları, doğal göstermeye çalışmaktan kısa sürerdi.
Знаешь, тебе этот иск обойдётся дешевле, чем эта твоя пересадка волос.
Birlikte çalışmak zorunda kalmadıkça uyar.
До тех пор, пока я с ним не работаю.
Poker suratın üstünde çalışmak isteyebilirsin.
Тебе стоит поработать над выражением своего лица.
Onu yakalamaya çalışmak yapar ama.
Попытка поймать его - делает.
37 yıl orduda çalışmak sizi kuralcı yapar.
37 лет в армии делают тебя сторонником правил.
Bak adamım. Beraber çalışmak için bana geldiğinde ciddi miydin? O sadece bir anlık heyecandı.
- Слушай, так ты мне тогда серьезно предлагал?
Milan'dan gelen kargo, Arnavutlar tarafından engellenen var ya hani. Seni Ghost ve Tommy ile çalışmak zorunda bırakan...
- Та поставка от Милана, которую украли албанцы, и ты вынужден был перейти к Томми и Призраку...
Artık sahada benimle çalışmak istemediğini mi söylemeye geldin?
Ты пришла сказать мне, что больше не хочешь работать со мной вне участка.
Hâlâ seninle çalışmak istiyorum.
Я по-прежнему хочу работать с тобой.
Genelde, geçmişte yaptıkları hataları telafi etmek, açtıkları yaraları iyileştirmeye çalışmak için.
Часто, чтобы загладить вину, попытаться заживить старую рану.
Çalışmak zorunda değilim.
Так не должно быть.
Sıkı çalışmak zorunda kalabilirsiniz ama böylece davadan kurtulacağız.
Труд нелегкий, но он освободит нас от иска.
"Çalışmak sizi kurtaracak" mı diyorsun?
- То есть... "Труд освобождает"?
Tek seferlik algoritmam üzerinde çalışmak için Hooli bilgisayarı kullandım.
Я использовал компьютер "Холи" для проверки алгоритма. Один раз.
Neden Amerikan laboratuvarlarında çalışmak istediğini kafam almıyor sadece kocan...
Я не понимаю, почему ты хочешь работать в американской лаборатории. Только из-за своего мужа...
Ben bu ilişki üzerinde çalışmak istiyorum.
Я, например, готов еще повозиться в этих отношениях.
Dokuma tezgahında çalışmak istiyorum.
Ткать на станке.
- Sizce Caroline için çalışmak kolay mıydı?
Как вы думаете, с Кэролайн было легко работать?
Onunla konuşmaya çalışmak için, durdurmak için.
Я пытался поговорить с ней, остановить её.
Çalışmak zorunda değilsiniz.
Вы не должны работать.
Ama onun karakterini karalamaya çalışmak, umutsuzluğun kanıtıdır.
Но бросить тень на его личные качества - это уже акт отчаяния.
- Şimdi onlarla çalışmak mı zorundasın?
Тебе нужно поработать с ними сейчас?
Hasta tutumu üstünde biraz çalışmak isteyebilirsiniz.
Возможно, вам стоит поработать над врачебным тактом.
Görevimiz de kemiklerin sahibi olan kadınla ilgili olabildiğince şey bulup belgelemek ve ona ne olduğunu anlamaya çalışmak.
Наша задача найти как можно больше ее костей, задокументировать, и понять что с ней случилось.
Birlikte çalışmak mı istiyorsun?
Хочешь работать вместе?
Şu anda aklında bizim nerede olduğumuzu da hesaba katmaya çalışmak çok yorucu!
И пытаться выяснить, где ты мыслями, пока ты с нами, - это выматывает!
O Henderson bir evcil hayvan dükkanında çalışmak için kullanılır.
Она работала в зоомагазине в Хендерсоне.
Normal bir günmüş gibi çalışmak istiyorum.
Я просто хочу работать как обычно.
- Ama "yürütmeye çalışmak" biraz fazla...
— Но это решение могло быть немного...
Benim için çalışmak ister misin?
Как насчет поработать на меня?
Onunla oturmak, onun yanında olmak ve onu biraz rahatlatmaya çalışmak istiyorum.
Я хочу сидеть рядом, быть рядом с ним и попытаться его успокоить.
Seneye şu beleş ajansla çalışmak istemiyorum dostum.
Не хочу остаться не у дел на целый год.
Sizinle çalışmak onurdur.
Для меня будет честью работать с вами.
Çalışmak istemeyen askerler.
- Солдат, которые отказываются работать.
Bir adamla çalışmak üzere anlaşma yaptım.
Я согласился работать на одного парня.
Seninle çalışmak istemiyorum.
Я не заинтересован в работе на тебя.
Aslında ben de havacı sayılırım. O yüzden bana söz vermelisin. Ehliyetini alıp St. Louis'e döndüğünde etek altı uçmaya çalışmak yok, anlaştık mı?
Знаете, я сама пилот, так что, когда получите лицензию и вернётесь в Сент-Луис, пообещайте мне, что не будете пытаться пролететь под "Вратами на запад", хорошо?
Lee için çalışmak hoşuna gidiyor mu?
Тебе нравится работать на Ли?
Çocuklarının ve senin bu işten tek parça kurtulmanızın tek yolu bizimle çalışmak.
Работая на нас, вы и ваши дети выберитесь из этой ситуации целыми и невредимыми.
Çocuklarınla bu işten tek parça kurtulmanın tek yolu bizimle çalışmak.
Работая на нас, вы и ваши дети выберитесь из этой ситуации целыми и невредимыми.
Sadece Yvonne biraz daha profesyonel biriyle çalışmak istiyor. Hepsi bu.
Ивонн хочет работать с кем-то более профессиональным, вот и всё.
Çalışmak istemiyorsanız, eşyalarınızı toplayın.
Если не хочешь работать, собирай пожитки.
Çalışmak için pusulamı alıp kitaptaki yere koydum.
Компас сработал. Я положил его в выемку в книге.
- Seninle çalışmak çok güzeldi, Patrick.
Было замечательно работать с тобой, Патрик.
Eğer sorun değilse kendi mekanımızda çalışmak isteriz.
Предпочитаю заниматься этим из своей лавочки, если это все одно и то же.
O zaman, Saul, onların hatalarını düzeltmeye çalışmak için daha fazla gücünü harcama.
Значит, Саул, не трать свои силы, пытаясь исправить их ошибки.
Bu pislik için çalışmak zorunda değilsiniz.
Вам не обязательно работать на этого придурка.
- Onlarla mı çalışmak istiyorsun?
Хочешь работать с ними? Нет.
Hayır, çalışmak için gelmedim.
А я приехал не для учебы.
Çalışmak zorunda değil misin _
- Где? ( нем. )
Dawson, böyle işlere karışmak hoşuma gitmez ama kendini doğru bir karar verdiğine kandırmaya çalışan biri gibisin.
Доусон, я не хочу влезать во всё это, но ты говоришь как человек, пытающийся убедить самого себя, что он поступил правильно.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]