English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ N ] / Ne dediğini biliyor musun

Ne dediğini biliyor musun Çeviri Fransızca

126 parallel translation
Bana bak Ed, ne dediğini biliyor musun?
Ed, es-tu sûr de ce que tu avances?
- Senin hakkında ne dediğini biliyor musun? - Her ne dediyse, doğrudur!
Savez-vous ce qu'elle dit de vous?
- Ne dediğini biliyor musun?
- Vous savez ce qu'il a dit?
Ne dediğini biliyor musun?
Vous savez ce qu'il a dit? Ce n'est pas le moment de parler poésie.
Öğrencilerin ne dediğini biliyor musun?
Sais-tu ce que disent les étudiants? Ils disent que...
- Sen ne dediğini biliyor musun?
- Vous saviez ce que vous disiez?
Ne dediğini biliyor musun?
Vous savez ce que vous dites?
- Ne dediğini biliyor musun?
- Et vous savez ce qu'il a dit?
Ne dediğini biliyor musun?
Savez-vous ce que vous êtes en train de dire?
Çavuşun ne dediğini biliyor musun? - Ne?
Tu sais ce que le sergent a dit?
- Ne dediğini biliyor musun?
- Tu sais ce qu'il a dit?
Ne dediğini biliyor musun?
Un homme m'a insultée.
Peter, ne dediğini biliyor musun?
Pierre, que viens-tu de dire là?
- Marilyn'in ne dediğini biliyor musun?
- Tu sais ce que Marilyn dit de toi?
Birkut'un 68'de Maciek'e ne dediğini biliyor musun?
Tu sais ce que Birkut a dit à Maciek en 1968?
Peki Gilbert'ın kraliçe hakkında ne dediğini biliyor musun?
Savez-vous ce que Gilbert raconte sur la Reine?
Kraliçe'nin Kitty'e ne dediğini biliyor musun?
"Savez-vous comment la Reine appelle Kitty?"
Montoya'nın ne dediğini biliyor musun?
Tu sais ce que Montoya m'a dit?
Az önce ne dediğini biliyor musun?
Tu sais ce que tu viens de dire?
Bana ne dediğini biliyor musun? Dedi ki :
Et tu sais ce qu'il me dit?
Ne dediğini biliyor musun?
Tu sais quoi dire, hein?
Nietzsche'nin ne dediğini biliyor musun? Onların tanrının ikinci hatası olduğunu.
Nietzsche dit... qu'ils sont la 2ême bourde de Dieu!
Annemin ölmeden birkaç gün önce ne dediğini biliyor musun?
Vous savez ce que maman m'a dit quelques jours avant de mourir?
- Ne dediğini biliyor musun?
- Tu sais ce qu'il dit?
Ne dediğini biliyor musun?
Tu sais ce qu'il en a dit?
- Orada ne dediğini biliyor musun?
- Tu sais ce qu'elle lui dit? - Quoi?
- Ne dediğini biliyor musun?
- Tu sais ce que tu dis, là?
Bana ne dediğini biliyor musun?
Vous savez ce qu'il m'a dit?
- Ne dediğini biliyor musun?
Tu sais ce que tu dis?
Herkesin ne dediğini biliyor musun?
Tout le monde parle d'un truc.
Sen ne dediğini biliyor musun?
Tu sais ce que tu dis?
Dinle. Ne dediğini biliyor musun?
Tu sais ce qu'il dit?
Acaba ne dediğini biliyor musun?
Je me demande si tu sais de quoi tu parles.
Onu son gördüğümde bana ne dediğini biliyor musun?
Savez-vous ce qu'il m'a demandé, ici, la dernière fois que je l'ai vu?
Diğer adam ne dediğini biliyor musun?
L'autre type. Tu sais ce qu'il m'a dit?
Richard'la yemekten döndüğünde ilk ne dediğini biliyor musun?
Tu sais ce qu'elle m'a dit après ce déjeuner?
Bu sembol çemberinin ne dediğini biliyor musun?
Vous savez ce que les symboles disent?
Ve onun yapımcısının ne dediğini biliyor musun?
Son producteur a répondu quoi?
Bana ne dediğini biliyor musun? Hava durumunu Shakespearımsı bir yetenekle sunduğumu söyledi.
Il m'a dit que mon bulletin météo avait un petit air shakespearien
Dorothy. Onun bana ne dediğini biliyor musun?
Je ne sais pas de quoi elle m'a traitée.
- Benedict Anderson'un kimlik hakkında ne dediğini biliyor musun?
Oui. Eh bien, tu sais ce que dit Benedict Anderson sur l'identité?
Az önce ne dediğini biliyor musun?
Tu réalises ce que tu as dit?
- Bana ne dediğini biliyor musun?
- Tu sais ce qu'elle m'a dit l'autre jour?
Eskilerin buna ne dediğini biliyor musun?
Sais-tu comment les anciens l'appelaient?
Gazinoların sistemi olan adamlar için ne dediğini biliyor musun?
- Dans un casino... - Quoi?
İncil'in ne dediğini biliyor musun?
Tu sais ce que dit la Bible?
Ne dediğini biliyor musun, Zosh?
Que dis-tu, Zosh? Tu sais ce que tu dis?
kulaklarını tıkarsın ve diğer kişinin ne dediğini tahmin etmeye çalışırsın. - Bu oyunu biliyor musun? - Hayır.
Il y en a un qui bouche les oreilles, il parle et tu dois comprendre ce qu'il dit, après c'est à toi.
- Sanford'un bana ne dediğini biliyor musun?
- Tu sais ce que Sanford m'a dit?
Bana ne dediğini biliyor musun?
Tu sais ce qu'il m'a dit?
Adamların ne dediğini biliyor musun?
- Papa!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]