Öldu Çeviri Portekizce
201,725 parallel translation
Birden bire, aniden yeni ve parlak bir ünvanın oldu.
Mas agora tens o teu novo título, certo?
Ne oldu Edwards?
Edwards, o que aconteceu?
Bir şey mi oldu?
Aconteceu alguma coisa?
- Ne oldu?
O rim parou.
Kızının daha önce akıl sağlığıyla ilgili sorunu oldu mu?
A sua filha tem historial de doença mental?
Zaten şok oldu. 12 yıl geçti.
Já é chocante. Passaram 12 anos.
Ne oldu?
- Tem de ir.
Cynthia'ya ne oldu?
O que aconteceu?
- Çok bilgece bir söz oldu.
- Isso foi sábio.
Nasıl oldu?
Mas como?
Rahibe olduğunu kullanmam biraz fazla oldu ama lütfen.
A coisa da freira foi demais, mas por favor.
Neden benim istediğim isim yazı oldu?
Por que é que o nome de que gosto é coroa?
Ne oldu?
- Ele está bem?
Bu hindi pişirirken mi oldu?
- Fritada de peru?
Daha yeni bebekleri oldu.
Tiveram um bebé.
Bir şey mi oldu?
Algum problema?
Ne oldu?
O que foi?
Planımız için çok mu geç oldu?
Eu sei. Perdi a minha oportunidade? Não, não.
Nasıl oldu bu?
Como?
Ne oldu?
- O que se passou?
Ne oldu?
O que aconteceu?
- Onu kaybetmemiz yazık oldu.
- Pena ele ter-nos escapado.
Winchell'se ne oldu?
O que é que aconteceu com a outra loja?
Tim'in ayrılışında sorun oldu mu?
Então, o Tim partiu bem?
Nasıl oldu da her şeyin "normale döndüğü" hissine kapıldın tam olarak?
Como é que sentes exactamente que tudo "voltou ao normal"?
Sterilliği geçeli çok oldu.
A esterilização desapareceu há muito tempo.
Stabilize oldu ama bu mandal uzun süre dayanmaz.
Estável, mas o grampo não vai aguentar muito.
- Ne oldu be?
- Mas que diabos?
- Happy, motora ne oldu? Hortumu patlattı.
- O que é que aconteceu com o motor?
- Ne oldu?
- O que foi?
Bir daha görememe ihtimaline karşı, hepimizin Cabe'i veda etme fırsatı oldu.
Todos pudemos despedir-nos do Cabe, caso nunca mais o víssemos.
İşte oldu. Başardın.
Conseguiste.
Sizin hidrojen sülfür işi ne oldu?
Como é que estás com o sulfeto de hidrogénio?
Birden bire bir iş antlaşması peyda oldu ve veda edemeden yola çıkmak zorunda kaldım.
Apareceu um negócio rápido e tive de partir sem nem sequer me despedir.
Üç saat oldu.
Já se passaram 3 horas.
- Nasıl oldu da Cujo ve Co... -... aklımıza gelmedi?
Como é que não sabíamos sobre Scooby-Doo e Loo?
- Şimdi oldu.
- O coração dela!
Ve bize zaman kazandırmaya çalışıyorsan kazandırdığın en fazla bir kaç dakika oldu.
Se querias conseguir tempo, só temos alguns minutos, no máximo.
Burnunuzun dibinde oldu.
Foi feito no vosso próprio quintal.
Evet, çok aptalca bir söylem olabilirdi ve oldu da, tezgâhtar tarafından ve ortam birden... alevlendi.
Sim, um argumento estúpido como esse, podia ser feito, e foi, pelo caixa, E as coisas ficaram quentes.
Evet, işte oldu.
Isso, assim mesmo. Agarra-te a ele.
- Ne oldu burada yahu?
Que diabos é que aconteceu aqui?
Ne oldu yahu?
O que é que aconteceu?
Hayallerim gerçek oldu.
É a realização de um sonho, é o que é.
Öleli üç yıl oldu ve artık geçmişte yaşayamam.
Já passaram quase três anos desde que ele morreu, e não posso continuar a viver no passado.
David ve Robbie hedef mi alındı yoksa fırsat kurbanı mı oldu öğrenmeliyiz.
Temos de determinar se o David e o Robbie foram alvos ou se o seu sequestro foi um crime de oportunidade.
Çok yardımı oldu.
Isto vai ajudar muito.
- Binaya ne oldu?
- O que aconteceu ao prédio?
- Jeffrey ile neler oldu?
Então, como foram as coisas com o Jeffery?
Evet? Ne oldu?
O que aconteceu?
İşte bu sürpriz oldu.
Dr. ARCHIBALD HOPPER PSIQUIATRA Que surpresa.
öldür 344
öldürecek 16
öldüreceğim 51
öldürürüm 37
olduğunu biliyorum 33
öldürür 25
öldüğünde 37
oldu bil 39
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldürecek 16
öldüreceğim 51
öldürürüm 37
olduğunu biliyorum 33
öldürür 25
öldüğünde 37
oldu bil 39
öldürmek 62
öldürülmüş 50
oldu o zaman 19
öldük 27
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
öldür beni 219
oldu bitti 17
oldu bile 25
öldük 27
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
öldür beni 219
oldu bitti 17
oldu bile 25