Did you see anything translate Turkish
617 parallel translation
Did you see anything?
Bir şey gördün mü?
Did you see anything in Miss Wolf's hand?
Bayan Wolf'un elinde bir şey gördünüz mü?
- Did you see anything?
- Bir şey gördün mü?
When you came out of your room, did you see anything?
Odanızdan çıktığınızda bir şey gördünüz mü?
Did you see anything of Charcoal?
- Kömüre dönmüş birini gördün mü?
Did you see anything of a...?
Bir şey gördün mü...?
- Did you see anything of Cheeta, Tarzan?
- Çita'yı gördün mü, Tarzan? - Hayır.
Went through the whole place - Did you see anything unusual?
Annesi, çocuğun her zaman hikâyeler uydurduğunu söyledi.
Did you see anything new?
Yeni şeyler gördünüz mü?
- Did you see anything, Mabry?
- Bir şey gördün mü Mabry?
Did you see anything?
Sen gördün mü?
Did you see anything, Neb?
Bir şey gördün mü Neb?
Benjy! Did you see anything, pal?
Bir şey gördün mü, Benjy?
Did you see anything? - No.
Bir şey gördünüz mü?
- Did you see anything? - Me?
- Bir şey gördün mü?
Did you see anything unusual on your way in?
Yolunuzun üzerinde alışık olmadığınız birşey gördünüzmü?
Did you see anything?
Bir şey gördünüz mü?
- Did you see, or hear anything during the night?
- Dün gece bir şey gördünüz ya da duydunuz mu?
Did you ever see anything more beautiful in all your life?
Hayatında hiç bu kadar güzelini gördün mü?
Did you ever see anything like that?
Daha önce böyle bir şey gördünüz mü?
You see, my father went bankrupt, and i was in a shop till... oh, i never gave a man away or did anything i was ashamed of, at least, i mean... i had to make my living in all sorts of ways.
Bakın. Babam iflas etti, ve ben dükkanda çalıştım. Asla bir adamı kandıramadım.
Did you ever see anything like that before in your life?
Daha önce hiç hayatında buna benzer bir şey gördün mü?
You see, I never did anything of the kind.
Ben asla böyle bir şey yapmadım.
Did you ever see anything so delicate?
Hiç bu kadar zarif bir şey görmüş müydünüz?
Did you ever see anything so cunning?
Hiç bu kadar şirin birşey görmüş müydünüz?
It's too late to do anything about that now but it seem to me like you never did see such a stealing man in all my born days.
Onun için elden artık bir şey gelmez ama bana öyle geliyor ki hiç böyle hırsız görmemişsindir.
Thought I'd better see you before I did anything.
Bir şey yapmadan önce seni bir göreyim dedim.
Did you ever see anything so lovely?
Hiç bu kadar güzel bir şey görmüş müydün?
Did you see anyone or anything in there that made you pause or stop?
İçeride durmanızı ve duraklamanızı gerektirecek bir şey ya da birini gördünüz mü?
- Did you see anyone or anything in there?
- Orada birisini ya da bir şey gördünüz mü?
Oh, did you ever see anything so lovely?
Ne kadar güzel değil mi?
Did you ever see anything like yourself for being dumb specimens?
Birbirinizden daha salak iki adam gördünüz mü?
Did you ever see anything you wanted more than that?
Bundan daha çok bir şeyi görmek istedin mi?
You didn't happen to see anything, did you, Walt?
Sen bir şey görmedin, değil mi Walt?
Did you want to see Alan about anything special?
Alan'ı özel bir mesele için mi görmek istemiştiniz?
Did you see or hear anything?
- Bir şey gördünüz ya da duydunuz mu?
Excuse me, but did you people see anything?
Affedersiniz, herhangi garip bir şey gördünüz mü?
Did you ever see anything as idiotic as me on that screen?
Beyazperdede benim kadar ahmak birisini hiç gördün mü?
You didn't see anything unusual yesterday or this morning, did you?
Dün ya da bu sabah sıradışı bir şey görmedin, değil mi?
Did you ever see anything like it?
Daha evvel buna benzer bir şey gördün mü?
Ralph, did you ever see anything so sleek?
Ralph, daha önce hiç bunun kadar şık bir şey görmüş müydün?
Did you ever see anything like this around here before, Jess?
Daha önce buralarda böyle bir şey gördün mü, Jess?
Did you ever see anything so big?
Bu kadar büyük bir şey gördünüz mü?
Did you ever see anything so beautiful?
Hiç bu kadar güzel bir şey gördün mü?
Did you also see anything that she could have climbed up on
Üzerine tırmandığı ve sonra devirdiği...
Now we'll see if you did anything or not.
Orasını göreceğiz artık.
Did you ever see anything like this in a cradle?
Hiçbir beşikte böyle bir şey gördün mü?
I see. Did he do anything to you?
- Anlıyorum.
Vicki, did you ever see anything like it in your life? No!
- Vicki ömründe bunun gibi bir şey gördün mü?
- You didn't see anything, did you, Slim?
- Hiçbirşey görmedin, değil mi, Slim?
Did you ever see anything like that?
Hiç böyle bir şey görmüş müydün?
did you sleep well 186
did you 5422
did you miss me 258
did you like it 169
did you call me 65
did you have a good day 34
did you get it 332
did you know 464
did you hear that 1358
did you find it 130
did you 5422
did you miss me 258
did you like it 169
did you call me 65
did you have a good day 34
did you get it 332
did you know 464
did you hear that 1358
did you find it 130
did you see a doctor 19
did you do it 192
did you say something 194
did you know that 655
did you see that 1004
did you hear me 503
did you see him 211
did you see it 273
did you know him 151
did you hear 352
did you do it 192
did you say something 194
did you know that 655
did you see that 1004
did you hear me 503
did you see him 211
did you see it 273
did you know him 151
did you hear 352