English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I help you

I help you translate Turkish

53,319 parallel translation
Can I help you?
Yardımcı olabilir miyim?
How can I help you?
Nasıl yardımcı olabilirim?
How may I help you?
Size nasıl yardımcı olabilirim?
- Can I help you?
- NasıI yardım edebilirim?
Can I help you gentlemen with something?
Yardım edebileceğim bir şey var mı?
What can I help you with?
Size nasıl yardım edebilirim?
Can I help you?
- Yardımcı olabilir miyim?
Can I help you with something, soldier?
- Yardımcı olabilir miyim asker?
Can I help you?
Yardım edebilir miyim?
You're only trying to help me, and I'm...
Sadece bana yardım etmeye çalışıyorsun ve ben...
I just wanted to help you!
Sadece sana yardım etmek istedim.
I can help you.
Sana yardım edebilirim.
Look, I can help you, but you got to talk to me.
Sana yardım edebilirim ama olan biteni anlatman lazım.
I'm gonna help you.
Sana yardım edeceğim.
I'll help you win.
Kazanmana yardım edeceğim.
When you exonerate my family, unconditionally, unfreeze my assets, we'll talk about how I can help keep Earth and Mars from blowing up this whole goddamn system.
Ailemi temize çıkarıp mal varlığımı koşulsuz olarak serbest bıraktığınızda Dünya'yı ve Mars'ı tüm sistemi havaya uçurmaktan alıkoymak için nasıl yardım edebileceğimi konuşuruz.
So if you, help me get outta this, I promise I will go to church with Lizzie, JP...
Bundan kurtulmamı sağlarsan söz veriyorum Lizzie ve JP ile kiliseye gideceğim.
I'm sure you can help with that.
- Yardımın dokunacağına eminim.
I appreciate how much you're trying to help me, but I would've cried regardless.
Bahane bulmaya çalıştığın için teşekkür ederim ama zaten her türlü ağlardım.
- I can't help you with this.
- Bu konuda yardımcı olamam. - Ama niye?
I can help you find Jace.
Jace'i bulmana yardım edebilirim.
There is no way we're going to help you hunt Jace.
Jace'i avlamana yardım etmeyeceğiz.
I want to help you.
Sana yardım etmek istiyorum.
I can guarantee Jace's safety if you help me bring him in.
Buraya getirmeme yardım edersen onun güvenliğini sağlayabilirim.
So I was hoping maybe you could help him out.
Ona yardım edebilirsin diye umuyordum.
I know nothing makes sense right now. But I'm going to help you.
Biliyorum, şu anda her şey mantıksız ama sana yardım edeceğim.
So, can you help me deliver Camille to the Clave?
Camille'i Meclis'e teslim etmeme yardımcı olabilir misin?
All I ever wanted was to help you.
Tek isteğim sana yardım etmekti.
I applaud your spirit, but it won't help you.
Çabanı takdir ediyorum ama faydası olmayacak.
And if you help me, I promise to help you find your nana.
Ve bana yardım edersen, nana'yı bulmanıza yardım etmeye söz veriyorum.
If you help me, I promise to help you find your Nana.
Bence o Sevgilidir. Bana yardım edersen, Nana'nı bulmana yardım etmeye söz veriyorum.
I wanna help you, Madzie.
Sana yardım etmek istiyorum, Madzie.
I can help you find the killer.
Katili bulmanıza yardım edebilirim.
Well, you're gonna have to suck it up,'cause I need your help breaking Rip out of jail.
- Katlanman gerekecek. Çünkü Rip'i hapisten kaçırırken yardımına ihtiyacım olacak.
I wanna help you.
- Sana yardım etmek.
I can help you track him.
Onu bulmana yardım edebilirim.
You want help, I'm gonna need proof.
Yardım istiyorsan kanıta ihtiyacım olacak.
Let me help you dispose of Yurievich, then you will hear me out with what I have to say.
Yurievich'i ortadan kaldırmana yardım etmeme izin ver. Sonrasında sana diyeceğimi dinleyeceksin.
Because I've been there, and I can help you find your way back.
Çünkü ben de o yoldan geçtim ve yolunu yeniden bulmana yardım edebilirim.
Because I've been there... And I can help you find your way back.
Çünkü ben de o yoldan geçtim ve yolunu yeniden bulmana yardım edebilirim.
I will help you become ready.
- Hazır olmana yardım edeceğim.
Now, regardless of my sanity, why do you want to help me after everything I've done?
Şimdi, akıl sağlığımı bir kenara bırakırsak yaptığım onca şeyden sonra neden bana yardım etmek istiyorsun?
You help me take down Chase, you walk.
Chase'i indirmeme izin verirsen özgürsün.
I need your help, Speedy, and this is how you help me.
Yardımına ihtiyacım var Speedy ve bana ancak bu şekilde yardım edebilirsin.
This is what I was put on this Earth to do, Becks, and I know you came here to help me do it.
Dünyaya bu işi yapmak için gelmişim Becks. Sen de bana yardım etmek için gelmişsin.
J.R., why don't you help me on I Got That Joy.
J.R., I Got That Joy söylerken bana eşlik etsene.
I'm impressed you can ask for help.
Yardım istemen beni etkiledi.
Well, hey, if there's anything I can do to help, or whatever, you know, I'm here.
Yardım edebileceğim bir şey varsa, ya da her ne olursa, ben buradayım.
Like, if it'd help you to quit, knowing that I hated it or something.
Nefret ettiğimi bilmek bırakmana yardımcı olurdu belki.
I mean, everybody at Gravity just loves this podcast, and, yeah, we wanna help you take this to the next level.
Gravity'deki herkes bu yayını seviyor ve bunu bir adım öteye götürmene yardım etmek istiyoruz.
How about this? I'll help you smooth it out.
Ben sana yardım ederim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]