English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ R ] / Right this minute

Right this minute translate Turkish

260 parallel translation
You mean right this minute?
Yani, hemen şimdi mi?
Right this minute.
Hemen şu anda.
Yes, right this minute!
Evet, hem de hemen.
But my Scotch blood is working right this minute... and it tells me that there is one thing in your life that's worrying you... something that you find very difficult to handle... because all your strength and your courage... and your authority in the town seems to be of no avail.
Ama tam bu dakikada İskoç kanım devreye giriyor ve bana hayatınızda sizi endişelendiren bir şey olduğunu söylüyor üstesinden gelmeyi çok zor bulduğunuz bir şey çünkü bütün gücünüz, cesaretiniz ve kasabadaki yetkiniz beyhude görünüyor.
He'll tell Slim where I am right this minute.
Şu an nerede olduğumu Slim'e söyleyecek.
- Jimmie, come here right this minute.
- Jimmie hemen buraya gel.
You know, you're a pretty lucky guy right this minute.
Tam şu anda çok şanslı bir adamsın.
Another thing's for sure, Tucsos got a look at this place. Right this minute, he knows our strength better than the sergeant major.
Bir şeyden daha eminim, Tucsos burayı gördü... o gerçek gücümüzü biliyor... başçavuşdan daha iyi biliyor.
Perhaps he knows our names right this minute. Stop imagining things.
- Belki de isimlerimizi bile anında hatırlamıştır.
I have a guest right this minute.
Şu anda bir misafirim var.
Do you know that I have got him in a cell over at he jail... right this minute, as alive as both of us?
Onu kodeste bir hücrede tuttuğumu tıpkı ikimiz gibi sağ olduğunu da biliyor musunuz?
I bet right this minute she's telling someone about it.
Eminim tam su anda birisine anlatıyordur.
- You mean, right this minute?
- Şu anda mı?
- Well, right this minute, Kyle's out.
- Şu anda, Kyle dışarıda.
I just can't stop thinking about that poor woman probably lying in a cellar someplace right this minute, just ready to be popped into the furnace.
O zavallı kadını düşünmeden edemiyorum belki de şu anda bir kilerde bir yerlerde yatıyor, bir ocağa itilmeğe hazır bir durumda.
Not right this minute, JJ.
Bu kez değil JJ.
I'm going to put that lotion on right this minute.
Hemen o losyonu süreceğim.
Right this minute, dear funny, adorable Monsieur Samuel Jacobowsky, there is an opportunity.
Tam şu anda, sevgili komik, sevimli Mösyö Samuel Jacobowsky, bir fırsat doğdu.
There's a guy I hate right this minute.
Gemimdeki bir numaralı topçu.
Right this minute.
- Şimdi. Tam bu dakikada.
Yes, because I'm going to pieces right this minute!
Evet, çünkü tam şu anda fenalık geçireceğim.
Say yes or no right this minute, Ben Zachary.
Evet ya da hayır de ve bunu hemen şimdi yap, Ben Zachary.
If you don't stop that phonograph right this minute, I'm going to call the police department!
Şu müziği hemen kapatmazsanız polis çağıracağım!
They're in some loud joint in Vegas, right this minute.
Vegas'ta ucuz bir barda çıkıyorlar şimdi.
Right this minute he's probably saying, "Now the Apaches will have to surrender."
Tam şu dakikalarda, muhtemelen, "Artık Apaçiler teslim olmak zorunda kalacak." diyordur.
Not right this minute.
Yani şu anda.
How do I feel right this minute?
Şu an ne mi hissediyorum?
That transporter was in perfect condition. I guarantee that myself. Transport me down right this minute and I'll prove to those gentlemen.
Beni ışınlayın da, kanıtlayayım, o beylere.
They're probably worried to death about me right this minute.
Muhtemelen şu anda öldüğümden endişe ediyorlardır.
Jenny, will you tell the ladies for me that I didn't mean that they had to get out right this minute.
Jenny, hanımlara benim adıma sen söylermisin ben hemen şu dakika onları kovmaktan bahsetmedim.
The General's on the edge of town, right this minute!
General tam şu anda şehrin ucunda!
- Right this minute, anyway.
- Şu an için kesinlikle doğru.
I insist you tell them who I am right this minute!
Onlara kim olduğumu hemen söylemeni istiyorum!
What's he doing right this minute?
Şu anda ne yapıyor?
Right this minute!
Hemen simdi!
Bring out my hydrovac suit. Right this minute.
Vakumlu giysimi getir hemen.
Why, I should be on television... right this minute!
Tam şu dakikada televizyona çıkmış olmam... gerekirdi benim!
- Right this minute.
- Evet aynen öyle.
And starting right this minute, that's exact...
Şu dakikadan itibaren bu - - Bu ne?
Right this minute.
Hemen şimdi.
LOOK, YOU EVEN HAVE QUESTIONS IN YOUR EYES RIGHT THIS MINUTE.
Şu anda gözlerinizde hala sorular var.
- I'm leaving right this minute!
- Ben derhal gidiyorum!
Get that damn curtain up right this minute!
Kahrolası perdeyi hemen geri kaldırın!
You're comin'right home with me this minute!
Şimdi hemen benimle eve dönüyorsun!
Right this very minute.
Hemen simdi.
Sims, when you get to South Fork, if everything's all right shine your mirror steady at Mizzell's position like this for a half a minute.
Sims, South Fork Kasabasına vardığınızda eğer her şey yolundaysa aynanı Mizzell'in olduğu yere doğru yarım dakika şu şekilde sabit tutarak işaret ver.
Yes, I'm leaving this minute. Right.
Evet, hemen çıkıyorum.
Just... Now, wait a minute, I'm gonna see right now we'll have to get rid of this disrupting factor in our recovery program.
Şimdi, bekleyin, şimdi bu olaydan iyileştirme programındaki bu bölücü etkenden kurtulmak zorundayız.
I don't think there's any danger right at this minute.
Şu an şu dakika herhangi bir tehlike olmadığını söylüyorum.
Let's say for a minute McQ is right... and Santiago needed the dope to supply his people... so he brought in this robbery team, right?
Bir süre için diyelim ki McQ haklı... ve mal Santiago'ya adamlarının ihtiyaçlarını karşılamak için lazımdı... Bu yüzden gasp çetesini getirdi, doğru mu?
I should warn you that the police are watching our house... right this very minute, Mr. Hallet.
Sizi uyarmalıyım, şu an polis devamlı olarak bizim evi gözetliyor, Bay Hallet.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]