Time for school translate Turkish
436 parallel translation
Now I had their parents'consent... and they'll be back in time for school.
- Ailelerinin izni var ve... - okul için zamanında dönecekler.
It's time for school
Okul vakti geldi.
I told you it's time for school.
"Sana okulun var diyorum."
Well, it's almost time for school.
Pekâlâ, neredeyse okul vakti geldi.
It's time for school.
! Okul zamanı.
Well, I don't have time for school right now.
Şu ara, okul için zamanım yok.
No more computer games, Matt, it's time for school.
Bilgisayarla oynadığın yeter, Matt, okul vakti geldi.
You know, plenty of time for school later.
Okul için sonra bol vaktim olacak. Haksız mıyım?
Wake up. Ramon, it's time for school.
Uyan, Ramon.Okul zamanı.
- It's not time for school.
- Okula vakit yok.
The visitors dropped you off just in time for school.
Ziyaretçiler seni tam da okul zamanı bıraktılar.
There's a time for school and there's a time for... Flotter.
Okul zamanı ayrı, Flotter zamanı ayrı.
It's time for school.
Şimdi okul vakti.
I felt just like a mother sending the kid off to school for the first time.
Çabuk ol! Çocuğunu ilk defa okula gönderen bir anne gibi hissettim.
- No school this time of day. - What do you care for?
- Bu saatte okul olmaz.
There's a time for going to school.
Okula gitmenin bir zamanı vardır, aileni kaybetmenin,
I think love is watching your child walk to school for the first time alone or sitting beside a sick kid's bed waiting for the doctor, praying it isn't polio.
Bence sevgi çocuğunuzun ilk kez okula tek başına gitmesini izlemek veya hasta çocuk yatağının yanında, çocuk felci olmasın diye dua etmektir.
I haven't been in a school for a long time.
Uzun süredir bir okulda bulunmadım.
A bunch of high school kids come in, for a good time.
Bir grup liseli çocuk iyi vakit geçirmek için oraya gider.
No, sir, back to school for you, and this time, you're gonna be one of the gang and mix with the fellows.
Hayır, efendim, hemen okula geri döneceksin, ve bu kez, sen çeteden biri oluyorsun ve o insanlara karışıyorsun.
He did not dream of the lions, but instead, of a vast school of porpoises that stretched for eight or 10 miles, and it was in the time of their mating.
Aslanları düşlemedi, onun yerine 10-15 km genişliğindeki bir yunus okulunun hayalini kurdu. Tam da çiftleşme zamanlarındaydılar.
One school is finished, and it is time for another to begin.
Bir okul bitti ve bir diğerinin başlama zamanı geldi.
'Cause I'm waiting for my kids in school... and I don't know what time the school - Hey, you.
Hey, sen.
The people at the school said you were there... and waited a long time for me I know it must be important lt is most likely you would come here
Okuldaki çocuklar bana senin okulda uzun süre... beni beklediğini söylediler Sanırım önemli olmalı! O nedenle buraya geldin, değil mi?
I haven't been attending school for a long time.
Gerçekten de okula çok gitmedim.
I went to school for a time and learned to read.
Bir süreliğine okula gittim ve okumayı öğrendim.
Maybe you can bully some chicks in this school, but this chick has been bullied for the last time.
Belki okuldaki bazı piliçleri zorlayabilirsin, fakat bu piliç son defa zorlandı.
My brother was scared out of his skin when the time came... for him to go to school.
Kardeşim okula gitme vakti gelince bundan ölesiye korktu.
I had... I had years of private lessons, but when the time finally came to audition for the Juilliard School, with my first step I fell down and bloodied my nose.
Benim... Yıllarca özel ders aldım ama... Juilliard Okulu'nun seçmeleri geldiği vakit ilk adımımı atar atmaz düşüp burnumu kanattım.
Time to deploy for school.
Okula yaylanma vakti.
Once I'm back in school, I'll work part-time for a law firm.
Okula başladığımda, bir hukuk bürosunda yarım günlük iş bulacağım.
Warm-ups are over and it's time for the All Star Ski School individual and team competitions to begin.
Isınma hareketleri bitti Yıldızlar Kayak Okulu birey ve takım yarışlarının başlama vakti geldi.
Um, we've been going out... for a long time, since high school.
Bilirsin, uzun zamandır çıkıyoruz. Liseden beri.
It's a very important race for Shekhar Malhotra. lf he wins... this time too, it'll be three consecutive wins for him... and it will be a new record for the inter school championship.
Bu yarış Shekhar Malhotra için çok önemli. Eğer bu sefer de... kazanırsa, arka arkaya üç kez kazanmış olacak... ve bu kolejler arası müsabakasında yeni bir rekor kırılacak.
I say we don't have time anymore for the baas'school. So we can speak the baas'language.
Bence patronun okulu için, patronun dilini öğrenmek için zamanımız yok.
This school's been winning competitions for a long time.
Görünüşe göre okul bir sürü kupa kazanmış.
After graduating high school, he spent time in a state mental hospital treated for post-adolescent schizophrenia.
Okuldan mezun olduktan sonra eyalet akıl hastanesine yatmış. Şizofreni tedavisi görmüş.
For me, school is a waste of time.
Benim için, okul zaman kaybı.
Now, unfortunately our school clocks have been running fast all semester... so today we all have to stay two extra hours to make up for the time we lost.
Evet. Maalesef geçen dönem boyunca okul saati hızlıydı. Kaybettiğimiz zamanı bugün iki saat dersle telafi edeceğiz.
- Well, ma'am, if you had taken the time to read page 19 of the sports section beneath the high school track and field results you would know that we, Gary's Angels are bowling against A.J.'s Casketeria next week for the prestigious Puggy Weaver Memorial Cup.
Şey bayan, eğer gazetenizin spor sayfasında lise maçlarının sonuçlarının altındaki haberi okumaya zaman ayırmış olsanız biz "Gary'nin Melekleri" nin, "A.J'nin Tabutçuları" ile Puggy Weaver Kupası'nın finalinde karşı karşıya geleceğini bilirdiniz...
It's time to get up for school.
Okula gitme zamanı geldi.
Well, kids, we're so proud of the way you completed military school we thought this time we'd take you to Disneyland for real.
Çocuklar, askeri okulu bitirişinizden çok büyük onur duyuyoruz bu yüzden bu kez sizi gerçekten Disneyland'e götürmeye karar verdik.
Next year, this school will admit... for the first time...
İnceden inceye, sessizce yapacaklar.
It's time for us to go to school.
Okula gitme zamanı.
You telegraph punches, leave blind sides open, and, for a school-night slaying, take entirely too much time.
Yumruklarınızı aleni bir şekilde savuruyorsunuz ve kör noktalar bırakıyorsunuz. Yarın okula gideceğiniz halde çok fazla vakit harcıyorsunuz.
Young man, school is a time for learning, mmkay.
Genç adam, okul öğrenim içindir, taam mı?
He's been out of school for some time.
Okuldan ayrılalı uzun zaman olmuş.
One time, Judith caught him in bed with a guy and Jack convinced her that they were doing a school check for lice.
Judith bir keresinden Jack'i yatakta erkekle yakalamış. Ve Jack onu okul için bit kontrolü yaptıklarına ikna etmiş.
For three years... we made fun of these private school dicks... that never gave us the time of day.
Üç yıldır bu özel okul züppeleriyle dalga geçtik. Bize hiç zaman ayırmazlardı.
So either you drop me off at 7 : 30, so you can get to school on time... in which case I have to wait around for half an hour or -
Ya beni 7.30'da bırakıp okula yetişirsin ki bu durumda yarım saat beklemek zorunda kalırım.
I knew that since the whole village also knew they were coming, they would all be at the station and my school friends would see me and my brother and sister, meeting our parents for the first time in five years.
Bütün köy de onların geleceğini bildiği için hepsinin istasyonda olacağını.. ... ve okul arkadaşlarımın beni, ağabeyimi ve ablamı beş yıldır ilk defa ailemle buluşurken göreceğini biliyordum.
time for bed 134
time for breakfast 17
time for dinner 25
time for what 83
time for lunch 18
time for you to go 17
for school 19
school 616
schools 68
schooled 38
time for breakfast 17
time for dinner 25
time for what 83
time for lunch 18
time for you to go 17
for school 19
school 616
schools 68
schooled 38
school's out 28
school teacher 23
school sweetheart 16
school bell rings 101
school bell ringing 72
time to die 52
time to go home 94
time flies 78
time is running out 68
time to wake up 54
school teacher 23
school sweetheart 16
school bell rings 101
school bell ringing 72
time to die 52
time to go home 94
time flies 78
time is running out 68
time to wake up 54
time is money 74
time is of the essence 71
time is up 41
time travel 83
time to go 627
time to sleep 29
time to eat 55
time is 18
time will tell 62
time to go to work 26
time is of the essence 71
time is up 41
time travel 83
time to go 627
time to sleep 29
time to eat 55
time is 18
time will tell 62
time to go to work 26
time to go to bed 19
time out 262
time to leave 25
time job 218
time of death 270
time continuum 62
time to get to work 16
time thing 208
time to get up 91
time low 44
time out 262
time to leave 25
time job 218
time of death 270
time continuum 62
time to get to work 16
time thing 208
time to get up 91
time low 44