English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Ч ] / Чувство

Чувство translate Turkish

7,950 parallel translation
Когда это чувство накатит - становится в тысячу раз хуже.
Jeton düştüğü zaman, bundan daha beter olacak.
Это чувство.
Ne demek istiyorsun? Ne demek his?
Что это значит? Что это значит, чувство?
Mesela karımın gülümsemesi.
Но я думаю, что чувство вины в глазах смотрящего.
Sanırım suçluluk görüşe göre değişir.
Мне знакомо это чувство и это было не оно.
Bazı hisleri biliyorum ve bu öyle bir şey değildi.
Такое чувство, что она сейчас взорвется.
Patlayacakmış gibi hissediyorum.
У меня такое чувство, что я должна делать что-то большее.
Sanki yapabileceğim çok daha fazla şey varmış gibi hissediyorum.
Я знаю, что на протяжении многих лет, ты переживала свои собственные испытания, и для тебя это может связаться в глубокое чувство вины.
Seneler boyunca kendince sebeplerle sancı çektiğini ve suçluluk duymanın nasıl bir his olduğunu bildiğini biliyorum.
Ты хоть представляешь, что это за чувство?
Bunun nasıl bir his olduğu hakkında bir fikriniz var mı?
Запомни это чувство, потому что я его запомню.
Avucunun tadını unutma, çünkü ben unutmayacağım.
Она думает, что солдаты все это спланировали, но... если быть честной, думаю, это все чувство вины
Sanki askerler baştan beri bunu planlıyormuş gibi ama dürüst olmak gerekirse bence vicdan azabı.
Чувство не из приятных, да? Да, совсем.
- İyi hissettirmiyor, değil mi?
Я ничего не сделал плохого, но такое чувство, что не сделал и ничего хорошего.
Yanlış bir şey yapmadım ama doğru şeyi de yapmamış gibi hissediyorum.
Тебе знакомо это чувство?
Bu hissi biliyor musun?
Чувство вины на пустом месте?
Hiçbir şey yapmamanın suçluluğu.
Этот список даёт тебе чувство контроля.
Liste yapmak kontrolün sizde olduğunu hissettirir.
Хороший удар по морде всегда приводит в чувство.
Surata iyi bir atış her zaman pekmezi akıtır.
32, очень образована, волевая, обостренное чувство справедливости.
32, Yüksek eğitim, güçlü iradeli, yüksek adalet duygulu.
Я знаю это чувство.
Ne hissettiğini anlıyorum.
Ей нужно чувство локтя.
Yanında olduğunu hissetmeye ihtiyacı var.
Такое чувство, как будто он следует определенной схеме.
Açık bir model var gibi.
Поэтому я выхожу из дома и стараюсь воссоздать то, что никогда не существовало, но каждая сексуальная победа оставляет только чувство еще большего одиночества, оставляет ощущение изолированности от окружающего мира.
Her zamankinden daha fazla. Böylelikle dışarı çıkıp daha önce var olmayan bir şey yaratıyordum ama her cinsel zafer beni daha da yalnız hissettiriyor ve beni çevremdeki dünyadan dışlanmış duygusuyla bırakıyor.
Просто у меня такое странное чувство юмора.
Kusuruma bakmayın.
Это чувство никогда не уйдёт. Потому что это нельзя забыть. Нельзя попасть на другую сторону.
O his asla kaybolmaz çünkü bunu atlatmak gibi ölüme gitmek gibi bir şey yoktur.
Знакомое чувство. Особенно в годовщину.
Bunun nasıl bir his olduğunu bilirim, özellikle de yıldönümü yaklaşırken.
Ужасное чувство - жажда, которую никогда не утолить.
O arzuyu hiçbir zaman doyuramamak korkunç bir his.
Я до сих пор не простила его за убийство Кэйти, но у меня возникло лёгкое чувство жалости.
Kathie'yi öldürdüğü için onu asla affetmedim. Bu sadece onun için çok küçük bir üzüntü parçasıydı.
Я помню это чувство. Когда ковчеги наконец покидают орбиту Касти.
Kemerlerin Casti yörüngesinden çıktığı zamanki hissettikleri hatırlıyorum.
И ты просто... пытаешься смягчить собственное чувство вины.
Ve sen sadece suçluluk duygunu yatıştırmak için yaparsın bunları.
Я месяцами не оперировал и... это прекрасное чувство возвращения.
Tamam, ameliyathanede görüşürüz.
Я тоже хочу быть такой. Приятное чувство, правда? Понимать, что ты хочешь делать.
Owen'a göz kulak olmak istemeni anlayışla karşılıyorum ama ne yaptığım ya da kimle görüştüğüm seni ilgilendirmez.
У меня отличное чувство баланса и я езжу на лошади с трех лет.
Mükemmel bir dengem vardır ve üç yaşından beri at binerim.
- У меня не настолько извращенное чувство юмора.
Bunu komik bulmak için çok kötü bir espri anlayışım olmalıydı.
Слушайте, каждые 3 года он присылает ко мне адвоката, говорит, что я невиновен, скармливает ему душещипательную историю, о том, как я хочу заплатить за чувство вины.
Bak, her üç yıl yada daha uzun bir zamanda, Senin gibi avukat tipli insanları bana gönderiyor. Onlara benim masum olduğumu söyleyerek türlü hikayeler uyduruyor.
Думаю, всем известно то чувство, когда нам говорят
Sanırım nasıl hissettiğimi söylememe gerek yok.
Я чувствую, что это чувство приходит однажды или дважды в жизни, если мы счастливы.
Bu hissin hayatta bir ya da iki kez geleceğini düşünüyorum.
Большой взрыв, динозавры, двуногие,... растущее чувство тщетности бытия.
Büyük Patlama, dinozorlar, iki ayaklılar ve üzerine çöken bir boşluk hissi.
Такое чувство, что нас пытаются кинуть.
Aldatmaca gibi geldi bana.
Такое чувство, что каждый раз как мы возвращаемся вместе, кому-то из нас нужно уйти и спасти мир.
Her yeniden bir araya geldiğimizde birimizin gidip dünyayı kurtarması gerekiyor sanki.
Вам понравилось это чувство и вы готовы к большему?
Hissettiğin şey hoşuna gittiği için mi? .. Daha fazlası için hazır mısın?
Он много улыбался... У него было странное чувство юмора.
Herkese güler yüzlüydü... ve harika bir espri anlayışı vardı.
Чувство юмора у него нисколько не изменилось.
Espri anlayışı pek değişmemiş.
У тебя всегда было плохое чувство юмора, да, Эрни?
Espri anlayışın asla olmadı, değil mi Ernie?
Почему у меня такое чувство, словно меня допрашивают?
Neden sorguya çekiliyormuş gibi hissediyorum?
Такое чувство, будто ты можешь заглядывать ко мне в душу.
Sanki ruhumu görüyorsun.
Чувство облегчения, что ты испытал – осознание, что Елена никогда не покинет тебя.
Şu an hissettiğin rahatlama duygusu Elena'nın seni hiç terk etmeyeceğini bilmenden kaynaklanıyor.
У меня было чудесное чувство юмора.
Harika bir espiri anlayışı vardı.
Такое чувство, что отец скоро пойдёт меня искать.
- Babamın peşime düşeceğini hissettim.
Да, похоже, утомление прошло, потому что мы пялились на Луну, потому что, такое чувство, что я больше никогда не захочу спать.
Ayı seyretmek yorgunluğun tedavisi herhalde. Bir daha hiç uykum gelmeyecek gibiyim.
Когда я покажу городу, что это такое, они придут в чувство и выпнут её из Честерз-Милла.
Kasabaya onun ne olduğunu gösterince akılları başlarına gelecek ve onu Chester's Mill'den atacaklar.
Что ж, по крайней мере, розовые звёзды вроде бы всех привели в чувство.
En azından pembe yıldızlar herkesi sakinleştirdi gibi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]