English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ D ] / Düşüneyim

Düşüneyim translate Spanish

2,303 parallel translation
Git be kadın. Beni yalnız bırak da biraz düşüneyim.
Vete, mujer, déjame meditar.
Düşüneyim bakalım. Edebiyat delisi Japon adam fetişi yatağın altında mı?
Déjame adivinar, un japonés Literatura Fetish debajo de la cama?
Neden başka türlü düşüneyim ki?
No sé por qué tenía que pensar otra cosa.
Bırak onu ben düşüneyim.
Deja que yo me preocupe por eso.
Bir düşüneyim.
Déjame pensarlo.
Bir düşüneyim.
Dejadme pensar.
Bir düşüneyim.
Déjame pensar.
Bırakın Biraz düşüneyim.
Voy a pensarlo un poco, esto es todo. Gracias, señor.
Bırakmayı bir düşüneyim o zaman.
Debería de pensar en dejarlo.
Kaga'ya bir göz atmamı sağla ben de bunu düğün hediyen olarak düşüneyim.
Bien, lleveme a ver al Kaga y lo consideraré su regalo de boda.
Bir düşüneyim.
Oh, veamos.
- Düşüneyim.
- Tengo que pensar. ¡ Ya sé!
Neden düşüneyim ki?
¿ Para qué?
Öyle mi düşüneyim?
Eso parece.
- Bir dur da düşüneyim.
- Déjame pensar. Está bien?
Düşüneyim bir...
Déjame pensar.
- Tekrar düşüneyim, ve evet, eminim kızlarla oturmayacağım.
- Acabo de revisar y estoy segura de que no estoy con las niñas.
Dur bir düşüneyim.
Déjame pensar.
Düşüneyim.
Un segundo.
Biraz düşüneyim.
Bueno, déjame pensarlo.
Dur. Biraz düşüneyim.
Sí, pero... dame un minuto.
- Biraz düşüneyim. Biraz düşüneyim. - Tamam.
Me voy a acordar.
Bu rica üzerine düşüneyim.
Déjeme pensarlo un poco.
Bir düşüneyim.
Deberé evaluar eso.
Bırakın biraz düşüneyim?
¿ Me qurréis dejar pensar?
Bi düşüneyim... Balo.
Creo que fue el... danza.
Düşüneyim, bekleyin.
Esperen, déjenme pensar.
Bir düşüneyim.
Lo pensaré.
Sen tüm bunları izleyip yazarken ben de geleceği düşüneyim.
Debería pensar en mi futuro en lugar de seguir insistiendo en ser escritor.
Eddie geç kalacakmış... Siparişleri götür, ben de faturayı iptal etmeyi bir düşüneyim.
Eddie viene tarde, así que tú ve y entrega esto, y yo considerare el no cobrarte la cuenta.
Bir düşüneyim.
Acaba de dar Creo.
- Bu arada düşüneyim.
- De acuerdo.
Uykudayken nasıl düşüneyim?
¿ Cómo puedo pensar en ti cuando estoy dormido?
İyi, biraz düşüneyim de, listeyi SMS'le atarım.
Bueno, lo pensaré y te enviaré una lista de cosas.
Bir düşüneyim...
Bueno...
Bir düşüneyim.
Déjeme considerarlo.
Biraz düşüneyim. Bu zamana kadarki en iyisi!
Por favor, es la mejor que te has fumado en la vida.
- Sus da düşüneyim. Bağışlar.
Donaciones...
Ondan önce... düşüneyim...
Bueno, antes de ella... veamos...
Bir düşüneyim.
Ah, déjame ver.
- Bunun hakkında ne düşüneyim bilemiyorum.
No sabia como se suponia que me tenia que sentir.
Dün gece... bir düşüneyim.
Anoche... déjame ver.
Biraz düşüneyim.
Déjame pensarlo.
Peki, bak ne diyeceğim. Ben bir düşüneyim, sonra sana haber veririm.
Lo investigaré y volveré a ti.
- Bir düşüneyim.
Déjame pensar sobre ello.
Bir düşüneyim. Of.
Déjame pensarlo.
Bırak.... bırak da düşüneyim.
Déjenme pensar.
Neden böyle düşüneyim?
¿ Por qué pensaría eso?
Düşüneyim. 23 yaşındaydım herhalde.
A ver, tenía...
Evet.. ama bi resim düşüneyim hepsini anlatabiliyor
No recuerda ser un adulto, lo absorbe de nosotros. Por eso perdió el acento.
- Bir düşüneyim.
- Lo recordaré.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]