Düşünmedim translate Spanish
3,685 parallel translation
Bunu düşünmedim bile.
No pensaría en hacerlo.
Kimsenin canının yanacağını asla düşünmedim Ajan Callen.
Nunca pensé que nadie resultaría herido, agente Callen.
Ben bir keresinde kaçırmayı düşünmedim değil.
Aunque he considerado secuestra uno.
- Hoş karşılanacağımızı düşünmedim.
No creímos que seríamos bienvenidos.
Başkan yardımcısı olamayacağını bir saniye bile düşünmedim.
Nunca pensé ni por un momento que no pudieras ser Teniente de Alcalde.
Bundan paçayı sıyırabileceğimi düşünmedim.
Diablos, no pensé que me saldría con la mía en esto.
Orada olmanın gerçekten doğru olup olmadığını düşünmedim çünkü bazen tüm bu kötü şeyleri yapan kişiler bunları benim de onayladığımı düşündü ki kesinlikle onaylamıyordum.
Nunca creí que estuviera bien estar allí, porque a veces sentía que la gente que cometía estas cosas horribles pensaba que yo daba el visto bueno a las mismas. Lo cual desde luego no era el caso.
Sadece bakıp "Tanrım keşke orada olsaydım." diye düşünmedim.
Solía pensar : "Ojalá estuviera allí."
Ayrıca evlenme konusunu da hiç düşünmedim değil.
No es como si nunca hubiera pensado en que nos casaríamos.
Olayın bu raddeye geleceğini düşünmedim!
Yo... ¡ Nunca pensé que esto sucedería!
- Ama onları yalnız bırakabileceğimizi düşünmedim.
Pero parece que no podemos dejarlo así, ¿ verdad?
- Mennonite olduğunu asla düşünmedim.
Nunca creí que fueras Menonita.
- Bakmanın benim işim olduğunu düşünmedim.
Supuse que no era asunto mío.
Yani çocuk yapmaya o kadar odaklandım ki bizi bir çift olarak düşünmedim.
Buen, es decir, he... estado tan centrada en tener un bebé que en realidad no he pensado en nosotros, como pareja.
- Daha ileriyi bile düşünmedim.
Ni siquiera he pensado en el futuro.
Haftalardır bundan başka bir şey düşünmedim aslında.
Quiero decir, mas o menos no he pensado en otra cosa. Durante semanas.
Babamı hiçbir zaman namusa düşkün biri olarak düşünmedim.
Por supuesto que nunca pensé que mi papá era un mojigato.
Sanırım bunun sizin için ne kadar garip olduğunu hiç düşünmedim.
Supongo que nunca pensé lo raro que esto debe ser para vosotros.
Ama bak haklısın sonrasında ne olacağını hiç düşünmedim.
Y sé que tienes razón. No pensé en lo que pasaría luego.
Evet, o davaya atanan dedektif bendim, ama yıllardır o olayı düşünmedim bile.
- Lo sé. - Sí, fue el detective asignado al caso, pero tú sabes, no he pensado en eso en muchos años.
Özür dilerim, düşünmedim bile.
Lo siento, ni siquiera lo pensé.
Hayatım hakkında hiç uzun zamanlı düşünmedim.
Nunca pienso a largo plazo acerca de mi vida.
Böyle olacağını düşünmedim.
No creí que fuera a salir así.
Sen, beklenmedik gezici bir sirk gibiydin ve üzgünüm ben asla bizi birlikte bir hayat kurarken düşünmedim.
Eres, eres una especia de... impredecible circo ambulante, ya sabes, y lo siento, nunca nos vi construyendo una vida juntos.
Sıkıntıları olan bir kadın olduğunu düşünmedim.
Pensé que podría haber sido una mujer muy molesta.
İhtiyacı olduğunu düşünmedim zaten.
No pensé que los necesitaba.
Bu kadınsız sürece başladığımızdan beri onları günlerdir düşünmedim bile.
Bueno, desde que empezamos este experimento, llevo días sin pensar en mujeres.
Dürüst olmak gerekirse, bunun senin için sorun olacağını düşünmedim.
Sinceramente, nunca habría pensado que te parecería un problema.
Bir kere bile düşünmedim.
Nunca pensé en eso, ni una vez.
Ama gerçekleşeceğini düşünmedim.
No creí que pasaría de verdad.
O kaleyi yaratırken bizim kurallarımız ve kısıtlamalarımızdan oluşan bir dünyadan başka bir şey yaratmayı düşünmedim. Ama gördüm ki bazıları benim dünyamın kurallarına karşı gelmeye çalışıyor.
vivía añorando crear ese castillo - un mundo que sobrepasara las leyes y los límites de la realidad. he sido testigo de alguien que superó incluso las leyes de mi propio mundo.
Ben, Alain, Tina ya da Al'ı düşünmedim. Sadece kaçtım.
Yo no pensé en Alain ni en Tina ni en Al salí corriendo.
Bunun gerekli olduğunu düşünmedim.
No creí... que fuera necesario.
Çünkü inceleyeceğimizi düşünmedim.
Porque creo que no.
Mümkün olacağını hiç düşünmedim.
No creía que fuera posible.
Hiç düşünmedim.
Ah, no había pensado en eso.
Yani, bu konuda gerçekten hiç düşünmedim, ama yüzüğü gördüğm anda, gerçekten kelebekleri hissettim.
Nunca había pensado seriamente en eso, pero inmediatamente vi el anillo, literalmente sentí mariposas.
Doğruyu söylemek gerekirse, umrunda olacağını düşünmedim.
Y, honestamente, no creí que te importara.
Bunu söylemeyi düşünmedim.
No me vas a decir eso.
Diyecek tek sözüm yok gerçekten ama bu konuda hiç düşünmedim ve asla başka niyetim de olmadı.
No tengo nada que decir, pero... no significa que hiciera algo.
Bununla ilgili hiç düşünmedim, bu onlara kalmış.
Realmente no pienso en eso. Queda en cada uno.
Hayır, hiç düşünmedim.
No, nunca lo pensé.
Çünkü annenle aramızda geçenleri düzeltebileceğimizi düşünmedim.
Porque no creo que tu madre y yo podamos arreglar las cosas.
Annenin, çocuk bakmama laf etmesine öyle takılmışım ki günü nasıl geçti acaba diye düşünmedim bile.
He sido tan cruel con tu madre por juzgar mi capaciidad como padre, que ni siquiera he pensado por lo que ella está pasando hoy.
Neden ben bunu düşünmedim?
¿ Cómo no pensé en eso?
Bunu doğrudan FBI'ya raporlamayı hiç düşünmedim.
No se me ocurrió informar directamente al FBI. - ¿ Quién la robó?
O kadar ilerisini düşünmedim.
No he realmente pensado en eso tan lejano.
Niye hiç düşünmedim?
Está claro.
Moe nun tembel olduğunu hiç düşünmedim ki.
No. Nunca pensé que Moe era un vago.
Öyle yapacağını hiç düşünmedim.
Nunca creí que lo hicieras.
Hiç te öyle düşünmedim.
No es lo que...
düşündüm 122
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünmüyorum 81
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünemiyorum 69
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünmüyorum 81
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünemiyorum 69
düşünceli 20
düşünme 63
düşünürüm 38
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmeliyim 39
düşünmem lazım 60
düşününce 41
düşünüyorum ki 20
düşünüyordum 129
düşünme 63
düşünürüm 38
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmeliyim 39
düşünmem lazım 60
düşününce 41
düşünüyorum ki 20
düşünüyordum 129
düşünüyor musun 27
düşünsenize 76
düşünsene 342
düşünüyorum da 210
düşündüm de 330
düşündüğüm gibi 49
düşün bunu 33
düşündüm ki 259
düşün bakalım 35
düşünebiliyor musunuz 47
düşünsenize 76
düşünsene 342
düşünüyorum da 210
düşündüm de 330
düşündüğüm gibi 49
düşün bunu 33
düşündüm ki 259
düşün bakalım 35
düşünebiliyor musunuz 47