Kendimi translate Spanish
54,406 parallel translation
Bay Riley, kendimi tanıtayım.
Con su permiso.
Sizce kendimi teknede yalandan boğmaya mı çalıştım?
¿ Fingir mi ahogamiento en un bote?
Tek yaptıkları, kendimi daha yalnız hissetmemi sağlamak.
Siempre me hacen sentir más sola.
Kendimi çok yalnız hissediyorum, Orwell'in sesi hiç çınlamayacak artık burada.
Me siento muy sola sin la voz de Orwell zumbando en el aire.
Kendimi daha iyi hissettiriyor.
No sé, me hacen sentir mejor.
Kendimi berbat bir duruma soktum ve çok utanıyorum.
Estoy en una situación de mierda y me siento avergonzado.
Kendimi kumar bağımlısı olarak düşünmek istemiyorum ama sürekli oynayıp kaybediyorum...
No me gusta pensar que soy adicto al juego, pero... Sigo apostando y perdiendo, así que...
- Daha kendimi yeni topluyorum. - Peki.
Yo he recompuesto mi vida.
- Daha kendimi yeni topluyorum.
- La recompuse. - De acuerdo.
Kendimi iyi hissediyorum.
Me siento bien.
Kendimi balkondan falan atacağımı düşünüyor sanırım.
Es como si pensara que me voy a lanzar del balcón o algo.
- Kendimi ne işe soktuğumu bilmediğimi söyledi.
Y ella dice que no sé en qué me estoy metiendo.
Kendimi güvertenin altında köstebek gibi yaşarken düşünemiyorum.
No me imagino ocultándome bajo cubierta como Nosferatu.
Onunla kendimi vurmayı düşünüyordum.
Pensaba dispararme con ella.
Kendimi tanıtayım.
Permítame presentarme.
Kendimi bildim bileli.
Desde siempre.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
No me siento bien.
Pekâlâ, gidip kendimi yağlayacağım.
Muy bien, me sumergiré en el aceite.
- Belki kendimi saklıyorumdur.
- Bueno, tal vez me salve.
Ben de kendimi sorumlu hissettim.
Y me siento algo responsable, ¿ sabes?
Kendimi kaybettim.
Me desquité contigo.
Ama inmeden önce kendimi ifade etmeme izin verin.
Pero antes de hacerlo, déjeme explicarle mis acciones.
Hayat ve yaşam arasındaki ince çizgide kendimi buldum bugün!
"En el cruce de caminos..." "De la vida y la muerte." "Me encuentro hoy mismo."
Ben kendimi kurtarırım.
Me salvaré a mí mismo.
Kendimi çok öfkeli ve yalnız hissediyordum.
Yo estaba tan frustrado y aislado.
Kendimi kaybolmuş gibi hissettiğimi kim söyledi?
No me siento... ¿ Quién dijo que me siento perdido?
Çünkü kendimi öyle hissetmiyorum.
Porque no me siento perdido.
Sana kendimi affettireceğim.
Voy a hacer esto a usted.
Üzgünüm, kendimi bile tanıtmadan burada durmuş onun ruhunu çalıyorum
Lo siento, aquí ando robándole su alma, y ni siquiera me he presentado.
Bu Johnny Changway, ona seslenmekten kendimi alamıyorum.
Este es Johnny Changway, o como me gusta llamarle : "No puedo quedarme lejos".
- Kendimi koruyorum.
- Cuidandome a mi misma.
Fakat... Şimdi... Kendimi daha güvende hissedeceğim kimse yok.
Pero... ahora... no hay nadie con quien me sienta más segura.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
Yo... yo, yo no me siento muy bien.
- Kendimi iyi hissetmiyorum.
No me siento muy bien.
Kendimi bırakırım, ölürüm sandılar fakat ölmedim, hayatta kaldım.
Pensaron que me había rendido, muerto, pero no, viví.
Eğer fazlasıyla kendimi beğenmiş ukala veya fazla kendine güvenli olduğumu görürsen...
Si cree alguna vez que me estoy poniendo muy yo, engreído o demasiado seguro de mí mismo...
- Seni duyuyorum ama kendimi göremiyorum.
Te puedo ver, Alfa... pero no puedo verme.
Çünkü bir örümcek tarafından ısırılmış gibi hissediyorum ama kendimi çok iyi...
Porque siento que he sido mordido por una... araña, pero me siento muy bien...
Benden sonraki koruyucular madalyonları bulabilsin diye kendimi feda ettim.
Yo morí enterrando esas monedas... Con esperanza de que encontrarán... a los siguientes auténticos Rangers.
Kimseye kendimi tanıtmak zorunda kalmıyorum.
Nadie tiene que llegar a conocerme y...
Sende kendimi görüyorum.
Me veo en ti.
Kendimi tutmam lazım, durdurmak için doğru kalbi seçmeliyim.
Solo tengo que racionármelo, decidir el corazón adecuado al que parar.
Yazık, kendimi yetkililerin ellerine teslim etmek için sabırsızlanıyordum.
Lástima, tenía ganas de ponerme en manos de las autoridades.
- Kendimi mi?
- ¿ Mío?
Kendimi zayıf hissediyorum.
Me hace sentir débil.
Kendimi olayın akışına bıraktım.
Solo me dejé llevar.
Kendimi öncülük yapma fırsatı bulduğum için onurlu, heyecanlı, ve minnettar hissediyorum.
Me siento... Me siento humilde... emocionada y agradecida por la oportunidad de ser pionera.
- Kendimi suçlu gibi görüyorum.
Me considero un criminal.
Çünkü tek isteğim evlat edinilmek ki sonunda kendimi yalnız hissetmekten kurtulabileyim.
Porque lo único que quería es que me adoptaran para dejar de estar solo.
Dolayısıyla kendimi iradesi güçlü ve ileri görüşlü yeni komiserimize teslim edeceğim.
Por lo tanto me rendiré a las férreas convicciones e innovadoras ideas de nuestra nueva.
Aynen öyle. O kadar kötüyüm ki kendimi bu lanet çukura bilerek attırdım!
¡ Soy tan malo que he dejado que me metan en este maldito agujero a propósito!
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendimizi 18
kendimi iyi hissediyorum 81
kendimi pek iyi hissetmiyorum 40
kendimi kaybettim 48
kendimi kaybediyorum 18
kendimi harika hissediyorum 28
kendimi çok iyi hissediyorum 48
kendimi berbat hissediyorum 37
kendimi tutamadım 34
kendimizi 18
kendimi iyi hissediyorum 81
kendimi pek iyi hissetmiyorum 40
kendimi kaybettim 48
kendimi kaybediyorum 18
kendimi harika hissediyorum 28
kendimi çok iyi hissediyorum 48
kendimi berbat hissediyorum 37
kendimi tutamadım 34
kendimi daha iyi hissediyorum 38
kendimi çok kötü hissediyorum 52
kendimi tanıtayım 40
kendimi sorumlu hissediyorum 17
kendimi çok daha iyi hissediyorum 18
kendimi aptal gibi hissediyorum 46
kendimi öldüreceğim 45
kendimi kötü hissediyorum 52
kendimi tutamıyorum 23
kendimi öldürürüm 30
kendimi çok kötü hissediyorum 52
kendimi tanıtayım 40
kendimi sorumlu hissediyorum 17
kendimi çok daha iyi hissediyorum 18
kendimi aptal gibi hissediyorum 46
kendimi öldüreceğim 45
kendimi kötü hissediyorum 52
kendimi tutamıyorum 23
kendimi öldürürüm 30
kendimizi kandırmayalım 26
kendimi suçluyorum 26
kendimi suçlu hissediyorum 34
kendimi tanıtmama izin verin 52
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendine gel 419
kendisi 191
kendimi suçluyorum 26
kendimi suçlu hissediyorum 34
kendimi tanıtmama izin verin 52
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendinize dikkat edin 70
kendi kendime 91
kendim 56
kendini bırak 36
kendime 92
kendisine 42
kendisini 27
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendinize dikkat edin 70
kendi kendime 91
kendim 56
kendini bırak 36
kendime 92
kendisine 42
kendisini 27