Başka bir yerde translate Russian
1,708 parallel translation
Şu an oradan başka bir yerde olmak istemiyorum.
Нет места, где я бы предпочла быть прямо сейчас.
Eğer başka bir yerde olman gerekmiyorsa.
Если тебе конечно никуда не надо.
Başka bir yerde saklanmak için bu sabah ayrıldı.
Этим утром она уехала, чтобы скрыться.
Belki bizi başka bir yerde bekliyor ve bizi arayamıyor çünkü telefonumu parçaladın.
Может он ждет нас где-то еще и не может дозвониться, потому что ты растоптала мой телефон.
Başka bir yerde polis olabilirdin ama burada kalmayı seçtin.
Ты мог быть копом где угодно, но ты... ты остался.
Eğer başka bir yerde 50 tane zengin çocuğunu yakalarsak,
Если мы ещё один раз арестуем за день 50 богатых подростков-дегенератов,
Başka bir yerde olmam gerek.
Мне нужно кое куда.
Muhtemelen başka bir yerde bela çıkartıyorlardır.
Наверняка уж нашли себе приключений.
Onu başka bir yerde tutuyor olmalılar.
Наверное, они держат её в другом месте. Пошли.
Biliyorum. Ama bazen geride kanser hücreleri kalabilir. ve başka bir yerde gelişirler.
Я знаю, но иногда раковые клетки могут остаться и вырасти где-нибудь еще
Angelo'nun başka bir yerde haneye tecavüz yaptığını kanıtladım.
Анджело взламывал квартиру совсем в другом месте.
Seninle oynamayı reddeden biri başka bir yerde gidip oynayamaz mı?
А что? Раз взялся за фильм, что ты отверг, так не могу и развлечься?
En azından, Choi Seon Young'un erkek arkadaşının olay gerçekleştiği zaman başka bir yerde olduğunu doğrulayana kadar bu ne intihar ne de bir cinayet.
Проверь алиби её парня. И чтобы оно было железным. А до тех пор дело открыто.
Başka bir yerde saklanıyor olmalı.
Он прячется где-то ещё.
Bu yüzden git başka bir yerde ye.
Пообедай пока где-нибудь.
Bir soruşturma için suç mahalinden başka bir yerde olduğunu doğrulamak için formalite icabı soruyorum.
Подтверждаем алиби. Обычное дело.
Bana kalırsa tatilini burada değil de başka bir yerde geçirmek isterdin o yüzden bunu yapmak, içinden mi geldi yoksa ailen mi zorladı?
Думаю, ты с большей радостью провёл бы свой отпуск где-нибудь в другом месте... Ты сам решил поехать с ней или это твои родители?
Kaza başka bir yerde olduysa neden orada olduğunu söylesinler?
С чего бы им признавать, что там произошло крушение, если на самом деле оно было в другом месте?
Tıpkı meditasyonda olduğu gibi transa geçtiğini... ve başka bir yerde olduğunu o zaman fark ederdi.
Он "приходит в себя" только, когда закончил играть. Он выходит из этого состояния, и аудитория аплодирует.
Bugün Hendricks'i kaybedersek, yarın başka bir yerde ortaya çıkacak.
Упустим Хэндрикса сегодня, он покажется завтра еще где-нибудь.
Nükleer silahları Türkiye'de ya da Rusya'ya yakın başka bir yerde yerleştirmek... Savaş ilan etmek anlamına gelir.
Боеголовки в Турции или еще где-нибудь рядом с Россией приведут к войне.
Başka bir yerde, başka şeyler yaptığını sanıyordum.
Думал, у тебя теперь другой род занятий.
Başka bir yerde çalışmamış mı?
А может быть она работала где-нибудь раньше?
Ya başka bir yerde düşersek?
А если мы упадем в другом месте?
Düğmenin yanında değil de... başka bir yerde düşebiliriz.
Просто у нас вряд ли получится спланировать случайное падение... именно в том углу, где расположена кнопка.
Başka bir yerde buluşalIm.
Давай встретимся в каком-нибудь другом месте.
Bu faydasız dangalağı kovabilir miyiz? "Bu eşsiz yeteneklerini başka bir yerde değerlendirmek" mi demek istedin?
Можно убрать эту "бесполезную задницу"?
- Başka bir yerde sonlandırsak olur mu?
Да, давай остановим его? Где-нибудь ненадолго?
Başka bir yerde oynamak istemez misiniz? Hayır.
ты не хочешь поиграть в другом месте?
Çünkü başka bir yerde buldukları daha fazla... Peki neden tüm karıncalar ıslak ve kokuşmuş çöplükte değiller? Aynen.
- Винсент.
Gerçek benliğimin başka bir yerde olduğunu hissediyorum.
Мне кажется, что настоящий я...
Amerika'dan başka bir yerde asla yaşayamam.
Я не смогу жить вне Штатов.
Köpek başka bir yerde kalıyor. Şimdi de evine gitmek üzere.
Собака живёт в другом месте, там, куда она сейчас поедет.
Adama bak. Başka bir yerde yemek yiyeceğiz.
Мы пойдем в другое место на обед.
Birinin Kuzey Amerika Yerlisi olup başka bir yerde doğmuş olması oldukça zayıf bir ihtimaldir.
Было бы крайне необычным для кого-то с кровью североамериканских индейцев родиться где-нибудь в другом месте.
Başka bir yerde kalıyorduysa hâlâ notlarını bulma şansımız var.
А если он жил где-то ещё, всё ещё есть шанс найти его записи.
Bunu başka bir yerde daha, Alexander'ın hücresinde görmüştüm.
Я уже видел такое в другом месте на стене, в камере Александра. - Он стрелок.
Başka bir yerde suikaste uğrayacak mı, bekle ve gör der gibi.
Значит, подождём и увидим проявится ли убийца ещё где-то?
Tam velayet sende. Ve para da. Pekâlâ, buna başka bir yerde devam edelim.
И полная опека, и все деньги при тебе.
Mr. Bass Ben'in bu gece kendi etkinliğinde çalışacağından emin olmak istiyor, başka bir yerde değil.
Мистер Басс хочет удостовериться что Бэн сегодня работает только на его вечеринке и больше нигде
Kendimi başka bir yerde sandım.
Была совсем в другом месте.
Başka bir yerde.
В другом месте.
Gerçek şu ki ; başka yerde değil de baskın olayının burada gerçekleşmesi iyi bir şeydi çünkü travma olaylarında biz daha iyi ekipmanlara sahibiz.
Знаете, на самом деле, хорошо, что... Стрельба произошла здесь, а не где-то еще, потому что мы сталкиваемся с травмой каждый день, это наша работа.
Daha fazla yem kullanmamız gerektiğini bir saat önce düşünebilirdin. Bu da beni balıkların başka yerde olduklarına inandırıyor sanki şuradaymış gibi.
У нас правильная приманка... так что мы могли бы расчитывать на больше поклевок..... чем нифига в час..... и это наталкивает на мысль, что здесь рыбы нет.
Şimdi başka bir yolculuk zamanı.. hayatta kalmak için ihtiyaçları olan, bir yerde öğrenebilecekleri, son dersler.
Пришло время проделать еще одно путешествие, в котором они смогут усвоить последние жизненно важные уроки.
Her yerde söylemeyi kararlaştırdığımız hedef grubunun ilgisini çeken, gerçek olmayan bir laftan başka bir şey değil.
Это просто фраза, которая привлекла фокус-группу, и мы стали употреблять её. Но это ложь.
Hiç beklemediğin bir anda bile Böylesi görülemez başka hiçbir yerde!
Больше такого никто не найдет
Artık fakültede bulamayacağın bir sağlamlığı var. Ya da başka yerde...
Другого настолько порядочного человека, на кафедре нет.
Öldüğünde pislikten başka bir şeyin olmayacağı yerde.
Ты станешь грязью, когда умрёшь.
Darkseid galakside dünyadan başka bir çok yerde görüldü.
У Дарксайда много нор в галактике помимо Земли.
Bir yerde maçın özetini izlemek ister misin? Bir süre başka şeyler hakkında konuşmam lazım.
Я просто должен не говорить об этом некоторое время.
başka bir isteğiniz var mı 22
başka bir gün 31
başka biri mi var 22
başka bir şey yok 82
başka bir şey yok mu 20
başka bir şey ister misiniz 24
başka birşey 59
başka bir şey istemiyorum 16
başka biri 45
başka bir şey bilmiyorum 23
başka bir gün 31
başka biri mi var 22
başka bir şey yok 82
başka bir şey yok mu 20
başka bir şey ister misiniz 24
başka birşey 59
başka bir şey istemiyorum 16
başka biri 45
başka bir şey bilmiyorum 23