English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Bu da senin

Bu da senin translate Russian

1,855 parallel translation
Bu da senin şansına.
Но послушай, бывают и счастливые случайности.
Bu da senin yeni yöntemin mi?
пугать меня до чертиков.
" Hayır, Charlie, bu da senin cazibenin bir parçası.
" Ну что ты Чарли, это часть твоего очарования.
Evet, sanırım bu da senin o yaygın peynirlerinden.
Полагаю, это один из тех... вездесущих сыров.
Bu da senin suçun.
Это тоже твоя ошибка.
Bu da senin ödülün.
А это - твое вознаграждение.
Bunlar cinayet mahallindeki şarap şişeleri. Bu da senin evindekiler.
Это коробка с вином с места преступления, а эта из твоего дома.
Ve bu da bu da senin düğünün değil.
И это... это-это не твоя свадьба.
Ve bu da bu da senin düğünün değil.
Он красивый мужчина. А еще он один из лучших в мире психиатров.
Bu benim kahvaltım, bu da senin.
Завтрак для меня, а это для тебя.
Bu da senin o çılgın Oz planlarından biri mi?
Это что ещё один из безбашенных планов Оза?
Diğer hediyelerde senin. Bu da senin.
Остальные подарки тебе.
Bu kıyafetle, yollardan uzak durursun diye düşündüm. Ya ormanda deli gibi koşacaktın ki bu da senin için intihar olur, ya da buraya gelecektin.
Подумал, что в этом наряде Вы будете держаться подальше от дорог, значит, либо скроетесь в джунглях, что будет самоубийством, либо попытаетесь спуститься по реке.
Ve bu da senin mücadele etmen gereken diğer bir konu çünkü asperger'ın var.
И это плохо тебе даётся из-за синдрома Аспергера.
Bu da senin seçimindi.
Это был твой выбор.
Ve bu da senin sesli mesajın.
А у тебя автоответчик.
- Bu da senin fikrin miydi acaba?
Скажешь, это тоже было твоей идеей?
Bu da senin için.
Твой экземпляр.
Bu da senin batı tarafından olduğun demek oluyor.
А Вы, полагаю, откуда-то с унылого запада.
- Bu da senin batı tarafından olduğun demek oluyor.
- Как я понимаю, Вы с унылого запада
Bay, bu da senin büyükannen, sanırım.
Бэй, это... Твоя бабушка, я думаю.
Ve bu etkiyi kaldırmak da senin görevin.
И ты должен их разрушить.
Bu işi aldığımızda karmaşık bir aklı inceleme ve deli bir adamın nörolojik haritasına bir anlığına bile olsa bakma şansı bularak senin neden böyle olduğunu az çok kavrayacağımı ve bu sayede bazı büyük gerçeklere ışık tutup belki bir gün başka hastalara da yardım edebileceğimi düşünüyordum.
Когда мы начали это дело... Я думал, что получу своего рода прозрение, о том кто вы есть, и почему вы такой... изучу сложную психику, взгляну краем глаза на неврологическую карту безумца, которая прольет свет на еще большие истины, которые, быть может однажды, кому-нибудь, да помогут.
Bu da gelecek yarışta jokeylerimden birinin dizginleri senin için tutması demektir.
Как и сообщать вам по секрету, что один из моих жокеев, возможно, попридержит лошадь в предстоящем заезде.
Ama artık dünyaya yardım ederken bir yandan da para kazanmanın yolunu arama zamanım geldi. Bu yükü sadece senin sırtına yükleyemem.
Но сейчас, настало время мне найти способ помогать Земле и получать за это деньги потому что я не могу все свалить на тебя
Onun yarısı başka bir şey, diğer yarısı başka bir şey. Bu da demek oluyor ki senin ne olduğunu ne biz ne de sen söyleyebilirsin!
Одной частью она одна из нас, другой частью - одна из них, а это значит, что нам самим не ясно, кто ты на самом деле!
- Bunu nasıl da bilebildin? Bu senin, meslek eğitimin falan mı.
Это твой профессиональный навык?
- Tekrar tedaviye başlayınca, bu duyulacak... -... senin benim yanımda olduğunu gören insanlar... -... sana da benden farklı mı davranacaklar sanıyorsun?
Как только я возобновлю лечение, всем станет известно Ты думаешь, они будут лечить тебя по-другому пока ты будешь со мной?
Benim ya da çocuklarımızın senin için bir anlamı yok mu? Bu sabah aptal gibi aşağılandım.
Этим утром меня унизили, как последнего придурка.
Bu arada, bunlar da senin eski eve gelen faturalar falan.
Кстати, вот почта, которую отправили на твой старый адрес.
Bu da demektir ki senin 7 dakikada bitirdiğin yolu o 5 dakikada bitirdi. - Ben gayet hızlıydım.
Значит, у него было пять минут, чтобы проделать путь, на который у тебя ушло семь.
Senin ya da eşinin kafanıza takılan bir şey olursa eşin endişelenir veya bilgilendirilmek isterse bu numarayı arasın.
Если у вас или вашего мужа возникнут какие-то вопросы, если он будет нервничать, или захочет узнать как вы, пускай просто позвонит по этому номеру.
Birkaç detayı karıştırmasının sebebi her şey olabilir. Ki senin tarafından sorgulanmak da bu sebeplerin başında geliyor.
Есть масса причин, почему она могла кое-что перепутать, и одна из них - твой допрос.
Torchwood senin güvenli alanına girmek üzere yani bu da demek oluyor ki senin biyometriklerini kullanarak benim de girmem lazım.
Торчвуд собирается получить доступ к вашему надёжно защищённому сайту, а значит, мне тоже нужно получить доступ, используя ваши биометрические характеристики.
Düşünüyorum da eğer ada bu kadar önem veriyorsan muhtemelen senin adındır.
Я подумал, раз уж тебя так сильно волнует это имя, то, возможно, оно твоё.
Bu senin kalbinin resmi ve bu da benim sembolüm. Benimle evlenecek misin?
Это изображение твоего сердца и символ моего.
Senin olayın bu değil miydi kavgayı onların ayağına kadar getirip, olaya dahil olmak daha sonra da olağanüstü derecede kahramanca bir şey yapmak.
Разве не ваше кредо, вести борьбу с ними а затем участвовать в гонке и делать что-то потрясающе героическое.
Ve senin net maaşını garantiye alırım bu da seni biraz zorlayabilir.
И я могу гарантировать, что твой чистый заработок заметно уменьшится. - Поделится с тобой наблюдением?
Ve bu da bütün golleri senin attığın maçtan.
А эта с игры в бейсбол, когда вы взяли все тачдауны.
Bu da demektir ki senin 7 dakikada bitirdiğin yolu o 5 dakikada bitirdi. - Ben gayet hızlıydım.
Это значит, что у него было 5 минут, чтобы проделать тот же путь, что у тебя занял 7.
Pekâlâ, senin hayatını kurtardık bu da demek oluyor ki bizi rahat bırakacaksın, anladın mı?
Так, мы спасли твою жизнь, что значит, что ты оставишь нас в покое, ты понял?
Ne tuhaf. Bir arkadaşım da senin eskiden Kovarsky için çalıştığını ve Larsen'la da bu şekilde tanıştığınızı söylemişti.
Забавно, потому что у меня есть друг, который говорит, что ты был шестёркой у Коварского, и там ты и познакомился с Ларсеном.
Bu arada, bu başarı da senin eserin.
И, кстати, всё благодаря тебе.
Senin vazgeçtiğini söyleyeceğin an da bu an olsa gerek.
Это было как раз тогда, когда ты сказала, что остаёшься.
Senin sorunun da bu zaten.
Вот в этом-то и кроется твоя давняя беда.
Bir dahakine bir kilit yapacağım, bu da sanırım "senin" kapın için olacak.
В следующий раз, когда я буду делать замок, думаю, он должен быть для "твоей" двери.
Senin gibi bir çocuğun bu saatte dışarıda ne işi var?
Как такой ребенок, оказался здесь так поздно?
Bu çok güzel olmuş. Küçük, kızgın bir prenses gibi. Birisi senin tacını çalmış da sinirlenmişsin.
Ты словно принцесса из сказки, рассерженная принцесса, у которой украли диадему.
Bu senin adamın mı ya da adamların mı?
Эй, парень... Парень или парни?
Bu da bana, senin beni daha az yargılama hakkı verir.
Так что не смей меня осуждать.
Ama senin ayrıcalığın da bu olsa gerek.
Хотя, думаю это тебе наоткуп.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]