English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ H ] / Hasta değil

Hasta değil translate Russian

596 parallel translation
- Hasta değilsin değil mi?
- Болен? - Вы ведь не больны, правда?
Abim tam olarak hasta değil, değil mi? Birazcık hasta.
- Брат сильно болен?
Kan kusuyor olman umrumda bile değil. Yürüyebiliyorsan hasta değilsin.
ћен € не волнует, что ты кашл € ешь кровью, если ты можешь ходить, ты не пациент
O kadar hasta değil.
- Ты болен. - Не совсем.
Mâlum gün hasta değil miydiniz?
Вы не чувствовали себя в тот день больным?
Hasta değil, sadece aptalca.
Это не странно, а глупо.
Hayır, sevgili okuyucular tiyatrocumuz hasta değil. Sadece bir arkadaşını ziyaret etmiş.
Нет, дорогой читатель, именитейшая актриса отнюдь не заболела, а лишь поехала повидать друга.
- Hasta değilsin, değil mi?
- Ты не заболел, Густаф? - Чёрт возьми!
- Robespierre artık hasta değil.
Робеспьер уже не болен.
Kocanız hasta değil mi?
Ваш муж не болен?
Hasta değilsin, değil mi?
Ты не болен?
- Hasta değil herhalde?
- Она не заболела?
Beyefendi fikrini söylemiş ama inanın bana en iyi çocuk onkologları Navarra'dadır. İşlerinde uzmandırlar. İnsanlara insan muamelesi yaparak tedavi ederler, hasta değil.
Скажем, мнение этого врача действительно заслуживает уважения, и и в Наварре это лучшее учреждение детской онкологии и оно очень специализированное, не говоря уже о том, какое там хорошее отношение к больным.
Gerçekten hasta olduğu için hasta değil yaşadıkları yüzünden hasta.
Она не больна, потому что заболела, но потому, что ей причинили страшное зло.
Çocuğun hasta diye dünya duracak değil!
Мир не может остановиться только из-за того, что твой ребенок болен!
Gerçekten hasta olmamıştır, değil mi?
Вы думаете ей правда плохо? Ой! Ой!
- O hasta bir adam Brub. - Hayır, değil.
- Он больной человек, Бранд.
Ama çok hasta, öyle değil mi?
Но она сильно заболела, правда?
Eğer bir öğretmen hasta olacaksa, ders olan günlerde olmalı, tatillerde değil!
Настоящий учитель должен болеть в учебные дни, а не на каникулах.
Shaheen altı haftadır hasta ve kimsenin umurunda değil.
Сабри месяц проболел — никому и дела нет.
- Hasta değilsin değil mi?
- Плохо себя чувствуете? - Нет.
Neden hasta olduğunu falan söyleyip bir başkasını göndermelerini istemiyorsun? Amiral Bridie isterse bunu yapabilir, değil mi?
Если бы нужно было заменить кого-то заболевшего или что-то в этом роде, то для этого тебя не стал бы вызывать адмирал, правда?
- Bana bir hasta değil, arkadaş gözüyle bakın.
Обращайся со мной как с другом, а не как с больным.
Hala hasta tedavi ediyorsunuz, değil mi?
Ведь вы лечите людей.
O hasta değil!
Это не так!
Burası sana göre değil Matmazel, hasta olacaksın.
Это неподходящее место для Вас. Вы простудитесь.
Daha önce de hasta kaybettim ama bu şekilde değil.
Не таких, как Джо.
Hiç de hasta değil.
Мы понимаем.
Bu adil değil, ne zaman güzel güzel Ludvig Van'ı dinlesem kendimi hasta hissedeceğim.
Нечестно то, что я чувствую себя больным, когда слышу музыку любимого Людвига вана.
Yani kim hasta, kim değil siz bilirsiniz.
Вы знаете, у кого бывают расстройства, а у кого - нет.
Dr. Wilbur, affedersiniz, ama bu kesinlikle bir inkar, direnme ya da herhangi bir hasta hilesi değil.
Доктор Вилбур, извините меня, но это не отрицание и не противодействие, и ни одна из обычных уловок пациентов.
Gerçekten de hasta olduğumu düşünüyorsun, değil mi?
По-твоему, я псих?
- Hasta falan değil miydin?
Ты не болен, или что нибудь в этом духе?
İçinde hasta olan bir bina, ama bu önemli değil.
- Это большое здание с пациентами. Но я сейчас не об этом.
Sorunumuz bu ucubeyi bir hasta olarak kabul etmemiz değil. Odalara ne zaman iyileşme umudu olan hasta yerleştirebiliriz?
вопрос не в том, принять ли это существо в качестве пациента, а в том, когда комнаты, где он содержится, освободятся для больных, которые того действительно заслуживают!
Hasta ve çok çarpık bir espri anlayışı var. Kimi incittiği umurunda bile değil.
Ему плевать, что он причиняет кому-то боль.
Hasta mı değil mi, siz seçeceksiniz. Sonra doktora çıkaracaksınız.
Будете решать, симулянт он или нет.
Sizler de ekip başı olarak kim hasta kim değil, kim numara yapıyor bilirsiniz.
Сделаете как я сказал. Старшие, будете смотреть кто болен кто нет, справитесь?
Hasta olduğunu söyle. Maaşından kesecek değil ya.
Скажи, что ты больна, все равно они не могут урезать тебе зарплату.
- Umurumda değil, hasta!
Плевать!
Öldüğüm zaman hasta olmak isterim, sağlıklı değil.
Лучше умереть больным, а не здоровым.
Burada sürekli gönüllü hasta olarak bulundu ama konumuz bu değil.
Он всегда был здесь по добровольно, но это не совсем по теме.
Fakat o hasta, öyle değil mi?
Но он ведь болен?
Bu adam mı hasta? Değil.
Нет.
Bu adam hasta falan değil.
Это человек не болен.
Şef hasta değil.Sanderson'ın arazisini sizden satın almak istiyor.
Вождь не болен.
Sen de hasta olmayacaksın, değil mi?
Уж не заболел ли ты?
- Hasta falan değil.
Он не болен.
Yok, hasta değil.
Кот пропал.
Hasta olduğunu bilmiyordun, değil mi, Bob?
Oн был yвoлeн зa нeкoмпeтeнтнocть, a нe из-зa CПИДa.
Bu insanlar beni hasta ediyor, Filko. Ama bir yasa çiğnendi. Yasaları hatırlıyorsun, değil mi?
Эти гoлyбыe y мeня в пeчeнкax cидят, нo нapyшeн зaкoн.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]