English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ H ] / Hayır değil

Hayır değil translate Russian

17,645 parallel translation
- Bütün bunların Adrian'la ne ilgisi var? - Kendisi kayıp. Hayır değil.
Он пропал нет
Hayır değil. - Birlikte çalışıyoruz.
- Мы вместе работаем.
- Sebebi o mu? - Hayır değil.
– Так это из-за него.
- Hayır değil.
- Нет, не должна.
- Hayır, zayıf değil.
Да нет же!
Hayır, konu para değil.
Нет, деньги тут не при чём!
- Hayır, o değil.
нет, не он
- Hayır, göründüğü gibi değil.
нет, всё не так плохо, как звучит
Henüz bunu duymaya hazır değil, hayır.
Он не готов к этому! НЕТ!
Hayır. Annemin erkek arkadaşıydı. Gerçek amca değil yani.
Нет, он был маминым парнем, т.е., не настоящим моим дядей, он служит в армии..
Biri Memur Simms için, biri Savcı Rosen için. - Hayır, bu benim imzam değil. - Ne?
Помощника Симса, заместителя Розена нет, нет, нет, это не моя подпись что?
Hayır, sorun değil.
– Джесс, мне кажется или твоя работа превратилась в фестиваль какашек? Нет, всё хорошо.
Hayır, ben buna alışığım, yani benim için büyük bir olay değil.
Нет, я тоже к этому привык, но ты и ты привык, поэтому это ерунда для меня.
Hayır, ne gördüğümüz umurumda değil!
Нет, это неважно!
Hayır, şu an değil.
Нет, не сейчас.
Sonsuza kadar değil, hayır. Ama şu anda, kaçmış gibi görünüyor.
Не навсегда, но на этот раз ей удалось уйти.
Hayır, değil. Ben...
Нет, это... я...
Hayır, hiç değil.
- Нет. Нет, вовсе нет.
- Hayır, değil. Kimsenin suçu değil.
- Нет, тут нет чьей-либо вины.
- Bu gerekli değil. - Hayır, hayır.
- В этом нет необходимости.
Hayır, yağ bombası kadar seksi değil.
Нет, это звучит не так сексуально, как жировая бомба.
Hayır, kadın düşmanı bir pislik olmak yasadışı değil.
Нет ничего незаконного в том, чтобы быть женоненавистником.
- Hayır, bu doğru değil.
Я чувствую, что не совсем контролировала себя.
Ölüm nedeniyle ilgili sürpriz bir neden yok değil mi? Hayır.
Я так понимаю, нет никаких сюрпризов относительно причины смерти.
- Hayır, henüz değil.
- Нет, ещё не знаю.
Hayır, değil.
Нет.
Hayır görebilirim çünkü sadece nişanlısı değil aynı zamanda avukatıyım.
Нет, могу, потому что я не только его невеста, но и его адвокат.
- Hayır mümkün değil, seni listeye eklettim.
Не может быть. Я внесла тебя в список.
Hayır o yüzden değil. Mike kavgaya karıştığı için beni geri çevirdiler. - Ne!
Да, но меня не пустили, потому что он утром подрался.
Hayır değil.
Нет, не права.
- Hayır, sorun değil.
Да нет, ничего.
Hayır, öyle değil.
Ты что, бредишь?
Hayır, değil.
- Если бы.
Hayır, tanımı bu değil.
Нет, это не определение.
- Hayır kesinlikle değil.
Но... Слушай, я знаю риски.
- Hayır, tamam değil.
Нет, не хорошо.
Hayır, önemli değil. Ben iyiyim.
Всё хорошо.
Hayır, değil.
Это не так.
Hayır, öyle bir şey değil.
Нет, нет, нет. Не в этом дело.
Hayır, tam olarak değil, ama... savunma avukatları işte.
Нет, не о вас конкретно, а... об адвокатах защиты.
- Hayır, sorun değil. - Cidden mi?
- Оставь, все хорошо.
Hayır. hayır, borçlu değil!
Нет. Нет, не в долгу!
- Hayır. - Peki buradaki kişi evinin içinde değil mi?
Это человек там, внутри своего дома?
Hayır sorun değil.
Нет. Всё в порядке.
Hayır, değil.
Нет, не вечер.
- Hayır, Slade değil.
Нет, не Слейд.
Hayır, sorun değil.
Нет, нет. Все в порядке.
Hayır, sadece ne olacağı hakkında doğruları söylüyorum Sondra. Kişisel olarak peşinden gelmek için değil itiraf pazarlığından beri tüm kanıtlar aydınlandığı için.
Нет, я просто откровенен с Вами, Сондра, это то, что произойдет, не потому что мы лично Вас привлечем к ответственности, а потому что есть доказательства, которые появились после заключения сделки о признании вины.
Hayır, sorun değil.
Нет, все хорошо.
- Hayır. Sorun değil.
- Нет, всё в порядке.
Hayır, değil. Berbat durumda.
Нет, все просто ужасно.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]