English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ N ] / Nereden bileceksin

Nereden bileceksin translate Russian

266 parallel translation
Bir kadının en güzel yıllarını kullanmış olmak ne demektir, nereden bileceksin?
Как можете вы знать чувства того, кто отнял у неё лучшие годы?
Kaygı duymanın nasıl bir şey olduğunu nereden bileceksin ki!
Ты здоровый бесчувственный поляк, ты не знаешь, что такое, когда нервы не в порядке.
Sen nereden bileceksin ki?
Откуда вы это знали?
Nereden bileceksin?
{ C : $ 00FFFF } Это ничего не значит.
Haberi olmadığını nereden bileceksin ki?
А откуда ты знаешь все то, чего не знает она?
Sen nereden bileceksin ki, Pallas?
Да что ть * об этом знаешь, Паллас!
Ne zaman öleceğimi nereden bileceksin?
Как ты узнаешь, что я умираю?
Ne çektiğimi nereden bileceksin? Sabahın 5'inde kalkıp Paris'e uç 12'de Old Vic'e içmeye git bütün gün basın ve TV röportajlarında ter dök 10'da eve dönüp bir İskoç futbolcunun öldürülmesine adı karışmış eşcinsel nemfomanyak bir uyuşturucu bağımlısıyla uğraş!
Знаешь ли ты, как вставать в 5 утра, чтобы полететь в Париж, а потом обратно в старушку Британию на коктейль к 12 : 00, весь день потеть,... раздавая интервью телевидению, интервью газетам,... а потом возвращаться сюда к 10, чтобы бороться с проблемой
Otelde olacağımı nereden bileceksin?
Ты не знал, что я в отеле.
Aah, nereden bileceksin ki.
Ни за что не догадаешься.
Teröristlerin ne yapacağını nereden bileceksin?
Кто знает, что у них на уме?
Senden olduğunu nereden bileceksin?
- Как ты узнаешь, что это твой сын?
- Sen nereden bileceksin?
Откуда ты знаешь?
Kaçıverdi beyim. Birden kaçıverdi. Nereden bileceksin böyle olacağını?
Он просто побежал, внезапно.
- Nereden bileceksin?
- Откуда ты знаешь?
- Sen nereden bileceksin!
- Вы ни хрена не знаете!
40 yıl önce, dünyanın hiç gitmediğin bir yerlerinde neler olduğunu nereden bileceksin?
Что ты можешь знать о том, что было 40 лет назад, когда тебя еще на свете не было?
Sen açlığı nereden bileceksin, Georgina?
Что ты, Джорджина, знаешь о голоде?
Benim acımı, ıstırabımı, duygularımı nereden bileceksin o zaman!
Ты ни хера не знаешь! Нет, пусть закончит. Дайте старику закончить.
- Sen nereden bileceksin?
Откуда ты знаешь.
Kore Savaşı'nı bilmezsin tabii, nereden bileceksin?
Kорея, помните тот год?
Tüm hayatın boyunca MTV seyredince nereden bileceksin?
Откуда тебе знать, если всю жизнь смотришь MTV?
Sen nereden bileceksin?
Он был настоятелем женского монастыря. Так что как знать.
Ama oturup düşündüğün zaman bu kişinin gerçekten sen olduğunu nereden bileceksin?
Но когда вы думаете об этом, как вы узнаете, что это действительно вы?
- Nereden bileceksin ki?
А ты откуда знаешь?
Sen nereden bileceksin, Mickey?
А ты-то откуда знаешь, Микки?
Belki de başka bir yerde adı "Yumurta" dır, bunu nereden bileceksin?
Кто знает, может у него есть и другие имена. Значит, он - бродяга.
Sen neyin komik olduğunu nereden bileceksin ki?
Я думаю что это очень смешно. И откуда ты вообще знаешь что смешно?
Bir saatin ne kadar olduğunu nereden bileceksin?
Как ты узнаешь, что час прошел?
Peki, iki insanın birlikte olması gerektiğini nereden bileceksin?
Но как можно точно знать, что они предназначены друг другу?
Nereden bileceksin ki?
Да что ты-то знаешь?
Sen nereden bileceksin? Beyaz çocuk!
Ты-то откуда, белый?
Sen nereden bileceksin?
Круглая, как рот. Mного вы в этом понимаете.
Hayır, nereden bileceksin.
Хотя откуда вам знать?
Ama sonraki hayatımdakinin ben olduğumu nereden bileceksin?
Но откуда ты узнаешь, кем я буду в следующей жизни?
Nereden bileceksin!
Ты даже никогда не слышал.
Ama nereden bileceksin ki, birkaç meçhul faturadan sonra sana en fazla yüzde beş kalacak.
Но знаешь что? После ряда разных непрослеживаемых трат они оставят тебе максимум пять процентов.
Ama sen bunu nereden bileceksin, değil mi kasiyer çocuk?
Но ты же в этом ничего не понимаешь, детка!
Sen nereden bileceksin ki?
Tы-тo oткудa знaeшь?
Ağır iş nedir nereden bileceksin ki?
Откуда тебе знать, что такое тяжелый труд?
- Çiftlerin ne yaptığını nereden bileceksin?
- Откуда ты знаешь, как делается?
Bak, aşkınıza bir değer biçemezsen ne kadar değeceğini nereden bileceksin?
Послушай, если на любви нет ценника... как ты поймешь, чего она стоит?
- Sen nereden bileceksin?
- Что ты об этом знаешь? ! А?
Nereden bileceksin ki?
Откуда ты знаешь?
- Ne anlamadığımı nereden bileceksin?
Тебе не пoнять.
Nereden bileceksin...
Откуда я мог знать?
Nereden bileceksin?
Что ты об этом знаешь?
- Sen nereden bileceksin ki!
Много ты знаешь, приятель!
Sen nereden bileceksin?
- Да. - Да?
Neye hazır olup olmadığımı nereden bileceksin'?
Откуда ты знаешь, для чего я готов?
Nereden bileceksin?
Много чего.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]