Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ P ] / Peki ya onlar

Peki ya onlar перевод на португальский

197 параллельный перевод
Peki ya onlar... Polonya?
E os polacos?
Peki ya onlar sizi duymadan şehre girmenizi sağlayan bir yol gösterirsem?
E se eu te mostrar uma maneira de entrar na vila sem que te ouçam?
Peki ya onlar Komutan?
Sim, e eles?
Peki ya onlar?
E eles? !
Peki ya onlar?
E eles?
- Peki ya onlar?
- E eles?
- Peki ya onlar?
- Então e essas?
Peki ya onları kaçırırsam?
É que se eles passarem não os verei.
Peki ya onları örtüp, saklamak?
Mas cobri-las e escondê-las?
Peki ya onları bulamazsak?
- E se o perdemos?
Peki ya onların şu kendi başına rotadan ayrılıp savaş alanında dolaşan taşımacılık gemisinin hikayesi?
E esta história deles, que o transporte se desviou da rota e entrou num campo de batalha?
Peki ya onlar deniz canavarları değilse?
E se não forem monstros marinhos?
Peki ya onları uçağı indirmeye zorlayabilir miyiz?
E que tal forçá-los a aterrar?
- Peki ya onları göremezsek?
- E se não as virmos?
Peki ya onlar?
Então e eles?
Peki ya onlar ne olacak?
E eles?
Peki ya onlar kimliğimizi belirlemeden önce, telsizlerini etkisiz hale getirirsek? - Nasıl?
E se destruirmos o rádio antes que possam fazer a comunicação?
Peki ya onlar insan olsalardı?
E se fossem humanos?
Peki ya onlar?
E isso?
Musa, peki ya onlar?
E eles? - O que vocês querem?
Peki ya onların sesi sinirli ya da gergin geliyor muydu?
Mas sonhavam nervosos e enjoados?
Peki ya düğmelerin, onları da mı yedin?
Pobre de ti... Já comeste os botões?
Peki ya şu senin bahçe kulübündekilerden biraz kısmaya ne dersin? Onlar olmadan da idare edebiliriz.
Que tal cortarmos alguém do teu clube de jardinagem?
Peki ya polislerin yaptığı analiz geldi mi? Onlar ne diyor?
E as análises da polícia?
Peki ya hükümet, onlar ne düşünüyor?
E o governo, qual é a opinião dele?
Köylüler de sana böyle yalvarmadılar mı? Peki, ya sen onları dinledin mi?
Não merece viver!
Peki, ya onlar da aynı durumdaysa.
É como isto.
Peki ya değer biçilemeyen para koleksiyonum? Evet, halen istiyor musunuz... Onları alıp Buckleigh Dükü'ne... değer biçtirmenizi mi Lord'um?
Quanto à minha colecção de moedas inestimáveis, se ainda quero que sejam avaliadas pelo Duque de Buckley?
Peki ya Harrods'ın camları, onları da patlattın mı?
- Quebrou a janela da Harrods também?
Sen de onların kaybolduğunu söylemiştin. Peki ya sen, Windows?
Windows, onde é que estavas?
Peki bu haberi ya onlar da seyrediyorsa?
E se eles estiverem a ver este programa?
- Peki ya kotum? - Evet, ütüledim onları.
E as minhas caças de ganga?
- Peki ya onlar...
São porreiros.
- Peki ya askerler, onlar ne olacak?
- E os soldados?
Peki ya çocuklarımız? Hayat tarzımız onları da öldürüyor mu?
Bem, tens andado a matar-me e não pareces preocupada.
Peki ya uyuşturucu - onları içme.
E sobre drogas, não te metas nisso.
peki ya bu çocuklar, onları görüyor musun?
Estas crianças, vê-los?
Ama onarabiliriz onları, peki ya Max, onun hali ne olacak?
Podemos resolver isso... E quanto ao Max? Ele ficará bem.
- Peki ya UFO'lar? Onlar ne?
- Onde estão os OVNIS?
Çin böreğinden anlar onlar, peki ya tıp?
Dr. Chung. De arroz eles percebem, mas de Medicina?
Peki ya, onların dişlerine uygun bir şeyler sunacak olursak?
E se dermos algo novo para eles cravarem os dentes?
- Peki ya senin duyguların? Onlar sayılmıyorlar mı?
E os teus sentimentos... não contam?
Peki ya eğer onlar hemen şu anda onu satış işlemindelerse?
E se estiverem a meio do processo de venda?
Peki ya komşuların, onlar da mı seni alt etmek istiyor?
E os seus vizinhos? Todos o querem "entalar" igualmente?
Kadınlar bütün erkeklerin onlara... mankenlere bakar gibi bakmasını isterler, ve bu beklentiyle yaşamak... onları gerçekten sinirli yapar. Peki ya bizim durumumuz?
As mulheres dizem que os homens querem... que elas pareçam modelos, e ficam zangadas... por ter que fazer jus a essa expectativa.
Peki ya ölmüş olanlar? Onlar kendi öykülerini asla anlatamayacaklar.
E quanto aos mortos, que já não podem contar as respectivas histórias?
Peki ya kurbanlar ve aileleri ve onların hakları?
E as vítimas, as famílias e os seus direitos?
Peki ya eğer kocasına yemek ve çörek hazırlamayı ve... onlar için iyi olmayı gerçekten istiyorsa...
E se ela gostar de fazer donuts e o jantar para a família... e manter tudo bonito para eles...
Peki ya rehineler, onlara ne olacak? Onlar da insan.
- E os reféns, os tais seres humanos?
Peki ya her birinin de yedi yavrusu olursa... ... ve sonra onların da yedi tane daha. Bu...
Se cada um tiver sete filhotes e cada filhote tiver mais sete ratos...
- Peki ya size göre onlar kim?
- E quem sao eles, na sua versao?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]