Sanırım var Çeviri İspanyolca
8,312 parallel translation
- Sanırım var.
- Supongo.
300 $'lık bütçemiz var sanırım.
Creo que tenemos un presupuesto $ 300.
Sanırım ikimizin de gereğinden uzun süre boyunca ertelediğimiz şeyler var.
Creo que los dos teníamos algunas cosas hemos estado posponiendo por demasiado tiempo.
- İletişim bilgileri var mı sizde? - Evet, sanırım olacaktı.
- ¿ Tiene usted su dirección?
Avukata ihtiyacım var sanırım.
Necesito un abogado.
Sanırım gümüşe karşı bir zafiyetin var.
Tengo entendido que tienes cierta debilidad por la plata.
Aslına bakarsanız korkudan ödüm patlıyor ama sanırım hepimizin korkular var.
En realidad, estoy aterrado... pero supongo que todos tenemos miedos.
Sanırım odamda bir şey var.
Creo que hay algo en mi habitación.
- Acil bir durum var sanırım.
Um- - eh, que es una emergencia, creo.
Hünerim var, sanırım.
Sólo tengo un don para ella, supongo.
- Sanırım yeni bir plana ihtiyacımız var.
- No- - Necesitamos un nuevo plan.
- Sanırım alerjim var.
- Creo que tengo una alergia.
Sanırım aradığımız şey adamda var.
Se ve peor.
Sanırım arkada bir detektör var.
Aquí hay un detector de movimiento.
Kolej bunun için var sanırım ama bilemiyorum.
Pero yo no lo sé.
Bu durumda, sanırım yapacak tek bir şey var.
En ese caso, creo que hay una sola cosa que hacer.
Telefonun arıza var sanırım.
Creo que tu teléfono no funciona.
Sanırım öğrenmenin tek bir yolu var.
Supongo que sólo hay una manera de averiguarlo.
Ama Tanrı'nın sizlerle ilgili başka bir plânı var sanırım.
Pero creo que el Señor tiene pensado algo especial para ti.
Sanırım bir öncekinden kalma erzağımız var.
Creo que quedaron cosas de la última vez.
Sanırım lastiklerinde bir sorun var.
Creo que fue su cuatri.
Sence aralarında çalışan var mıdır?
¿ Crees que alguna todavía funcione?
Sanırım bir sorunumuz var.
Creo que tenemos un problema.
Sanırım senin şu bahsettiğin beton boruyla ilgili bir sorunumuz var.
Quizá tengamos un problema con la gran boquilla que mencionaste.
Bir şeyi var gibiydi, sanırım hastaydı.
Hay algo mal. Está enferma.
Sanırım uygulamaya geçirmem çok iyi bir planım var.
Creo que debemos avanzar con esto.
Çocuklar, sanırım annenin birazcık baş ağrısı var. Hayır, yok.
- A mami le duele la cabeza.
Sanırım bu kadarına hakkım var.
Creo que tengo derecho a saberlo.
Biraz acelemiz var ama sanırım shvitz yapan bir arkadaşım var.
Tenemos prisa, pero debo ver a alguien en el shvitz.
Birkaç aşılamaz güvenlik katmanı kaldı ama sanırım bir yerlere varıyorum.
Quedan unas capas de seguridad impenetrable, pero ya casi.
Sanırım bir sorun var.
Hay un traje defectuoso.
Sanırım öyle, ne derlerdi ya, melez sanırım. İki tür kanı var.
Creo que es, eh, como le llaman, como, una mezcla de sangre.
Sanırım arkadaşımızın biraz ilgiye ihtiyacı var. Evet.
Creo que nuestra amiga necesita un poco de atención.
Sanırım kamerada bir sorun var.
Solo es un problema de la cámara.
- Sanırım burada bir şey var.
Creo que hay algo aqui.
Sanırım belli bir düzenleri var.
Creo que hay un patron.
- Sanırım daha birkaç saatim var.
- Me quedan unas horas.
Evet, sanırım değişikliğe ihtiyacı var.
- Sí, supongo que ella sólo necesitaba un cambio.
Sanırım, benimle aynı fikirde olan aileler var.
Si no me equivoco, tenemos dos posturas que compiten.
Sanırım bir yanlışınız var,... ya da ben sizi yanlış anladım.
Parece haber cierta confusión, o tal vez no he entendido algo...
Anlatacakların var sanırım.
Tienes algo que decir.
İyi göremeyebilirsiniz ama sanırım orada hareket eden bir şey var.
No se puede ver muy bien, pero creo que hay algo en movimiento.
Uzun yoldan geliyorum ve sanırım büyük bir yanlış anlaşılma var.
Ha sido un viaje muy largo y creo que aquí hay un gran malentendido.
Sanırım yapılacak tek bir şey var.
Supongo que solo hay una cosa por hacer.
Sanırım içinde Rohypnol var.
Creo que lleva Rohypnol.
Sanırım bir dönem için yeterince klüp var... ama gelecek dönem için bunu uygulamaya koyabilirsin.
Creo que, para este semestre, ya es tarde, pero puedes presentar la solicitud de financiación para el próximo.
Sanırım o bende de var.
Yo creo que tengo lo mismo.
- Sanırım tanışmana ihtiyacım var.
- Creo que necesito que lo hagas
Sanırım işe yaraması için bana canlı olarak ihtiyacın var.
Supongo que me necesitas viva para que esto funcione. ¿ No?
"Borcum var" lafının çocuklarının karnını doyurmadığını sanırım biliyorsunuzdur.
Creo que puede entender... que sus hijos no pueden vivir o comer de pagarés.
Sanırım bir sorun var.
Creo que algo anda mal.
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varvara vasilyevna 23
sanırım 5390
sanirim 35
sanırım öldü 20
sanırım oldu 18
sanırım olur 20
sanırım ben 59
sanırım bu 88
sanırım buldum 30
sanırım öyle 707
sanırım 5390
sanirim 35
sanırım öldü 20
sanırım oldu 18
sanırım olur 20
sanırım ben 59
sanırım bu 88
sanırım buldum 30
sanırım öyle 707
sanırım anladım 39
sanırım o 59
sanırım evet 122
sanırım öyle oldu 17
sanırım bu kadar 32
sanırım hayır 76
sanırım yok 57
sanırım buraya kadar 19
sanırım anlıyorum 35
sanırım öyleyim 36
sanırım o 59
sanırım evet 122
sanırım öyle oldu 17
sanırım bu kadar 32
sanırım hayır 76
sanırım yok 57
sanırım buraya kadar 19
sanırım anlıyorum 35
sanırım öyleyim 36