English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ D ] / Demek istediğimi anladınız mı

Demek istediğimi anladınız mı Çeviri Fransızca

145 parallel translation
Ne demek istediğimi anladınız mı?
T'as pigé?
Demek istediğimi anladınız mı?
Vous voyez?
Ne demek istediğimi anladınız mı?
Vous voyez ce que je veux dire?
- Ne demek istediğimi anladınız mı?
- Vous voyez ce que je veux dire?
Demek istediğimi anladınız mı?
- Vous voyez?
- Demek istediğimi anladınız mı Bay...
- Vous voyez ce que je veux dire, M...
Ne demek istediğimi anladınız mı?
Vous me suivez?
İşte! Ne demek istediğimi anladınız mı?
Exactement ce que je veux dire!
Ne demek istediğimi anladınız mı? . İnsan barbeküsü
un barbecue de chair humaine.
Sonra da kendine koca arayan şimdiki karısıyla tanıştı. Demek istediğimi anladınız mı?
Il a connu l'actuelle, alors qu'elle chassait l'homme.
Ne demek istediğimi anladınız mı?
Si vous voyez ce que je veux dire.
Demek istediğimi anladınız mı, Teğmen?
- Vous me comprenez, sergent?
Demek istediğimi anladınız mı, Doktor Huxtable, Mumlar onu yanıltmasaydı ve gece yarısından sonra hçibir şey yapmasaydı daha iyi olurdu.
En supposant qu'il n'ait rien fait d'autre, il était bien après minuit quand sa bougie a dû finir de se consumer.
Bay Duran, sizi kendime örnek alıyorum. Size bakınca Adonis'i görüyorum, ne demek istediğimi anladınız mı?
- Quand je vous regarde, je trouve que vous êtes un Adonis.
Ne demek istediğimi anladınız mı?
Suis-je assez clair?
Demek istediğimi anladınız mı? Hareket edilecek yer.
Vous voyez ce que je veux dire?
Ne demek istediğimi anladınız mı? Büyük koltuk, kaliteli ekran, uzaktan kumanda.
Un grand siège, un bel écran et la télécommande.
Size sanki bir şeyler kazanacakmışsınız hissi verir. Demek istediğimi anladınız mı?
Créer le sentiment qu'on va gagner quelque chose.
Ne demek istediğimi anladınız mı?
Vous saisissez?
Bazıları zile basar. - Ne demek istediğimi anladınız mı?
Je vous dis qu'il est dangereux
Ne demek istediğimi anladınız mı?
On pourrait nous piquer l'idée.
Ne demek istediğimi anladınız mı?
- Vous voyez ce que je veux dire?
Ne demek istediğimi anladınız mı?
Vous voyez? Lui, c'est le début de mes ennuis.
Bay Saxon. Bu soruşturma oldukça fazla önem arz edebilir, özellikle birini kaybetmeye bağlı yaşanan travmalarda. Ne demek istediğimi anladınız mı?
Ces enquêtes sont assez pénibles, quand on subit ce genre de choc.
Demek istediğimi anladınız mı?
Vous m'avez bien compris?
Hayalleri ve garip fikirleri pek sevmem. Ne demek istediğimi anladınız mı?
Je n'aime pas les fantasmes... les idées bizarres.
Artık 16 yaşında değiliz. Bilmem ne demek istediğimi anladınız mı?
On n'a plus seize ans, vous comprenez?
Çok var bende potasyumdan çıkacak nerdeyse kıçumdan, demek istediğimi anladınız mı..
J'ai le popotin qui déborde de potassium, si vous voyez ce que je veux dire.
Sadece sokağımızın bu mutant yaratıklardan arınmasını istiyoruz. Demek istediğimi anladınız mı?
On veut protéger nos rues de ces monstres mutants.
- Demek istediğimi anladınız mı? - Anladım.
Je vous suis.
Demek istediğimi anladınız mı?
Vous voyez le genre?
Ne demek istediğimi anladınız mı?
Vous avez compris?
Demek istediğimi anladınız mı?
C'est dingue, non?
- Ne demek istediğimi anladınız mı?
- Vous me comprenez?
Beyaz insanlar, ne demek istediğimi anladınız mı?
Les blancs... vous voyez ce que je veux dire!
Demek istediğimi anladınız mı?
Vous voyez ce que je veux dire?
Onlar bir kadını olgunlaştırır, umarım demek istediğimi anladınız.
Ils aident les femmes à s'épanouir, vous comprenez.
Genelde iş bittikten sonra konuşurum, ne demek istediğimi anladınız sanırım.
J'ai la réputation de ne parler qu'après le dîner, si vous me comprenez.
Ne demek istediğimi anladınız mı?
Vous comprenez?
Boot Park'taki rallide her çeşit yarış arabası vardı, ben de birkaçını ödünç almamız gerektiğine karar verdim. Ne demek istediğimi anladın mı?
Le rallye de Boot Park a plein de voitures de course et on va devoir en emprunter quelques-unes.
Sanırım ne demek istediğimi anladınız, efendim.
Je pense que vous m'avez compris.
Tatlım, konuklarımız olduğunu unutmayalım, ne demek istediğimi anladın.
Chérie, n'oublie pas que nous avons des passagers à bord.
Ne demek istediğimi şimdi anladınız mı?
Vous voyez? Ici, les jours de brouillard sont des jours de fête.
Neyse, ne demek istediğimi anladınız.
Vous m'avez compris.
Çizgiyi bir parmak geçsen. Tanrım, hemen haddini bildirir. Ne demek istediğimi anladınız.
Au moindre écart, doux Jésus, tu te fais démolir!
Demek istediğimi anladın mı? Dikkatli olmazsanız, kızın ve... bebeğin hayatı riske girer.
Te voilà responsable, Doc.
Yine evine beş parasız gidersin, Ez azından soyulmaktan iyidir ne demek istediğimi anladın mı?
Vous rentrerez chez vous à sec, mais pas séché.
Daha sonrası için bol zamanımız olacak, ne demek istediğimi anladın mı?
Il faut en garder pour la suite...
Demek istediğimi anladınız mı?
J'ai un avenir prometteur.
Şu çılgın Hawaiililer, bilirsin, çelenkleri ve zımbırtılarıyla yakınlaşmaya çalışıyorlar, ne demek istediğimi anladın mı?
Ces fous d'Hawaïens, tu sais, avec leurs leis et leurs trucs... ils ont tendance à devenir un peu trop familiers, tu vois ce que je veux dire? - Oui.
Demek istediğimi anladın mı? Ivır zıvır almak zevklidir.
C'est sympa de s'acheter des conneries, parfois.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]