English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ V ] / Vurdum onu

Vurdum onu Çeviri Portekizce

620 parallel translation
Vurdum onu!
Acertei, está a arder!
- Vurdum onu! - Bakın bir tane daha geliyor.
Ali está outro.
Vurdum onu, biliyorum!
Eu sei que sim!
Vurdum onu!
Atingido!
Vurdum onu.
Eu acertei-lhe.
Onu ben vurdum!
Eu atirei nele!
Elindeki silahı almak isterken onu vurdum.
Na tentativa de desarmá-lo, eu atirei nele.
Onu vurdum... Tek söyleyeceğim bu.
Eu atirei nele... isto é tudo o que tenho a dizer.
Onu vurdum.
Acertei-lhe.
Babamın yerini sormak için ona gittim, ama söylemedi. Ben de onu vurdum.
Fui perguntar-lhe onde é que ele estava, ela não me disse e alvejei-a.
Bana bıçak çekti, ben de onu vurdum.
Ele me ameaçou com uma faca e eu lhe dei um tiro.
Ama ben onun için hazırdım. Tüfeğimi doğrulttum ve onu iki gözünün tam ortasından vurdum.
Mas eu tinha-o na mira e atingi-o no meio dos olhos.
Bu bana, onu ben vurdum.
- E eu? O alvo dele era eu, porque lhe dei um tiro.
hapishaneden çıktı ve onu vurdum.
Não está a ver? Jackson tentou fugir. Atirei nele.
Bana da silah çekti,... ben de onu vurdum.
Então ele puxou a arma para mim, era eu ou ele. Foi ele.
Affedersiniz ama onu ben vurdum.
Lamento, mas fui eu.
Onu iki kaşının ortasından vurdum.
Eu o baleei bem entre os olhos.
Onu vurdum Pete!
Acertei-lhe, Pete!
Onu vurdum!
Acertei-lhe!
Onu ben vurdum!
Eu é que acertei!
- Pan, onu sapanımla vurdum! - Sen değil!
Pan, acertei-lhe com o meu destruidor de crânios!
Onu ben vurdum.
- O que queres dizer?
Bir arkadaşımı öldürmeye çalışıyordu, ben de onu vurdum.
Estava a tentar matar um amigo meu, por isso eu matei-o.
- Evet, onu arkasından da vurdum, önünden de.
- Sim, matei-o, pelas costas ou pela frente.
Onu vurdum, çünkü beni durdurmaya kalktı.
Dei-lhe um tiro porque ele me tentou deter.
Ben de onu vurdum.
Fui forçado a matá-lo.
Vurdum ve onu dışarı attım.
Esbofeteei-a e a empurrei.
- Brady, onu vurdum.
- E o Morton. Matei-os aos dois.
Sanırım onu vurdum.
Acho que lhe acertei.
Onu buradan en az iki kez vurdum.
Acertei-o ao menos duas vezes.
Size söylüyorum, onu vurdum.
Digo-vos que disparei sobre ele.
Onu gördüm ve vurdum.
Eu vi-o e disparei.
Onu vurdum.
Eu disparei sobre ele.
Onu vurdum Morey.
Matei o cavalo.
Onu ensesinden vurdum.
Atirei na sua nuca.
Cezayir'de bir gece Sétif yakınında siperde onu, düşman sandım ve vurdum tam buradan!
Na Argélia, uma noite, atacaram-nos num posto de socorro, perto de Sétif... Tomeio-o por um felás e atirei... aqui.
Onu vurdum. Onu vurdum!
Atingi-o!
Onu vurdum! Sanırım onu vurdum!
Acredito que lhe acertei!
Onu ben vurdum.
Eu atirei neste aqui!
Onu vurdum, T.C.
Eu mostrei-lhe, T.C.
Ama bilmiyordum ve onu vurdum.
Mas eu não sabia disso, por isso matei-o.
Onu vurdum.
Eu apanhei-o.
Onu vurdum!
Eu apanhei-o!
Sanırım, sanırım onu vurdum!
- Acho que lhe acertei.
Onu kolundan vurdum.
Eu atingi-o no braço.
Ama onu vurdum.
Mas acho que o acertei.
- Onu arkadan vurdum.
- Bem, atingiu pelas costas.
Onu vurdum ve o Blake değil.
Atirei nele e ele nem sequer é o Blake!
Onu yanlışlıkla vurdum ama düzelecek.
Desculpem, acidentalmente acertei nele mas ele vai ficar bem.
Onu vurdum.
Acertei ele.
Buna eminim, onu vurdum.
Tenho certeza que acertei ele.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]