English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ Ö ] / Önü

Önü Çeviri Portekizce

413 parallel translation
Sahne önü.
Mesmo junto ao centro.
Önü açık biri.
Tem um futuro bem definido.
Paltosunun önü ilikliydi.
O sobretudo estava abotoado.
Tam kapının önüne! Ve suç mahali orası, senin kapının önü.
Mas a tempestade atirou com o corpo dele... para sua porta... que é onde aconteceu o crime : à sua porta.
Evin önü çok kalabalıktı.
Estava muita gente no exterior da casa.
- Yüce Tanrım, gömleğimin önü!
Santo Deus! A minha camisa.
Bay Wendice, evin önü çok kalabalık.
Sr. Wendice, há muita gente em frente da casa.
Liimozini mi? İstasyona park et, önü açıkta olsun.
- Sim, estaciona-a na estação.
Yan tarafa geç, oradan önü de arkayı da görebilirsin.
Vai de volta onde possas ver à frente e atrás.
Önü depo, arkası apartman dairesi.
Apartamento de trás. Proprietário :
Sahne önü çok hoş Bay Pierce.
Tem um belo proscénio, Sr. Pierce.
Saat 10'da, kilisenin önü.
Às 10 horas, diante da igreja.
Yeni bir gitara ve önü yamulmuş bir motorsiklete yatırıldı.
Numa guitarra nova e numa moto com a forquilha amolgada.
Önü açılıyor!
A frente está a abrir-se!
Tekrarlıyorum, önü açılıyor.
Repito, a frente está a abrir-se!
Evin önü Ryan!
Volta-te Ryan.
Evin önü dedim, Ryan!
Volta-te Ryan!
Önü temiz gibi görünüyor.
Parece estar desimpedido adiante.
Önü temiz.
Em frente.
- Sancak tarafında hala temas var, önü temiz.
- Mantém contacto a estibordo.
-... önü kesin.
- para cortar o caminho.
Ted amca, evin yanına daha yakın ama önü hâlâ görülüyor.
E este é o tio Ted ainda mais perto do lado da casa, mas ainda se consegue ver a parte da frente.
Anne ve babamız ile birlikte sıradan, önü kırmızı tuğlalı kapısı vitray camlı bir evde yaşıyorduk.
Vamos lá. Uma passagem em mosaico que chamávamos de "Hall" e muito lume em grandes lareiras.
Güzelce biçilmiş Benim evimin önü gibi virane değil
Bonito, aparado. Nada como o meu - mal tratado. - Ouviram o George e eu...
önü, arkası,..... üstü ve altı.
a frente, a traseira, a parte de cima e de baixo.
Easy Rider filminden beri herkes bu tip motosikletleri kullanıyor uzun, alçak, önü düşük.
Desde aquele filme Easy Rider, todo mundo anda com motos assim... largas, baixas, com o frontal inclinado.
Santralın önü çok kalabalık.
Uma multidão junto à central.
Hem de oturma odasının önü açılır. Harika olacak.
Aqui poderia pôr uma estante para os livros.
Yarın saat 3 : 30'da atlıkarıncanın önü, iyi mi?
Que tal ás 3 : 30 amanhã na roda gigante?
Önü kesilmiş.
Obstrução.
- Ama önü ağır.
- Sim, mas a ponta está pesada.
Önü ben alırım.
- Para que lado?
Önü ben tutacağım.
Vou manter a frente.
Önü açık!
É aberto!
Önü açık!
É aberta!
Kıç direğinin hemen önü.
Lanà § ar quando estiver pronto.
Burası önü, burası arkası, her tarafın deniz.
Parte da frente, parte de trás, água em volta.
Yani, şu kısmı önü de olabilir, arkası da, anlatabiliyor muyum?
Este bocado pode ser a parte frontal e traseira, se é que percebe.
Hayir. Orasi Cornell Kolejinin önü. Ithaca'da.
Não, é mesmo nos arredores da Faculdade de Cornell, em Ithaca.
Önü açık değil. İşeme yırtığı yok. Açıklık yok, Avrupa tarzı.
Não tem braguilha, buraco para urinar, uma abertura, ao estilo europeu.
Urquhart dışındakilerin önü kesildi, adlarına leke sürüldü, hepsi saf dışı kaldı.
Todos eles foram difamados, enganados ou incomodados, menos o Urquhart.
Muhtemelen Ben Horne ve gelişim planlarının önü açılmış olacak.
Suponho que isto abre o caminho a Ben Horne e seus planos.
Phillip'in önü açık.
- Phillips escapou-se. - Apanha-o.
Kendini, önü açık bir yolda tasavvur et.
Quero dizer, imagina-te pela estrada fora.
Bir sahne arkası biri önü. İki.
Uma nos bastidores e uma no palco.
Çok komik, önü de arkası da aynı.
- Muito engraçado. São iguais à frente e atrás
Şu cam tuğlaların önü iyi. Mikrofonların arkasında.
Fico melhor em frente ao vidro, atrás de muitos microfones.
- Önü ayarlayalım mı?
Frente italiana?
Ya benim kapımın önü?
E a minha?
Arkayı değil, önü.
Atrás não, à frente.
Ben önü alırım.
Eu fico com a frente.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]