English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / For your life

For your life translate Turkish

6,836 parallel translation
Fighting for your life, protecting your home?
Hayatın için savaşmak, evini korumak.
I didn't intend for your life to be so full of pain.
Acı dolu bir hayatın olsun istememiştim.
Damn it, Lowery, be a man and do something for once in your life.
Kahretmesin Lowery, erkek ol da hayatında bir kez olsun bir şey yap.
- Ready for the ride of your life?
Hayatının binişine hazır mısın? Binelim hadi.
Get in the sunshine and try to enjoy your life for a change, huh?
Günyüzü gör ve hayatında eğlenceli değişiklikler yap, ha?
What, and hide for the rest of your life?
Nasıl yani, sürekli saklanarak mı yaşayacaksın?
You gonna go to prison for the rest of your life?
Ömrünün geri kalanını hapislerde mi harcayacaksın?
To be a mangaka means you have to live off making mangas for the rest of your life.
Mangaka olmak, hayatın boyunca manga yaparak geçimini sağlamak demek.
- Yes. But not something for which you have sought your entire life.
Lakin ömrünü arayarak geçirdiğin bir kaybın yok.
Seriously, you're gonna be stuck with me for the rest of your life.
Ciddiyim, nasılsa hayatının sonuna dek benimlesin.
And far be it for me to weigh in on my daughter's personal life, but you will regret breaking off your engagement to Major till the end of time.
Her ne kadar öz kızımın özel hayatına karışıyor da olsam Major'la olan nişanını bozduğun için hayatının sonuna dek pişman olacaksın.
You're going to inject fluid into that jar every half hour - for the rest of your life?
Hayatının sonuna kadar o kavanoza her yarım saatte bir sıvı mı enjekte edeceksin?
We will keep you on the run for the rest of your life, or until we catch you...
Hayatının kalanı boyunca bizden kaçıyor olacaksın. Veya biz seni yakalayana ya da öldürene kadar.
Hey, if you're risking your life for $ 22 a week... you'd pig out, too.
Haftalık 22 dolar için hayatınızı riske atsaydınız siz de domuz gibi yerdiniz.
If you don't make your own choices in life.. The world will make them for you.
Eğer kendi tercihlerini yapmaz isen başkaları senin yerine tercih yapar.
No, but as your father, I have the power to arrest you for life.
Hayır ama babanız olarak sizi bir ömür boyu yakalayacak gücüm var.
Let's get married and be together and have fun with Olive or add an "R" for Oliver and show whomever's in your belly how great life can be.
Evlenelim, birlikte yaşayalım ve Olive'le ilgilenelim ya da "r" ekle, Oliver yap... ve her kim olursa olsun karnının ne kadar yaşanılır olabileceğini göster.
You're at a turning point in your life and you only have room to care for two people right now and I can't be one of them.
Şu an hayatının dönüm noktasındasın. Şu an ilgilenebileceğin iki kişi var ve ben onlardan biri olamam.
It's not going to be Clay in that cage. And you're going to wait for the rest of your life, but he's gone, Elena.
Sen de ömrünün geri kalanı boyunca bekleyeceksin fakat o gitti Elena.
You will be for the rest of your life.
Ömrünün sonuna kadar öyle olacaksın.
My mother left, and I can tell you that your baby is going to spend the rest of his life staring at the door waiting for you to walk in.
Annem beni terk etti. Sana şunu söyleyebilirim ki bebeğin hayatının geri kalanını boyunca kapıdan içeri girmeni bekleyerek geçirecek.
You need to shut the fuck up for once in your life!
Bir kez olsun kapa şu çeneni artık!
Ricca', for once in your life, I'm asking you to thing big!
Ricca', bir kere olsun, Büyük düşünmeni istiyorum!
Want to get fired from your life for messing with a prosecutor?
Bir savcının işine burnunu soktuğun için hayattan da mı kovulmak istiyorsun?
Do you know what it is to walk with someone's body tied around your neck for the rest of your goddamn life?
Hayatının geri kalanında bir cesedin boynuna yük olması ne demektir biliyor musun?
Such generosity has not been a part of my life and I thank you for your affection and understansing.
Böylesine bir büyüklüğü görmedim hiç hayatımda. Sana yakınlığın ve anlayışın için de müteşekkirim.
And get ready for the best chapter of your life.
Ve hayatının en güzel bölümü için kendini hazırla.
Grow a pair for once in your life!
- Bir kere olsun cesur ol be!
Be honest, for once in your life, Colin.
Bir kere olsun kendin ol Colin.
You know, just for once in your life, have a fucking laugh.
Bir kere olsun gül amına koyayım şu hayatta.
For once in your life, do something right.
Hayatında ilk defa düzgün bir şey yap.
Can you drop your strict life codes for a second and help me out?
Dediğim dedik hayat felsefeni iki dakikalığına bir kenara koyup bana yardım etsen?
You've got to trust me for once in your life, and I will stand by your side, I promise.
Hayatın boyunca bir kez de olsa bana güvenmelisin. İşte o zaman yanında olurum. Söz veriyorum.
You had a witness who was scared for his life, the biggest lead in your case, and you missed his call?
Can derdinde bir tanığın var davanın en önemli ipucu ve sen onun aramasını kaçırdın, öyle mi?
Make your life a little easier. Thanks for that.
- Hayatın biraz daha kolaylaşır.
You're gonna have a baby for the rest of your life.
Hayatının kalanı boyunca bir bebeğin olacak.
You can't spend your whole life holding the door open for people and then being angry when they don't thank you.
Tüm hayatını insanlara kapıyı açık tutarak ve sana teşekkür etmediklerinde kızgın olarak geçiremezsin.
A story that is gonna get you free beer at any bar you choose for the rest of your pathetic anti-climax of a life.
Bu hikaye istediğin herhangi bir barda acınası ve bayık hayatın boyunca sana bedavadan bira ısmarlatır.
Why don't you take responsibility for your own life?
Neden kendi hayatının sorumluluklarını üstüne almıyorsun?
You're gonna risk your life for this story?
Bu haber için hayatını tehlikeye mi atmak istiyorsun?
Put down your phones and run for your goddamn life.
Telefonlarınızı bir kenara atın ve hayatta klmak için kaçmaya başlayın.
- No, that's what I'm saying. I'm sure this whole experience has soured you on us, but... you know, and just because Power 4 Life wasn't the right fit for you in helping you achieve your goals doesn't mean you should use that as an excuse to, you know, to give up on those goals.
- Hayır, söylemek istediğim bütün bu yaşananların canını sıktığına eminim ama sırf Hayatın 4 Gücü hedeflerine ulaşmakta sana uygun değil diye bunu kendine bahane edip hedeflerinden vazgeçmene gerek yok.
I mean... you're not gonna be a trainer for the rest of your life.
Hayatının sonuna kadar eğitmen olarak kalmayacaksın yani.
Because I didn't come to America to work for your mom's brother selling furniture for the rest of my life.
Çünkü Amerika'ya hayatım boyunca dayının yanında çalışıp eşya satmak için gelmedim.
I will shield your back and keep your counsel and give my life for yours if need be.
Arkanızı kollayacak ve size danışmanlık yapacağım. Ve eğer gerekirse sizin için canımı vereceğim.
There are members of this court who are willing to sell details of your life to the highest bidder, giving no thought to the implications for your safety.
Burada en yüksek parayı verene senin hayatının detaylarını satmak isteyen kişiler var. senin güvenliğin için hiç kafa yormuyorlar.
If that happens, it'll follow you for the rest of your life.
Eğer bu olursa, bu seni hayatın boyunca takip edecek.
Just for once in your life, be decent.
- Ömründe bir kez olsun düzgün davran.
You will rot in jail for the rest of your life.. And no one will ever have a clue.
Hayatın hapislerde çürür... ve kimse nerede olduğunu bilmez.
"Run for your life!"
Hayatında için koş " diye bağırmak istiyorum.
Do you want Hayley's name on your body for the rest of your life?
Ölene kadar Hayley'nin adını taşımak istiyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]