Give me a chance translate Turkish
1,810 parallel translation
Just give me a chance, I'll prove it to you.
Sadece bir şans ver, sana kanıtlayacağım.
Give me a chance.
Bana bir şans ver.
'Cause if that call came from anywhere, give me a chance to figure out just where anywhere is.
Herhangi bir yerden arandıysa, tam yerini bulayım bari.
Give me a chance to blast my calves.
Baldırlarımı patlatmak için bana bir şans ver.
I'm an architect, I know my angles, give me a chance,
Ben bir mimarım.ve açıları biliyorum. Bana bir şans ver.
Things are complicated, but if you give me a chance to explain myself...
Herşey karmaşıklaştı, ama eğer bana açıklama şansı verirsen...
I need you to give me a chance.
Bana bir şans vermen gerek.
Give me a chance...
Bana bir şans ver...
Come on, gambler to gambler, give me a chance to win my money back.
Hadi, kumarbaz kumarbaza karşı bana paramı geri kazanma şansı tanı.
Give me a chance, Miss Cooper.
Bana bir şans ver Bayan Cooper.
You gotta give me a chance to win back some of my toothpicks!
Şu kürdanlarımın bir kısmını geri kazanmak için bana bir şans vermelisin.
Just give me a chance and I can cure you.
Sadece bana bir şans ver ve seni tedavi edeyim.
But just give me a chance to figure it out.
Ama bunu anlayabilmem için bana bir şans ver.
It'd give me a chance to shower. Even out these sideburns.
Eğer bana banyo yapma şansı verirsen, favorilerimden kurtulabilirim.
Why don't you just give me a chance?
Neden bana bir şans vermiyorsun?
Just - - just give me a chance to win it back.
Bana kazanmam için bir şans ver.
All I ask is that you give me a chance to earn your trust.
Tek istediğim bana güveninizi kazanmam için bir fırsat vermeniz.
Just give me a chance, all right?
Bir şans ver, tamam mı?
You give me a chance to get dirty, I'm there.
İşe bulaşmam için bir şans verdin. Orada olacağım.
Jack, give me a chance to unpack!
Jack, bırak ta ilk bavulumu açayım!
You didn't give me a chance to pay.
Bana ödemem için şans tanımadın.
He says, "Dad, they're not gonna give me a chance here."
O "Bana burada bir şans vermeyecekler." dedi.
He said, "Dad, I know Coach Dambrot will give me a chance."
Şunu dedi, "Baba gitmeliyim, koç Dambrot bana bir şans verecek."
Can you just give me a chance?
Bana hiç şans tanımayacak mısınız?
God, Johnny, just give me a chance, man!
Tanrım, Johnny, sadece bana bir şans ver dostum.
You give me a chance, and I'll prove myself.
Bana bir şans ver ben de kendimi kanıtlayayım.
I'm the one who made you like this, you should give me a chance, you idiot.
Senin bu durumda olmanın sebebi benim, bana bir şans vermek zorundasın seni aptal.
It won't be too late, for you to say your words, after you give me a chance.
Sözlerin bana bir şans verdikten sonra anlamsız kalacak.
Give me a chance to round them up.
Onları toplamama izin ver.
On the upside though you did give me a chance to finish casting my spell.
Diğer yönden büyümü yapmak için bana zaman kazandırmış oldun.
Just give me a chance..
Sadece bana bir şans ver..
I just really wish you'd give me a chance, so...
Bana bir şans vermeni isterdim.
Give me a chance, coach.
Bana bir şans ver, koç.
He says that he knows that I've taken some serious hits in the stock market... ... and he's gonna give me a chance to recover my losses.
Borsada ciddi kayıplarımın olduğunu bildiğini ve bana bunları telafi etmem için bir şans vereceğini söyledi.
I mean, if he did, he didn't have a chance to give it to me. - What if he's not back in time?
Aldıysa bile, bana verme şansı olmadı.
But he left them for me. You know, I've got to give it a chance.
Benim için evini terk etti, ona bir şans vermeliyim.
I just wanted a second chance, and I don't think she wants to give it to me.
Sadece ikinci bir şans istedim, sanırım bunu bana vermeyecek.
When I'm lying comatose in a hospital relying on inferior minds to cure me, these Jell-O cultures and my accompanying notes will give them a fighting chance.
Hastanede komaya girmiş yatarken, birçok insan beni tedavi etmeye çalışırken bu jelibon kültürleri ve üzerine yaptığım çalışmalar onlara savaşmak için şans verecek.
They pay me scale, at least I would be in a big movie and would give me the chance...
Bana ödemeselerde, en azından büyük bir filmde aynarım ve bir şansım olur.
Please just give me a second chance
Lütfen bana ikinci bir şans ver
Look, it'll give me and Gus a chance to catch up.
Bak, bu arada ben de Gus'la arayı kapatırım.
I know you're busy, but when you get a chance could you give me everything you got on Neil Shaw?
Meşgulsün biliyorum ama fırsatın olursa Neil Shaw ile alâkalı elinde ne varsa bana verir misin?
Give you and me a chance to talk about what you're really doing down here.
Bize burada gerçekten ne işler çevirdiğin hakkında konuşma şansı tanımalısın.
I didn't get a chance to say goodbye, and she wouldn't give me her phone number.
Hoşça kal deme fırsatım olmadı ve... O bana telefonunu vermedi.
If I pick up, I know she's gonna make me feel guilty, and then I'm gonna give her a second chance, and she's inevitably gonna do something awful.
Telefonu açarsam, bana kendimi suçlu hissetirecek şekilde konuşacak, ve ben ona ikinci bir şans vereceğim, ve o yine korkunç birşey yapacak.
He was generous enough to give me a second chance when my career fell into the crapper thanks to you.
Senin mahvettiğin kariyerime ikinci bir şans tanıyacak kadar cömert biri.
In time to go to the ball. So if you want to think aut what I said And are willing to give me a second chance,
Eğer dediklerimi düşünmek istersen ve bana ikinci bir şans daha vermek istersen sana eşlik etmekten onur duyarım.
Now's my chance. 'I hadn't played backgammon for ages but I reckoned my maths would give me a fighting chance.'
Antik Yunanlılar, kimi açılar için sinüs fonksiyonunun aldığı kesin değerleri listeleyen ilk medeniyetti.
So, if you get a chance, give me a call back and...
Eğer fırsat bulursan beni ara ve...
I know I'm a little sideways, but give me one more chance, please.
Yanlışlar yaptım, ama... bana bir şans verin.
Give me a chance to explain.
Bana açıklamak için bir şans ver.
give me strength 86
give me a hug 258
give me a kiss 294
give me some sugar 34
give me a sign 41
give me 926
give me your hand 884
give me a break 856
give me that 1626
give me the money 165
give me a hug 258
give me a kiss 294
give me some sugar 34
give me a sign 41
give me 926
give me your hand 884
give me a break 856
give me that 1626
give me the money 165